Yazar: Susan Mallery
Mutluluk bir tercihtir; ama, çevrenizdeki dünyada melankolik bir hava hakimse mutluluğu tercih etmek zordur. “Mutlu olmaya” karar vermek yerine -başarılması imkansız iddialı bir hedef gibi gelebilir- mutluluğa doğru belli adımlar atmaya karar verin. Olumlu olana odaklanmak için beyninizi yeniden eğitmeniz gerekir. Aşağıdaki yedi stratejiyi yalnızca bir ay boyunca uygulayarak, iyimserliğinizi geri kazanabilirsiniz.
1. Tatmin edici bir sonu olan kitaplar okuyun.
Kitaplar ruhunuzu besler. Öyleyse, ruhunuzu neden yaşama bakışınızı zehirleyecek kitaplarla besleyesiniz? Sonu tatmin edici olan kitapları bulun. Bunlar, son sayfayı karakterler adına endişe duymak yerine keyifle çevireceğiniz kitaplar olsun. Aşk romanları ve samimi gizemler, bu anlamda idealdir. Hikayenin sonuna gelindiğinde, romantik bir biçimde ya da başka şekilde, iyi adamın kazanacağını bilirsiniz. İyi biteceğini bildiğiniz kitapları okuduğunuzda, ruhunuza dünyanın adil bir yer olduğu mesajını gönderirsiniz. Hikayenin iyi biteceğini bilmeniz, hikayeyi tahmin edilebilir kılmaz. Her hikayenin mutlu sona gidiş şekli kendine özgüdür, dolayısıyla çok sayıda sürprizle karşılaşmak mümkündür.
Güçlü bir mizahla örülmüş aşk hikayelerini özellikle tavsiye ederim. Bunlar çok eğlenceli olur. Kitaplarımdaki karakterler pek çok ciddi sorunla yüz yüze geliyorlar; ama bunu, okuyucuların tepki verecekleri alaycı bir mizah duygusuyla yapıyorlar. Bir karakter trajedi içinde mizah bulduğunda, bizi de aynı şeyi yapmaya teşvik ediyor.
2. Neşeli TV şovları ve filmler izleyin. Karanlık olan her şeyden uzak durun.
Çocukken ebevyninizin kabus görmenize neden olabileceği gerekçesiyle size belli TV şovlarını izlettirmediğini hatırlar mısınız? Kabul etmek istemeseniz bile bugün de en az o günlerdeki kadar hassassınız. Beyninize koyduğunuz her şey dünyayı algılama biçiminizi etkiliyor. Mecbursanız, sevdiğiniz karanlık ve depresif dramaları kaydedin; ama bu arınma ayı boyunca izlemeyin.
3. Haberleri izlerken ve okurken dikkatinizi olumlu hikayelere odaklayın.
Yapabiliyorsanız, haberlerden ve borsa raporlarından kaçının. İşiniz dünyada neler olup bittiğini takip etmenizi gerektiriyorsa, tabii öyle yapmalısınız. Bu durumda, moralinizi bozan bütün o hikayelerin ardından iyimser ve eğlenceli bir hikaye dinleyerek dengeyi sağlamaya çalışın. Yılın en ilginç icatlarını, banyo modellerindeki en yeni trendleri ya da hangi ünlünün estetik ameliyat geçirdiğini okuyun. Sizi neşelendirecek ve dünyanın durumu hakkında endişelenmekten uzak tuatacak her şey olabilir.
4. Çocukken sevdiğiniz birşeyi yeniden keşfedin.
Eskiden erişteden kolye yapmaktan hoşlanıyorsanız, büyük ihtimalle bugün boncuk dizmekten keyif alırsınız. Beden eğitimi dersinde başarılı idiyseniz, büyük ihtimalle yerel bir okulun spor ligine katılmaktan keyif alırsınız. Okuldayken sevdiğiniz şeyleri düşünün. Tarih dersini çok mu severdiniz? Öyleyse, zamanda bir an hakkında elinizden geldiğince çok şey bulmayı amaç edinin. Oyun, yetişkinlerin çok sık göz ardı ettikleri, ama yaşamın önemli bir parçasıdır. İyi düşünün. Çocukken neyin hoşunuza gittiğini düşünün ve onu bugün yaşamınıza katmaya çalışın.
5. Belli bir amaçla yeni bir yeri ziyaret edin.
Yeni ve farklı bir yere gitmenin canlandırıcı etkisi vardır. Egzotik bir yere seyahat etmekten bahsetmiyorum; ama ona da karşı değilim. Hiç görmediğiniz bir yolda yürüyüş yapabileceğiniz gibi, her zamankinden daha farklı bir restorana gitmek de olabilir. Haftada en az bir kere yeni bir yere gitmeyi deneyin ve çevrenizi gerçekten dikkatle izleyin.
6. Arkadaşlarla bağlantı kurun.
Yaşam yoğun bir şekilde akar ve aylarca arkadaşlarınızla kaliteli zaman geçirmediğiniz olur. Sizi mutlu eden arkadaşlarla anlamlı bağlantılar kurun. (En azından bu ay boyunca, enerjinizi tüketen arkadaşlardan uzak durun.) En azından haftada bir kez, bir arkadaşınızla sözleşip birlikte öğle yemeği yiyin ya da kahvaltı sofranızda bir fincan kahve için.
7. Her gün sevdiğiniz müziği dinleyin. Dans edin.
Dans etmek, insanları mutlu kılar. Kötü dans bile bu özelliğe sahiptir. Belki de özellikle kötü dans böyledir. Anlık endorfin artışı için, sevdiğiniz müziği koyun ve beş dakika boyunca mutfağınızda dans edin. Bunu her gün en az beş dakika yapın. Emin olun, en az dört dakika mutluluğu tadacaksınız. (Bazen, endorfinlerin etki edebilmesi bir dakikayı alır.)
Bu küçük ve basit adımları atın, mutlu olmayı tercih etmeye başlayın!