İki yıldır Türkiye pazarında olan firmanın büyüme stratejisini etkileyen İstanbul Tuzla Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (İTOSB) depo yatırımının açılışı, 4 Ekim Salı günü İTOSB’da düzenlenen törenle yapıldı
Avrupa’nın en büyük ‘sistem iskele’ üreticisi Layher, iki yıldır Türkiye’de de büyümeye devam ediyor. İki yıldır Türkiye pazarında olan firmanın büyüme stratejisinin önemli ayaklarından biri olan İstanbul Tuzla Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (İTOSB) depo yatırımının açılışı, Layher Genel Müdürü Dr.-Ing. Helmut Kreller ve Layher Türkiye Genel Müdürü Birol Aldemir’in ev sahipliğinde inşaat sektöründen önemli isimlerin katılımıyla gerçekleştirilen törenle yapıldı. 4 Ekim Salı günü İTOSB’da düzenlenen törende, iskele uygulama gösterisi, ‘Layher ile daha fazla olanak sunumu’ sunumu yapıldı, konuklar depodaki ürünleri yakından inceledi.
Layher’in bugün Amerika’dan Yeni Zelenda / Avustralya’ya 30 ülkedeki şubeleri, 20 ülkedeki satış ortakları ve 1200 çalışanıyla küresel bir oyuncu olduğunu vurgulayan Helmut Kreller, bugün üçüncü kuşağın yönettiği firmanın üretiminin hala sadece kurulduğu Almanya’da gerçekleştirildiğini bildirdi. Kreller, “Bizim için kalitenin yanı sıra iş güvenliğini de kapsayan bir paket sunmak çok önemli. Müşterilerimiz, hangi sorularla karşımıza çıkarsa çıksın, mutlaka onlara verecek bir cevabımız, bir çözüm önerimiz vardır” şeklinde konuştu.
“2008’den bu yana Türkiye pazarını yakından izliyoruz”
Açılış öncesi yapi.com.tr’ye verdiği demeçte Türkiye’de iş güvenliği konusunda inanılmaz gelişmeler yaşandığını ve son iki yılda, kendi alanlarında iş güvenliğini maksimum seviyede tutmak isteyen özellikle kurumsal firmalardan ciddi talepler aldıklarını söyleyen Kreller, “Bu anlamda Türkiye pazarına girmek için çok doğru bir zaman olduğunu düşünüyoruz” dedi. Açılışını yaptıkları deponun İstanbul’da olmasının kendileri için önemine işaret eden Kreller, sözlerine şöyle devam etti
“Çünkü, sanayinin kalbi İstanbul’da atıyor; pazar burada. Elbette kendimizi İstanbul’la sınırlamıyoruz; varlığımızı geliştirerek öncelikle Ankara’da ve İzmir’de, sonrasında da Türkiye genelinde olmak istiyoruz. Biz, hem finansal, hem de yapısal olarak güçlü bir firmayız. Gücümüzü, pazara kaliteli ürünler sunarak edindik. Müşteri portföyümüzü de zamana yayarak oluşturduk; hiçbir zaman aceleci davranmadık. Yere sağlam basmayı önemsiyoruz. Şu an bizim için önemli olan, burada bir ekibimizin olması; çünkü Almanya’dan istediğimiz kadar malzemeyi çok kısa sürede buraya getirebiliriz. İstanbul depomuzda ilk etapta 4 kişilik bir ekiple hizmet vereceğiz. Ekipteki mühendis arkadaşımız, işbirliği yaptığımız projelere teknik destek sunacak. Sertifikalı iskele uzmanımız / eğitmenimiz ise, ekipmanların doğru kurulum ve kullanımı konusunda müşterilerimize yardımcı olacak. Felsefemiz sadece çok kaliteli malzeme sunmak değil, aynı zamanda kaliteli bir servis de sunmak, doğru kullanımı öğretmek”.
Kreller, hem sanayiye, hem de inşaat sektörüne konsantre olduklarını, ancak deneyimlerine dayanarak yeni pazarlarda sanayi projelerinde yer almayı inşaat sektörüne girmekten daha kolay bulduğunu ifade etti ve bunu küresel kalite anlayışının sanayide daha yaygın ve yerleşmiş olmasına bağladı. Kreller, uluslararası firmaların gittikleri ülkelerde de aynı kalite standartlarını istediklerine dikkat çekerek, “Bu da bizim işimizi kolaylaştırıyor” dedi.
“Türkiye’de büyük bir kiralama pazarı olduğunu biliyoruz; ama bizim önceliğimiz satış”
Türkiye’de büyük bir kiralama pazarının olduğunu bildiklerini kaydeden Kreller, ancak kendilerinin öncelikli hedeflerinin müşterilerini satın almaya ikna etmek olacağını söyledi. Layher ürünlerinin 25 – 30 yıllık bir kullanım ömrü olduğunun altını çizen Kreller, şöyle konuştu:”Kaliteli ürünün, uzun vadede yatırımcısına kazanç olarak döneceğine inanıyoruz. Takdir edersiniz ki, çok iyi kaliteyi ucuz bir fiyata alamazsınız. Belki yatırım bütçenizi biraz zorlayacaksınız, ama uzun bir kullanım ömrü almış olacaksınız. 30 yıl boyunca iskele kiraladığınızı düşünün; malzemenin ederinin çok çok üzerinde bir bedel ödersiniz. Şunu da eklemeliyim, geliştirdiğimiz her yeni ürün, daha öncesinin modelleriyle uyumlu olacak şekilde üretilir, birbirlerini tamamlarlar. Dolayısıyla yatırımcı, yeni ürünü aldığı zaman da eskisini atmak zorunda kalmaz”.
Yapı.com.tr