Aşılması zor kanyonları, yemyeşil ormanın içinden ansızın çıkan şelaleleriyle bir doğa harikası olan Küre Dağları Milli Parkı’nın Avrupa’nın 13. PAN Parkı ilan edilmesi, bize uluslararası prestij sağlayacak
Bugün size sorunlardan bahsetmek yerine mutlu haberler vereceğim… Benim için Türkiye’nin en güzel yeri hâlâ Fırtına Vadisi. Ormanlarının üzerini örten sis perdesi, görkemli ahşap konakları ve renkli insanlarıyla hâlâ gönlümün şampiyonu. Ama Fırtına Vadisi, daha önce de yazdığım gibi (01/04/2012, Radikal), birçok sorunla karşı karşıya. Benim gibi Fırtına Vadisi’ne âşık olanlar gibi, Küre Dağları’na vurgun dostlarım da var. En fanatiklerinden biri de Yıldıray Lise.
UNDP proje yönetici yardımcısı olan ve Küre Dağları üzerine çalışan Yıldıray’a, bu hafta Küre Dağları’nı anlatacağımı söyleyince, bana müjdeli haberi verdi. Küre Dağları Milli Parkı, Türkiye’nin ilk PAN Parkı oldu. Ne tesadüf ki ben de tam bunun üzerine bu yazıyı yazmaya karar vermişim.
Peki nedir bu PAN Parks? Timsah yürüyüşü yaparak sevinmemiz gereken bir şey mi? PAN Parks (Korunan Alanlar Ağı Parkları), Avrupa’ya özgü, bağımsız bir korunan alan sertifikalandırma sistemi. Amacı, sürdürülebilir turizmin geliştirilmesiyle doğanın daha iyi korunmasını sağlamak. PAN Parks logosu, hem doğal değerler hem de sürdürülebilir turizm açısından bir seçkinliğin işareti. Avrupa’da sadece 12 PAN Parks olduğunu düşünecek olursak, 13. üye olan Küre Dağları Milli Parkı’nı yönetenleri bu başarı için kutlamak gerek.
Küre Dağları Milli Parkı, en iyi yönetilen milli parkımız. Değerinin geç anlaşılması ve diğer milli parkların neredeyse tamamının büyük şehirlerin yanı başında yer alması gibi faktörler, bölgenin bakir kalmasına yol açmış. Ardından doğru planlamalarla yönetimi de eklenince, alın size PAN Parks! Bir korunan alanın PAN Park olabilmesi için gerekli beş kritere de sahip olan Küre Dağları Milli Parkı, özellikle karstik kaya yapısı ve bozulmamış ormanları sayesinde muhteşem manzaralar sunar. Aşılması zor dev kanyonlar, yemyeşil ormanın içinde bir anda ortaya çıkan şelaleler, Tabiat Ana’nın eliyle şekillenmiş heykellerle dolu mağaralar… Bunlar, Küre Dağları’nda her an karşınıza çıkacak doğa harikaları. Küre Dağları’nın doğası, zengin kültürünü de ortaya koyuyor. Özellikle kayın ormanlarıyla dolu dağlarla çevrili Azdavay Zümrüt Köyü, hem korunmuş kültürel yapının hem Türkiye’deki eko-turizmin en iyi örneklerinden biri.
PAN Parks sertifikasının alınmasıyla ise ülkemizin doğasının uluslararası değerde olduğu bir kez daha kanıtlandı. Ayrıca bu sertifika, bize doğa koruma alanında da uluslararası prestij sağlayacak. Bölgenin, uluslararası tanıtımlar ve önemli turizm destinasyonları içinde yer alması sonucunda, yöreye gelen yabancı turist sayısı artacak. Bu da yöre halkının sürdürülebilir turizm faaliyetlerini sürdürmesi için itici güç olacak. Doğa, kültür ve mimarinin korunmasıyla turizmin yapılabildiğini göstererek, belki de hepimizin içini karartan ‘Büyük otel=Ucuz turist’ anlayışını terk etmemize yol açacak. Fakat bence bu sertifikanın en büyük getirisi, bölgenin bundan böyle uluslararası standartlarda korunacak ve izlenecek olması.
Yıllardır doğayı ve tarihi korumanın kötü örneklerini eleştirdik; şimdi bu sertifikayla Küre Dağları’nı bir ‘dünya mirası’ olarak koruma altına alanları kutluyoruz. Umarım Türkiye, bu sertifikayla doğa koruma alanında yepyeni vizyonlar edinir. Ve diğer 9 orman, sıcak noktamız Fırtına Vadisi, Macahel, İbradi-Akseki, Amanos Dağları, Baba Dağı, Yenice Ormanları, Datça ve Bozburun yarımadaları ve İstanbul Ormanları da bu uluslararası koruma programlarından yararlanır. Yazının başında söylemiştim, “Bu kez pozitif bir yazı olacak” diye!
PAN Parks kriterleri
Kriter 1 – Zengin doğal miras: Korunan alan içinde en az 10,000 hektar yabanıl alanın varlığı.
Kriter 2 – Doğa yönetimi: Korunan alan üzerinde bir yönetim planının olması.
Kriter 3 – Ziyaretçi yönetimi: Korunan alan üzerinde bir ziyaretçi yönetim planının olması.
Kriter 4 – Sürdürülebilir turizm stratejisi: PAN Parks bölgesi için sürdürülebilir turizm gelişme stratejisinin olması.
Kriter 5 – Yöresel ortaklıklar: Bölgede belirli kriterler çerçevesinde çalışan yerel işletmeler ve korunan alan yönetimi arasında yerel iş ortaklıklarının kurulması.
YILDIRAY LİSE: İşin zorlu kısmı şimdi başlıyor
Küre Dağları Milli Parkı’nın PAN Parks sertifikası alma süreci, 2006’dan beri devam ediyor. Bu süreci başarıyla sonuçlandırmada, Küresel Çevre Fonu (GEF) destekli ‘Orman Koruma Alanları Yönetiminin Güçlendirilmesi Projesi’ uygulamaları büyük rol oynadı. Birçok kurumun birlikte başarıyla çalıştığı bu proje, Rio+20 BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nda, sürdürülebilir kalkınma ve yeşil ekonomi uygulamalarıyla Türkiye’yi temsil edecek en iyi 25 uygulamadan biri seçilerek Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na ödül kazandırdı. Ve uzun uğraşlar sonucunda PAN Parks sertifikasını aldık. İşin asıl zorlu kısmı ise şimdi başlıyor. Bundan sonra bu görev, sadece Milli Parklar Müdürlüğü’nün değil, bölgedeki kamu kurum ve kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin ve özel sektörün etkin işbirliği içinde çalışmasını gerektiriyor. Bu işbirlikleriyle uluslararası standartlarda milli park ve ziyaretçi yönetimi çalışmalarıyla sürdürülebilir turizm uygulamaları yapmalıyız. Ayrıca yöredeki işletmelerin de sertifika alması için çalışmalarımızı hızlandırmalıyız. Küre Dağları Milli Parkı’nın, Türkiye’deki diğer korunan alanlara örnek olması ise en büyük temennim.
Radikal