Avrupa ekonomilerindeki belirsizliğin artması ve Çin’in talebinin azalacağı korkusu, demir fiyatlarında sert düşüş getirdi. Türkiye’de demir fiyatlarındaki artış mercek altına alınırken, dünyada demir fiyatları geriliyor
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘piyasayı provoke eden karşısında bizi bulur’ açıklaması sonrasında hükümet ve sektör temsilcileri arasında tartışma konusu olan demir fiyatları, uluslararası piyasalarda azalan talep nedeniyle hızlı bir düşüş trendi içinde.
Dünyada spot demir cevheri fiyatları ekim ayında yüzde 12 düşerek, Kasım 2010’dan bu yana en düşük seviyesine indi. Avrupa’daki borç krizinin ekonomi görünümü belirsizleştirmesi ve dünyanın en büyük tüketicilerinden Çin’in talebinin azalacağı korkusuyla fiyatlar gerilerken, vadeli işlemlerde fiyatların sert bir gerileme göstermesi, uzmanlara göre spot fiyatların daha da düşeceğine işaret ediyor. Bu da potansiyel alıcıların, fiziksel alımlara yönelmesini engelliyor.
Platts’ın verilerine göre, yüzde 62 demir ihtiva eden cevherin fiyatı salı günü yüzde 1.5 değer kaybederek 150 dolar/ton düzeyine indi. Demir cevheri talebinin azalması fiyatları çarşamba günü de baskı altında tutmaya devam etti. Hindistan’da 63.5/63 oranında demir bulunduran cevherin fiyatı nakliye dahil olmak üzere geçtiğimiz salı günün 7 dolar altına inerek 158-160 dolardan satıldı. Avustralya’nın demir içeriği yüzde 61.5 olan Pilbara cevherine gelen teklifler 6 dolar azalarak 146-148 dolara geriledi. Steel Index’e göre önceki gün fiyatlar 147.70 doları test etti. Bu, cevher fiyatlarının Kasım 2010’dan bu yana aldığı en düşük değer. Fiyatlar, pazartesi günü de, 25 Haziran 2010’dan bu yana en büyük günlük düşüşünü kaydederek yüzde 3 gerilemişti.
20 günde %12 düştü, gerileme sürecek
Demir cevheri fiyatları ekim ayında yüzde 12 düşüş gösterdi. Fiyatlar, geçtiğimiz yılın mayıs ayından bu yana en hızlı düşüş trendi içinde. Singapur’daki işlemciler, Reuters’a yaptığı açıklamada, özellikle Avrupa’da alımların çok azaldığını söylediler. İşlemciler, gelecek hafta fiyatların 10 dolar daha düşeceği beklentisinin hakim olduğu Avrupa’da kimsenin cevher almadığını belirtiyorlar.
Fiyatların gerilemesinde Çin’de talebin azalması da etkili oluyor. Ülkenin inşaat ve imalat sektöründe çelik talebin azalması ve kredi koşullarının sıkılaşması nedeniyle nakit sıkıntısı çeken çelik dökümhanelerinin demir cevheri alımlarını azaltmaları, fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturuyor. Vadeli takas işlemlerinde demir cevheri fiyatları hazlı düşerken, kasım teslimi kontratlarında fiyat yüzde 10 gerileyerek 125.63 dolar/ton oldu. Reuters piyasa analisti Wang Tao’ya göre, teknik analizler Platts demir cevheri endeksinin 2012’de 125.25 dolara düşeceğini ortaya koyuyor. Analistler, fiyatların çok hızlı düştüğüne dikkat çekerek, bu manzara karşısında tabanın neresi olacağını kestirmenin güç olduğunu belirtiyorlar.
Macquarie Group, yılsonuna kadar spot fiyatın 140 dolara ineceği tahminde bulunuyor. Bunun olması halinde, fiyatları şu anki seviyenin yüzde 5.2 altına düşmüş olacak.
Çelikte patlama sona eriyor
Borç krizinin ekonomik görünümü belirsizleştirmesi hem Avrupa hem de Asya’da çelik üretiminde sıkıntı yaratmaya başladı. Talebin azalması ve ham madde maliyetlerindeki artışın köşeye sıkıştırdığı Asyalı çelik üreticilerinin kârları erimeye başladı. Dünyanın üçüncü büyük çelik üreticisi Güney Koreli Posco, Japon Nippon Steel ve JFE ile Çinli Baosteel’in kârlarının yılın üçüncü çeyreğinde önemli oranda gerilemesi bekleniyor. Analister, Posco’nun söz konusu dönem içindeki kârının geçen yıla oranla yatay kalarak 1.11 milyar trilyon won olarak gerçekleşmesini beklerken, Baosteel’in kârının yüzde 59 azalarak 1.05 milyar yuana, Nippon’un karının yüzde 36 düşüşle 46.7 milyar yene, JFE’nin karının yüzde 78 azalarak 12.0 milyar yene, Asya’nın bir diğer büyük üreticisi Hintli Tata Steel’in kârının ise yarı yarıya azalarak 9.8 milyon rupiye gerileyeceği tahmininde bulunuyor.
Avrupa’nın çelik sektöründe de işler çok iyi gitmiyor. Yılın ilk yarısında yüksek seviyelerde üretim gerçekleştiren Avrupalı şirketlerin azalan talep, fiyatların kârı etkilemesi gibi nedenlerle gelecek aylarda çelik üretimde kapasite kullanımını azaltmaları ve bazı fırınlarını devre dışı bırakmaları bekleniyor. Analistler, arz/talep dengesinde trendlerin tersine dönemeye başladığını ve Japonya’dan sonra dünyanın ikinci büyük çelik üretim merkezi olan Avrupa’da yılın ikinci yarısında üretimin yavaşlayacağını söylüyor.
Batı Avrupa’nın üretimi Türkiye’ye kayacak
Avrupa’nın en büyük çelik üreticilerinden Voestalpine, çelik sektöründe görünümün kötüleştiğini doğruluyor. Şu an için herhangi bir fırını devre dışı bırakmasının söz konusu olmadığını bildiren Voestalpine yetkilileri, ancak sektörün tehdit olduğunu söylüyor. Uzun vadeli bakıldığında şirket daha da kötümser. Reuters’a konuşan Voestalpine Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Wolfgang Eder, gelecek 20 yıl içinde Batı Avrupa’da çelik üretiminin yarı yarıya azalacağı ve aşamalı olarak ucuz maliyetli ülkelere kaydırılacağını ifade etti. 20 yıl önce Batı Avrupa’da yıllık üretim 200 milyon ton iken, şu an 130-140 milyon ton olduğunu belirten Eder, düşüş trendinin süreceğini öngördü. Eder, çelik üretiminin, emtia üretiminin daha maliyet olarak daha etkin üretim gerçekleştirilebilen Türkiye, Rusya ve Ukrayna gibi ülkelere kayacağı görüşünü dile getirdi.
Dünya/Evrim KÜÇÜK