Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’ndan edinilen bilgilere göre, 11.521 kilometrekare yüzölçümü ile küçük bir körfez ülkesi olan Katar’ın tek karasal komşusu 60 kilometrelik bir sınırı paylaştığı Suudi Arabistan’dır
Denizden Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Oman’a yakın bir konumda olan Katar, Basra Körfezi’nin merkezinde olması ve İran’a yakınlığı sebebiyle jeostratejik açıdan önemli bir ülke olarak öne çıkıyor.
Düzlüklerden oluşan ve en yüksek rakımı 40 m olan bir yarımada olan Katar yazları kurak karasal iklime sahip olup, sıcaklık 50 C’yi buluyor. Su kaynakları çok kısıtlı olan Katar’da içme suyu ihtiyacı büyük ölçüde deniz suyunun arıtılması suretiyle elde ediliyor.
Katar’ın Mart 2010 tarihi itibariyle tahmini nüfusu 1 milyon 677 bin olarak hesaplandı. Bu rakamın büyük çoğunluğunu ülkeye Pakistan, Hindistan, İran ve Ortadoğu’nun çeşitli ülkelerinden çalışma amaçlı gelen oturma izni olan nüfus oluşturuyor. Aslen Katar’lı olan Arap nüfusun 230 bin civarında olduğu ifade ediliyor.
Gelişmekte olan Katar ekonomisine paralel olarak yabancı isçi akını devam ederken, ülke nüfusu hızlı bir artış gösteriyor. Toplam nüfusun yarısı başkent Doha’da yaşıyor.
Katar, düşük nüfus ve yüzölçümüne rağmen özellikle doğalgaz endüstrisinin gelişmesi ile birlikte iddialı şekilde büyüyen bir ekonomiye sahip. Ülke onlarca ekonomik projenin yanında sosyal, kültürel ve sportif vb. alanlarda bir çok atılımı üstleniyor.
Katar 2006 Asya Oyunları’na ev sahipliği yaparken, 2011 Asya Kupası’nı da düzenleyecek. Aynı zamanda Doha 2016 Olimpiyat Oyunları’na aday olurken, ancak Uluslararası Olimpiyat Komitesi tarafından belirlenen finalistler arasında yer alamadı. Fakat Katar 2022 yılında Dünya Kupası’nı düzenleme hakkını kazanarak büyük bir başarının altına imza attı. Bu kapsamda yeni stat projeleri gelecek 10 yılda dev projelerin en önemlileri arasında bulunuyor. 2007-2011 yılları arasında Katar hükümeti enerji kaynakları üretimi ve imalat sanayi kolları için 75 milyar dolarlık, toplamda da 150 milyar dolarlık yatırım planladı. Belli başlı projelerde kullanılmak üzere, Katar ekonomisi açısından uzun vadede ekonomik büyümeye olumlu yansıyacak nitelikte makine ve malzeme ithalatı arttı. Ulaşım, alt ve üst yapı projelerinde çalışmak üzere dışarıdan gelen isçileri ve ailelerini barındıracak büyük gayrimenkul ve yerleşim alanı yatırımları yapılıyor. Düşen enerji gelirlerine rağmen, Hükümetin altyapı, sağlık ve eğitim sektörlerine yatırımları devam ediyor.
İnşaat sektörü 5 kat büyüdü
İnşaat sektörü, özellikle 1996 yılından beri gerek doğal gaz projeleri ile gerekse Katar’ın üstlendiği büyük spor organizasyonları sayesinde (2006 Asya Oyunları) canlı bir dönem yaşıyor. Sektör, 2002 – 2008 yılları arasında nominal bazda 5 kat büyüme kaydetti. Gaz sanayinde yaşanan gelişmeye ilaveten ülkeye giriş yapan isçi akımının yarattığı emlak talebi de bu canlılığa yol açan önemli bir etken olarak dikkat çekiyor.
Katar’da sürdürülen veya planlanmış alt ve üst yapı projelerinin toplam tutarı yaklaşık 150 milyar dolar düzeyine ulaştı. Müteahhitlik ve müşavirlik alanında tüm yol, altyapı ve üstyapı uluslararası ihalelerini açan Katar Bayındırlık idaresi Ashghal’ın; 2007 – 2011 arasındaki dönem için toplam 16,2 milyar dolar değerinde 66 projeyi hayata geçireceği ifade ediliyor. Söz konusu projelerin başlıcaları;
Salwa Yolu, Kuzey Yolu (4 faz), Dukhan Otoyolu (3 faz), Umm Birkah Yolu, Doha Çevre Yolu (çeşitli fazlar), Mesaimeer Yolu, 55. Karayolu, Lusail Caddesi, Al Markhia ve TV Kavşakları ile Wakrah Yolu projeleridir.
16 adet bina projesi için 3 milyar dolar
Başlıcaları: Tıp Kulesi (Medical Tovver), Olimpiyat Köyü, Wakrah Hastanesi, Deniz Bilimleri ve Balıkçılık Araştırma Merkezi, Al Khor Çevre Parkı, Emirlik Yat Rıhtımı, Ruwai Limanı Geliştirme projesi ve çeşitli sağlık merkezleri ve okul inşaatları.
21 adet su ve kanalizasyon projesi için 4,9 milyar dolar
Başlıcaları: Sanayi Bölgesi, VVakrah, Maither, Doha Club yakınlarındaki pompa istasyonlarının inşası ve mevcut tesislerin iyileştirilmesi çalışmaları.
TAV inşaatı sürüyor
Ulaştırma sektöründe 11 milyar dolar tutarındaki 50 milyon yolcu kapasiteli Yeni Doha Uluslararası Havalimanı Projesinin terminal inşaatı TAV tarafından Japon Taisei firmasıyla birlikte sürdürülüyor. Bunun yanı sıra 6 milyar dolara mal olması öngörülen 6 milyon konteynırlık kapasiteye sahip olacak yeni Doha Limanı’nın proje çalışmaları yürütülüyor.
Halihazırdaki bir diğer önemli proje, Bahreyn ile Katar’ı birbirine bağlayacak 40km’lik “dostluk köprüsü” adındaki köprü inşaatı projesidir. 2006’da yapım kararı alınan köprünün inşaatına henüz başlanmadı.
Sektördeki tüm bu canlılık ve özellikle yabancı isçi nüfus artısından ileri gelen talep ile birlikte kira enflasyonu ortaya çıktı. Bunun yanında ülkede çimento arz eksiği de bulunuyor. Katar hükümeti bu arz eksikliğini kapatmak amacıyla “Gulf Cement Company” gibi çimento üretimini arttıracak yeni tesislere başvursa da eksiğinin kapatılamayacağı belirtiliyor. Katar’ın başta inşaat demiri ve çimento olmak üzere inşaat malzemelerinin büyük bir kısmını ithal etmeye devam edeceği öngörülüyor.
Ayrıca, Katar’ın temel inşaat malzemeleri sektöründeki oligopollerin kırılması konusunda etkin bir çaba göstermemesi, diğer taraftan Doha Limanı’nın düşük kapasitesi nedeniyle yeterli malzeme tedarikine imkan vermemesi de inşaat malzemeleri sektöründe fiyat artışlarına neden oluyor.
Katar’da sürdürülen projelerin en önemli yönlerinden bir tanesini kamu ihalelerinin “sabit fiyatlı” olarak gerçekleştirilmesi oluşturuyor. Bu anlamda, müteahhitlik firmaları gerek yüksek fiyat artışlarından dolayı, gerek projelerdeki değişikliklerin fiyatlara yansıtılmaması nedeniyle önemli risklerle karşılaşıyor. Katar’ın sabit fiyatlı kontratlarda ısrarı, özellikle enerji sektöründe sürdürülen projelerde çok büyük gecikmelere yol açıyor.
Çeşitli sektörlerde yakalanan yüksek performans, Katar’daki gayrimenkul yatırımlarını da hızlandırdı. The Pearl, Lusa-il City, Urjuan City, Al Waab City gibi karma (ticari ve iskan) kullanım amaçlı gayrimenkul geliştirme projelerinin de aralarında yer aldığı sektör yatırımlarının toplam bedeli yaklaşık 20 milyar doları buluyor.Bunlar arasında Gulf Island” veya “Körfezin İncisi” adıyla deniz doldurulmak suretiyle yaratılacak bir ada yerleşkesi projesi ve 5 milyar dolar değerindeki “Lusail Energy City” adıyla bir Enerji yerleşkesi projesi öne çıkıyor.
Pearl Qatar Projesi
Pearl Qatar Projesi, Doha’ya yaklaşık 20 km uzaklıkta 400 hektarlık bir alanı kaplayacak ve 40 bin konuta ev sahipliği yapacak şekilde bir yapay ada olarak inşa ediliyor. Proje 2011 yılında tamamlanacak. Projeyi % 45 hisseyi elinde bulunduran “United Development Company” yürütüyor. Doha Borsası’nda proje halka arz edildi. Pearl – Qatar projesi aynı zamanda yabancılara serbest yatırımın sağlandığı bir projedir.
Energy City – Lusail Projesi
Energy City – Lusail Projesi, enerji sektörüne hitap edecek şekilde planlanmış, is merkezlerini ve yerleşim birimlerini bir arada barındıracak diğer bir yerleşke projesidir. Projede 20 bin kişilik lüks is merkezleri ve 10 bin kişilik lüks konut inşa edilmesi hedefleniyor. Enerji üretimi veya her türlü destek hizmetleri, enerji altyapı, ulaştırma veya ticareti ile ilgili yabancı şirket ve is adamlarının bu yerleşkeye çekilmesi düşünülüyor.
Türk müteahhitlerde 8,3 milyar dolarlık proje
TC. Doha Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri’nden alınan bilgiye göre, Türk müteahhitlik firmalarının Katar’da tamamladığı ve sürdürdüğü projelerin toplam tutarı 8,3 milyar doları aştı. 2004 – 2009 (ilk yedi ay) yılları arasında ise Türk müteahhitleri Katar’da yaklaşık 7,4 milyar dolar değerinde toplam 43 proje gerçekleştirdi.
Bununla birlikte, 2007 yılı sonu itibariyle ülkede sürdürülen veya planlanma aşamasında olan tüm projelerin toplam miktarının 150 milyar dolar olduğu, bu rakamın bir önceki yıla göre % 20 oranında artış kaydettiği dikkate alındığında, Türk firmalarının Katar pazarının potansiyelini daha etkin bir biçimde değerlendirmeleri gerektiği ortaya çıkıyor.
Katar’da faaliyet gösteren Türk firmaları enerji ve enerji harici sektörlerin alt ve üst yapı projelerinde önemli inşaat ve müteahhitlik işleri üstlendi. 2004 – 2008 yıllarında yukarıdaki tabloda performansı gösterilen Katar’daki Türk müteahhitlik sektörü yatırımları günden güne artıyor. Türkiye Müteahhitler Birliği verilerine göre, 2009 yılında toplam proje sayısı 50’ye çıkarken, projelerin toplam bedeli 1.3 milyar dolar artarak 6.1 milyar dolara yükseldi. Tamamlanmış olan ve halen sürdürülen projelerin Şubat 2010 itibariyle toplam değeri 8.3 milyar doları aşıyor.
Üstlenilen projeler arasında Mesaieed limanı ve Ras Laffan Limanı, Doha Uluslararası Havalimanı inşaatları, Katar İslam Eserleri Müzesi, Kongre ve Sergi Merkezi ve çeşitli bina inşaatları, Teksas Üniversitesi Kampusu, Ras Abou Abboud Yolu, Teknopark, Al Shaqab Manej ve Atçılık Akademisi, etan tasım hattı, yerüstü petrol tasıma hattı, Qatargas sıvı doğalgaz tesisi, Pearl sıvı yakıt projesi, doğalgaz boru hattı, Kuzey Otoyolu Projesi, çimento fabrikası modernizasyonu, Rasgas çelik konstrüksiyonu, çelik, paslanmaz çelik, cam, çeşitli elektromekanik isler gibi projeler sıralanabilir.
Ülkedeki hızlı büyüme sonucu ortaya çıkan yüksek enflasyon son dönemde müteahhitlik sektöründe Katar’da faaliyet gösteren firmalarımızın karşılaştıkları en önemli sorunu oluşturuyor. Sürdürülen alt ve üstyapı yatırımları özellikle yapı malzemelerinin fiyatlarının hızla yükselmesine yol açtığı için bu sorun genel anlamda Katar’da faaliyet gösteren tüm müteahhitlik firmalarının ortak sıkıntısı haline geldi.
Kaliteli turizm merkezi olacak
Katar ekonomik çeşitlendirme politikaları kapsamında turizm alanında da önemli adımlar atıyor.
islam Eserleri Müzesi’nin tamamlanması, otantik Souq Waqif’in restorasyonu gibi çalışmalar, Doha’nın bir kültür ve turizm merkezi haline gelmesini, Qatar Airways’in yatırımları ve Yeni Doha Uluslararası Havalimanı ise, ülkenin dünyanın önde gelen transit merkezlerinden biri haline gelmesini amaçlıyor.
Katar Turizm ve Fuarlar İdaresi’nin stratejik planı, Katar’da iş ve kongre turizmini geliştiriyor. Bu amaçla, her ne kadar 2009 yılında çalışmaları durdurulsa da, projelendirilen Doha Yeni Fuar Merkezi’nde 50.000 m2’lik bir fuar alanının yanı sıra, çeşitli restoranlar ve bir oteli içeren 112 katlı bir kule bulunacak. Ayrıca Education City içerisinde 2.500 ki-şilik bir auditorium ve 500 kişilik bir tiyatro bulunduran Convention Center’in inşaatı da sürdürülüyor.
Katar güçlü ekonomik yapısını, düşük nüfusuna rağmen ülkenin tanıtılmasında ve uluslararası arenada ayrı bir yer ka¬zanması doğrultusunda kullanmaya çalışıyor. Bu balgamda Katar’ın bir “paket tatili” mekanı olmasından ziyade “kaliteli turizm” anlayışını sergilediği değerlendiriliyor. Bu anlayışa örnek olarak Katar Milli Kütüphanesi, İslami Sanatlar Müzesi, lüks North Beach tatil merkezi gibi kültürel ve sportif alanların da önemsendiği yeni projeler gösteriliyor.
Katar’da yatak kapasitesinin çoğunluğu 5 ve 4 yıldızlı otellerde olmak üzere yaklaşık 7.500 civarında bulunuyor. Söz konusu yatak kapasitesinin 2016 yılında 80.000’e ulaştırılması öngörülüyor. Ülkedeki lüks otel odası sayısının 2011 yılında 25.000’e çıkarılması, ayrıca Ulusal Müzenin ve diğer müzelerin yenilenmesi, yeni bir Kültür Köyü’nün inşasını da önümüzdeki 5 yılda turizm sektöründe hayata geçirilecek diğer başlıca projeler arasında yer alıyor. Katar yabancı sermaye mevzuatı, yabancı yatırımcıların yapacakları turizm yatırımlarına %100 oranında sahip olmalarına imkan tanıyor. Diğer taraftan, turizm yatırımlarına devlet tarafından çeşitli tevsikler uygulanıyor.
4 koldan ulaştırma yatırımı
Halihazırda 7.790 km yol ağına sahip olan Katar’ın Doha otoyolu, iki ülkeyi denizden köprüyle birleştirecek Katar – Bahreyn köprüsü ve otoyolu gibi önemli yol projeleri bulunuyor. Ülkede demiryolu ağı kurulması için Katar- Bahreyn yoluna demiryolu hattı da eklenmesi planlanıyor.
Ülkede farklı işlevler gören 3 liman bulunuyor. Doha limanı konteynır ve genel ulaştırma amaçlı, Messaieed limanı sanayi ürünleri ve petrol sevkiyatını yapma amaçlı, Ras Laffan sanayim yerleş-kesinde bulunan liman da doğalgaz sektörüne hizmet vermek amaçlı kullanılıyor. Doha Limanfnın sınırlı kapasiteye sahip olması nedeniyle, Doha’da ilk aşaması 6 milyar dolara mal olması öngörülen 6 milyon konteynır kapasiteye sahip yeni bir limanın proje çalışmaları sürdürülüyor.
Ülkede, Yeni Doha Uluslararası Havaalanı’nın inşa edilmesi kararı alındı. 11 milyar dolar tutarındaki 50
milyon yolcu kapasiteli Yeni Doha Uluslararası Havalimanı’nın inşaatı devam ediyor. Havalimanının en büyük projesi olan ter¬minal projesi TAV tarafından Japon Taisei firmasıyla birlikte yapılıyor. Katar Havayolları (Qatar Airvvays) da 1996 yılından beri büyümekte olup halihazırda 68 uçağı ile 80’in üzerindeki noktaya uçuş yapıyor. Katar Havayollarının filosunun 1020 yılına kadar 110’a ulaştırılması planlanıyor.
Katar’daki fırsatlar ve tehditler
Türkiye’nin Katar’daki olumlu imajı ve coğrafi yakınlığı Katar’a yatırım yapacak Türk firmaları için büyük önem arz ediyor. Dü¬şük nüfusu, bir kaç büyük şirket tarafından kontrol edilen pazarı, alım gücü çok yüksek yerli ve batılı nüfusun sayıca az; alım gücü düşük, çoğunlukla Hint alt kıtasından gelen isçilerin ise sayıca fazla olması, Katar pazarında beklentilerin doğru konumlandırılmasını gerektiriyor. Tüketim alışkanlıkları farklı olduğundan her sektörde fırsat yakalamak güç olabiliyor.
Katar’ın hızlı gelişen ekonomisi ve büyük altyapı yatırımları, başta inşaat malzemeleri ve kimyasalları olmak üzere, otomotiv ve yedek parçaları, iş makineleri, mobilya, gıda, müteahhitlik, turizm, sağlık sektörlerinde firmalarımız açısından büyük potansiyel taşıyor. Katar’da başarılı faaliyetler yürütmek, Katar’da et¬kin ve aktif bir temsil bağlıdır. Katarlı alıcı kuruluşlar ve is çevreleri, gerek ticarette, gerek müteahhitlik sektöründe Katar’da yerleşik bir firmayı tercih ettikleri için aktif temsilci bulunduran firmalar Katar pazarındaki eksiklikleri yakından görme ve buna anında müdahale edebilme şansına kavuşmakta, müteahhitlik sektöründe de doğru fiyatlandırma yapabiliyor.
Arz güvenliği gerektiren Katar pazarının küçük ancak yeniliklere hızlı cevap veren yapısı, pazardan pay almak isteyen Türk firmalarının arzı ve talebi sürekli olarak takip etmelerini ge¬rektiriyor. Fakat devlet tekelleri, oligo-poller ve lojistik imkanlarının yetersizliği gibi olumsuzluklar fırsatlardan yarar¬lanılmasını zorlaştırıyor. Katar mevzuatında Katarlı ortağın %51 paya sahip olma zorunluluğu bulunuyor. Ayrıca, şirket kuruluşu, ticaret ve ihale mevzuatının yeterince şeffaf olmaması gibi etkenler profesyonel bir hukuki desteğini zaruri kılıyor. Diğer taraftan, özellikle müteahhitlik sektöründe faaliyet gösteren firmaların; ihaleyi gerçekleştiren idareler ile yapılan raporlama-yazışmalar, yüksek iş güvenliği standartları ve bunların uygulanması konusunda uluslararası iş tecrübesine sahip olmaları gerekiyor. Aksi takdirde bu firmaların ihaleleri üstlenme veya üstlenseler bile bitirebilme şansları bulunmuyor.
Katar’ın nüfusunun azlığı, özellikle yerel nüfusun az olması, etkin bir iliksiler ağını önemli kılıyor. Katar’da yerleşik firmalar, zaman içerisinde sağlam bir ilişkiler bütünü oluşturarak pazardaki yerlerini sağlamlaştırırken, diğer taraftan tamamladıkları başarılı projeler ve gösterdikleri performansla yerlerini sağlamlaştırıyor. TC. Doha Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği, Türk firmalarının Katar’a yerleşmek konusundaki kararlarında tavsiyelerde bulunurken, şirket kuruluşlarında dikkat etmeleri gereken hususlarda firmaları aydınlatıyor.
Karşılaşılan zorluklar ve çözüm önerileri
Katar pazarının sunduğu imkanların yeterince değerlendirileme-mesinin birkaç ana nedeni bulunuyor:
Katar pazarının sunduğu imkanlar ve bu ülkede iş yapma koşulları Türk firmaları tarafından bilinmiyor. Örnek olarak, Katar’ın
en büyük işvereni konumundaki Qatar Petroleum ve Kahramaa (petrol, elektrik ve su) tarafından açılan altyapı ihalelerinde kullanılacak inşaat malzemelerinin bu kuruluşlara akredite olan şirketlerden temin edildiği, firmaların kapsamlı altyapı ihalelerine malzeme temininin ancak söz konusu kuruluşların “vendor” listesine kayıt olmaları ile mümkün olabileceği bilinmiyor.
Katar’da şirket kurulusunda Katarlı ortağın %51 paya sahip olması zorunluluğu, bu ülkede iş yapmak isteyen Türk müteşebbislerini tereddüde düşürüyor. Diğer taraftan, Katar mevzuatının ye¬terince şeffaf olmaması, mutlak surette profesyonel hukuki deste¬ği zaruri kılıyor.
Pazarın küçüklüğü ve yerleşmiş is yapma alışkanlıkları, pazara giriş konusunda caydırıcı oluyor.
Türk sanayinin kabiliyetleri ve kalitesinin bilinmemesi de Türk ihracatının çeşitlendirilememesinde ayrı bir etken olarak karşıya çıkıyor.
Katar bankaları, Türk bankaları tarafından verilen teminat, mektuplarını kabul etmezken, Türk firmaları üçüncü bankalar aracılığıyla iş-lemlerini gerçekleştiriyor. Türk firmaları özellikle her iki ülke bankalarının ayrı ayrı komisyon almaları nedeniyle maliyetlerin yükseldiğini belirtiyor. Halihazırda herhangi bir Türk bankasının Katar’da bir şubesi bulunmuyor. Ancak Doha Bankası’nın Türkiye’de bir şubesi bulunurken, Türk firmalarına teminat mektubu sağlayabiliyor.
Avrupa ülkeleri vatandaşlarının sürücü ehliyetleri Katar’da geçerli olduğu halde Türk sürücü ehliyetleri bu ülkede geçerli olmayıp Türk isçileri ve operatörler için Katar’da yeniden sürücü ehliyeti alınması gerekiyor. Ehliyet alma süreci aylarca sürebiliyor. Bu vaktin uzaması da müteahhitlerin iş bitirme konusunda zaman kaybına uğramalarına ve maliyetlerin yükselmesine neden oluyor. Türkiye’nin Avrupa Birliği adayı bir ülke olduğu vurgulanarak Türk vatandaşlarının Avrupa ülkeleri vatandaşları ile aynı kategoride işleme tabi tutulmalarının sağlanması personel sevkiyatının hızlandırılması açısından yararlı olacağı değerlendiriliyor.
Projeler kapsamında istihkak ödemeleri gecikebiliyor. Malzeme tedariki konusunda yaşanan sıkıntılar ve hızlı fiyat artışları dolayısıyla karşılaşılan kayıplar, projelerin “lump sum” ihale edilmesi nedeniyle karşılanamadığı için projelerde önemli riskler ve kayıplar yaşanıyor.
Çalışma hayatına ve şirket kurulusuna ait mevzuatın sıklık¬la değişmesi, ayrıca ihale sisteminin de henüz yeteri kadar şeffaf olmaması da Katar’da iş yapan Türk firmalarının karşılaştıkları sorunlar arasında bulunuyor.
İndergi