Geçen yıl Irak’tan Rusya’ya, Umman’dan Moldova’ya kadar dünyanın dört bir yanında 26,1 milyar dolarlık proje üstlenen Türk müteahhitlik sektörü, 2013’te 30 milyar dolara ulaşmayı hedefliyor.
Dünyanın en büyük 225 müteahhitlik firması sıralamasında 33 firma ile Çin’in ardından gelen Türk müteahhitlik sektörü, 4 ayrı kıtada üstlendiği önemli projelerle ülkeye döviz kazandırmaya devam ediyor.
Geçtiğimiz yıllarda Bağımsız Devletler Topluluğu, Libya ve Irak’a yoğunlaşan sektör, bu ülkelerde enerji santrali ve nakil hatları, yollar, hastaneler, kamu idare binaları ile olimpiyat köylerinin de aralarında bulunduğu birçok projeye imza attı.
Kaliteli işçilik, zamanında iş teslimi ve proje üstünlüğüyle yeni ülkelere yönelen Türk müteahhitleri, geçtiğimiz yıl proje yürüttükleri ülkeler arasına Kolombiya, Papua Yeni Gine, Peru ve Somali de dahil etmeyi başardı.
-Politik riskler teminat altına alınmalı-
Umman’da otoyol yapım işini üstlenen Özkar İnşaat AŞ’nin Yönetim Kurulu Üyesi Mansur Özdoğan, AA Muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’nin yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinin 2004’den itibaren öne çıkmaya başladığını belirterek, bu yıldan sonra toplam proje tutarının 10 milyar doların üzerine çıktığına ve her yıl katlanarak arttığını söyledi.
Devletin sağladığı imkan ve desteğin yanında Türkiye Müteahhitler Birliği ve İNTES gibi sektöre yön veren kuruluşlarının belirlediği stratejilerin de müteahhitlerin yeni ülkelerde proje üstlenmesinde etkili olduğunu ifade eden Özdoğan, şunları kaydetti:
”Her ne kadar 2011’de Avro bölgesinde yaşan mali kriz ile Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki siyasi krizler sektörü etkilediyse de, bunlar hedefe ulaşılmasında engel oluşturmadı. Geçtiğimiz yıl üstenilen projelerin toplamının 26,1 milyar dolara ulaşması sektör için önemli bir motivasyon kaynağı. Afrika ülkeleri başta olmak üzere yeni ülkelerde üstlenilecek projelerle 2013’te 30 milyar dolar uzak bir hedef değil. Özellikle Libya ve Irak’ta üstlenilecek yeni projeler bu hedefe rahatlıkla ulaşılabilir.”
Irak, Afganistan ve Libya gibi ülkelerde iş yapan şirketlerin politik riskler nedeniyle uğrayabileceği zararların teminat altına alınmasının gerektiğini savunan Özdoğan, bunun sağlanması halinde Türk müteahhitlik sektörünün Çinli rakiplerine karşı daha etkin rekabet edebileceğini dile getirdi.
-Deneyim, iş gücü ve fiyat avantaj sağlıyor-
Türkmenistan’ın Başkenti Aşkabat’ta Olimpiyat Kompleksi inşa eden Polimeks İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Erol Tabanca da uluslararası müteahhitlik alanında global bir oyuncu olmanın en önemli unsurlarından birinin belli bir alanda uzmanlaşmak olduğunu söyledi.
Çok çeşitli projelerde kazanılmış zengin uluslararası deneyim, çevre ülkelerdeki iş ortamlarına aşinalık, nitelikli insan gücü ve risk alma kapasitesi ile fiyat avantajının Türk müteahhitleri rakiplerine göre üstün kıldığını ifade eden Tabanca, şöyle konuştu:
”Türk müteahhitlik firmaları geniş bir coğrafyada faaliyet gösteriyor. Ülke bazında bakıldığında Türkmenistan, Türk firmalarının iş hacmini hızla arttırdığı ülkelerin başında geliyor. Şirket olarak 17 yıllık sürede toplam 120 projeye imza attık. Halihazırda portföyümüzün yüzde 95’lik bölümü Türkmenistan’da üstlendiğimiz projelerden oluşuyor.”
Türkmenistan’ın Daşoğuz Vilayeti’nde köprü ve yollar yapan Nata İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Namık Tanık ise yurt dışında hizmet veren Türk müteahhitlik firması sayısının daha da artması gerektiğini belirterek, ”Hedef büyütmeliyiz ve daha fazla ciro yapmalıyız” dedi.
Müteahhitlik hizmetlerinin yanında müşavirlik ve proje hizmetlerinin de Türk firmaları tarafından yapılması gerektiğine dikkati çeken Tanık, projelerde yerli malzeme kullanımının artırılmasıyla 30 milyar dolarlık hedefinin rahatlıkla geçilebileceğini söyledi.
Kaynak: AA
