İnci Pastanesi’ni kapattıran avukat ‘Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’ üyesi çıktı!
İSTANBUL- Tarihi İnci Pastanesi’nin talan edilmesinde rol alan avukatın Kültür Bakanlığı’na bağlı “Kültür Varlıkları Koruma Kurulu” üyesi olduğu ortaya çıktı.
Kamer İnşaat’ın da avukatı olan kurul üyesi, sermayenin yatırımları için göz diktiği tarihi yapıların inşaat şirketleri tarafından “korunduğunu” gözler önüne serdi.
Zorla tahliye edilen tarihi İnci Pastanesi’nin tarihi tüm eserlerinin balyozlarla kırılıp talan edilmesini isteyen avukatın İstanbul 1 no’lu Kültür Varlıkları Koruma Kurulu üyesi olduğu ortaya çıktı! Kültür Bakanlığı’na bağlı Koruma Kurulu üyesi Avukat Sabahaddin Özkan’ın aynı zamanda tarihi Serkildoryan binasını yatırım alanı haline getirmek isteyen Kamer İnşaat’ın da avukatı olduğu öğrenildi. Tarihi yapıları yağmalayarak rant kaynağı haline getirmeye girişen inşaat şirketlerinin avukatlığını üstlenenlerin kültür varlıklarını koruma kurullarında yer edindiği anlaşıldı.
İNŞAAT ŞİRKETLERİNİ KORUYOR
68 yıllık İnci Pastanesi geçtiğimiz günlerde verilen mahkeme kararıyla talan edilerek, tarihi tüm eşyaları balyozlarla kırılıp götürülerek, adeta şantiyeye çevrildi. İnci Pastanesi’nin sabah saatlerinde başlayan tahliye işlemlerinde pastane sahibi ve avukatları, icra memurlarına pastanenin duvarlarında bulunan 68 yıllık ahşap oyma dolapların tahrip edilmemesini, dolapların sökümünü restorasyon konusunda deneyimli kişilerin gerçekleştirmesi gerektiğini anlattı.
İCRA MEMURUNA DİREKTİF YAĞDIRDI
Ahşap dolapların kültür mirası olduğu ve söküm işleminin zarar vermeden yapılması durumunda dolapların mülkiyetinden de vazgeçeceklerine ilişkin icra memuruyla görüşme yapan pastane sahibi ve avukatları, bir şahsın icra memuruna direktif verdiğini fark etti.
Pastanede tarihi değeri bulunan eserlerin sökümünün hızlıca yapılması gerektiğine ilişkin direktifler yağdıran şahsın İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Kurulu üyesi olan Avukat Sabahaddin Özkan olduğu ortaya çıktı.
“UTANÇ VERİCİ”
İnci Pastanesi’nin yetkililerine hukuki destek vermek için orada bulunan avukat Can Atalay’a, “Kültür Varlıkları Koruma Kurulu” üyesi olduğu halde tüm gün pastanenin talan işlemlerini takip eden Avukat Sabahaddin Özkan ile yaşadığı diyaloğu sorduk. Atalay, yaşananları şöyle anlattı:
“Biz iç mekânın zarar göreceğini söyledik ve uzun tartışma yaşandı. İcra memuru, ‘Burada bir kurul üyesi var, o sorun olmayacağını söylüyor’ dedi. Kurul üyesinin ne işi var diye sordum, yüksek sesle söyledim. Kenarda bir yere oturdum, içeri birisi geldi, sabahtan beri oradaydı. İcra memurunun kulağına eğildi ve bir şey söyledi, ayağa kalktım. ‘Avukat Can Atalay’ dedim, ‘ben de avukat Sabahaddin Özkan’ dedi. ‘Kurul üyesiymişsiniz, alacaklı vekili olarak iş takip etmek nasıl mümkün oluyor’ dedim. ‘Beni mi yargılayacaksınız’ dedi. ‘Evet, sizi konuşacağız burada’ dedim. Hemen kapıya doğru koşmaya başladı hiçbir şey demeden. Ben de kapının önündekilere bağırdım, ‘fotoğrafını çekin’ dedim. Fotoğrafını çekmek isteyenlerin üstüne gitti. İşlem yapın dedik ve yapılmadı. Bu kişi avukat ve avukat olarak kamu görevi nüfuzunu, icra memurunu etkilemek için kullanıyor. Alacaklı vekili olarak işlem yapıyor, utanç verici.”
YAĞMA İLİŞKİSİ
Ayrıca İnci Pastanesi’nde bulunanlar yıkım işlemlerinin uzaması üzerine Kamer İnşaat yöneticilerinin geldiğini ve icra memurlarına direktif vermeye giriştiklerini, kim olduklarına ilişkin soru yöneltilmeleri üzerine yetkililerin pastaneden uzaklaştıklarını belirtti. İnci Pastanesi’ni tahliye ettiren SGK’ya bağlı Emek İnşaat, Kültür Bakanlığı’na bağlı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ve Kamer İnşaat arasındaki yağma ilişkisi yaşananların özeti.
Kültür Bakanlığı’na bağlı “Kültür Varlıkları Koruma Kurulu” üyesinin 68 yıllık cam, ayna ve el oyma ahşaplar içeren bir yapının zarar görecek şekilde sökümünün gerçekleştirilmesini istemesi ve görev alanı dışında olan müdahalede bulunabilmesi sermayenin eline bırakılan tarihi yapıların yaşadığı akıbetin son örneği oldu.
Aynı zamanda tarihi Serkildoryan binasını rant alanı haline getirmek isteyen Kamer İnşaat’ın avukatı olan kişinin kültür varlıklarını korumakla görevlendirilmesi, sermayenin elde edeceği yatırım söz konusuysa tarihi değerin de, hukukun da yok sayıldığını kanıtlar nitelikte.
soL Portal
