Porto Riko yakınlarındaki Mona Adası mağaralarında bulunan duvar resimleri arkeologları heyecanlandırdı.
Arkeologlar, ABD’ye bağlı Porto Riko’nun 41 mil batısındaki Mona Adası mağaralarında adanın yerlileri ve erken dönem Avrupalı sömürgeciler tarafından yapılmış bir dizi gravür keşfetti. Söz konusu gravürler geometrik şekiller ve insan figürleri, İncil’den dizeler, haç sembolleri ve kâşif imzalarını içermesiyle dikkat çekiyor. Gravürler ‘Eski Dünya’ ve ‘Yeni Dünya’ arasında yapılan bir karşılaştırmayı da içeriyor.
Toplam 200 mağara
Londra’daki British Museum’dan Jago Cooper ve Leicester Üniversitesi’nden Alice Samson öncülüğünde yapılan arkeolojik araştırmalar, adada bulunan 200 mağarada yıllardır sürüyor. Bugüne kadar mağaralardan 70’ini inceleyen arkeologlar, 24’ünden fazlasında yerel mağara sanatının izlerine rastladıklarını belirtiyor.
Diken saçlı figürler
Bulguları bu hafta İngiliz arkeoloji dergisi Antiquity’de yayımlanan araştırmada keşfedilen mağara resimleri, 12. yüzyıl ile 16. yüzyıl arasına tarihleniyor. Arkeologlar, keşfedilen binlerce mağara resminin pek çoğunun kireç taşından mağara duvarlarının yüzeyine tırnaklarla ve keskin taşlardan yapılan aletlerle yapıldığını belirtiyor. Araştırmacılar, erken dönem çizgilerin diken saçlı insan figürleri, çeşitli helezonlar, hayvan resimleri ve yerlilerin spiritüel inanışlarını yansıtan şekillerden oluştuğunu söylüyor.
Kolomb’dan önce ve sonra
Araştırmacılar, Atlas Okyanusu’nu aşan dört sefer yapan Cenovalı kâşif Kolomb 1494 yılında Mona Adası’nda mola verdiğinde, adanın yerli halkının yaklaşık 5 bin yıldır bölgede yaşadığını belirtiyor. Mağara resimlerine yansıyan Hıristiyanlık etkilerini ise, Mona Adası’nın 1500’lerin başlarında Yeni ve Eski Dünya arasındaki gidiş geliş yolunun önemli bir parçası haline gelmesine bağlıyor.