İnşaatların vazgeçilmezlerinden olan tuğlanın yapımı, killi toprağın kum ocaklarından fabrikalara getirilmesi ile başlıyor. Toprağın temizlenmesi, su ile harmanlanması ve kalıplara dökülmesinde bir çok kişinin emeği var
Emek yoğun bir üretim aşamasına sahip olan tuğlanın yapımı için ilk adım, en önemli ham madde olan killi toprağın kum ocaklardan çıkartılması ile başlıyor.
Daha sonra kamyonlarla fabrikalara getirilen ancak boyut ya da bileşim olarak tuğla üretimine uygun olmayan bu kil, işlenebilirlik özelliği kazanılabilmesi için preslerde iyice ufalanarak, ince partiküller haline getiriliyor. Ayrıca, çeşitli makinelerle ham halde bulunan kilin içerisindeki iri taşlar ve çöpler de ayıklanıyor.
Homojen bir kil hamuru elde etmek için kilin yeterli miktarda su ile ezilmesi ve karıştırılması da üretimin bir sonraki aşamasını oluşturuyor. Uygun kıvama gelen bu hamur bir süre dinlendiriliyor.
Şekillendirmeye uygun hale gelen hamur daha sonra kalıplama aşamasına geliyor. Bantlar aracılığıyla kalıplama ünitesine gelen kil burada kalıplanıyor ve istenilen ölçülerde kesilerek kurutulmak üzere raflara yerleştiriliyor. Önce açık havada bir gün kurutulan tuğlalar, daha sonra gölge bir alana alınarak burada bekletiliyor.
Kurutulan bu tuğlalar daha sonra özel taşlar kullanılarak yapılan fırınlara yerleştiriliyor. Fırınlarda pişen tuğlalar, isteğe göre ya hemen fırınlardan çıkar çıkmaz satılıyor, ya da daha sonra satılmak üzere stoklanıyor.
Tuğlanın kesim, kurutma, fırınlara yerleştirme, kamyonlara yükleme ya da stok yerlerine yerleştirme işlerinde de çok sayıda işçi emek sarf ediyor. Yoğun süreçlerden geçen tuğlanın hazırlanmasında yüksek sıcakta çalışan işçiler, alın teriyle ekmek parası kazanmanın mutluluğunu yaşarlarken, tenleri de tozun vücutlarına yapışması nedeniyle adeta tuğlanın rengini alıyor.
-Çukurova’da kışın da üretim sürüyor-
Mersin’in Tarsus ilçesine bağlı Yenice beldesinde faaliyet gösteren bir tuğla fabrikasının sahibi Eyüphan Eyüboğlu, yaptığı açıklamada, tuğla yapımının oldukça zor bir süreç olduğunu belirtti.
Tuğla yapımında genellikle Çorum ve Yozgat gibi illerin merkez durumunda olduğunu ifade eden Eyüboğlu, buna rağmen Çukurova’nın iklim koşulları nedeniyle farklı bir avantajının bulunduğunu kaydetti.
Tuğlanın üretim aşamasında -3 derecede donduğunu anlatan Eyüboğlu, “Bu nedenle İç Anadolu’da kış aylarında üretim yapılamıyor. Buna rağmen biz kış aylarında da üretim yapabiliyoruz” dedi.
Eyüboğlu, son yıllarda tuğlaya alternatif ürünlerin de piyasa çıktığını ancak bunların yalıtım açısından tuğla kadar iyi olmadığını savunarak, “Bizim yıllık üretim kapasitemiz 14 milyon adet. Ancak talep azlığından, üretim maliyetlerinin yüksekliğinden ve alternatif ürünlerden dolayı yüzde 50 kapasite ile çalışıyoruz. Isı yalıtımı ile ilgili çalışmalar belirli bir düzeye geldiğinde tuğla alternatif ürünler içerisinde önemli bir yer alacak” diye konuştu.
Yenice beldesindeki başka bir fabrikanın sahibi Erhan Bektaş da, tuğlanın en sağlıklı yapı malzemelerinden biri olduğunu belirterek, ısı yalıtımı konusunda bilinç arttıkça tuğlaya olan ilginin tekrar artacağını bildirdi.
AA
