İyi ilişkiler öyle kendiliğinden, bir anda olmazlar. Birçok müşterimden şunu söylediklerini duydum: “Eğer bir ilişki, üzerinde çalışmamı gerektiriyorsa, demek ki doğru ilişki değildir.” Bu kesinlikle doğru değildir. Nasıl sağlıklı olmak için beslenmeden egzersize birçok şeye özen göstermek gerekiyorsa, sağlıklı bir ilişki de emek ister.
Çiftlere danışmanlık yaptığım 35 yıl içinde şunu keşfettim: Yaptığınız 7 seçim, sadece ilişkinizi iyileştirmekle kalmaz, yürümeyen bir ilişkiyi başarılı bir ilişki haline getirebilir.
Kendiniz adına sorumluluk alın
Bu ilişkinizi geliştirmek için yapabileceğiniz en önemli seçimdir. Bu nasıl kendi ihtiyaçlarınız ve duygularınızın sorumluluğunu üstlenebileceğinizi öğrendiğinizi gösterir. Bu partnerinizden sizi mutlu ve güvenli hissettirmesini beklemek yerine, düşünceleriniz ve eylemlerinizle bunu kendiniz için yapmayı denemek anlamına gelir. Bu kendinizi yargılamak yerine kendinize sevgi, şefkat ve kabulle yaklaşmanız anlamına gelir. Kendini yargılamak, partneriniz size davranırsa davransın her zaman sizi mutsuz ve güvensiz hissetmenize yol açar.
Örneğin, partneriniz geç kaldığında, başka bir şeyle meşgul olup sizi dinlemediğinde veya cinsel olarak sizi etkilenmediğinde deneyimlediğiniz terkedilmişlik hissi nedeniyle ona kızmak yerine, kendi terkedilmiş duygunuzu araştırabilir ve kendinizi nasıl terk ettiğinizi keşfedebilirsiniz.
Kendiniz adına tam sorumluluk almayı öğrendiğinizde, kendi üzüntüleriniz için partnerinizi suçlamaktan vazgeçersiniz. Kişinin kendi mutsuzluğu nedeniyle partnerini suçlaması, bir numaralı ilişki problemi olduğundan, iyi bir ilişki kendini sevmeyi bilmek hayati önem taşır.
Şefkat, sevgi, kabul
Kendinize nasıl davranılmasını istiyorsanız, siz de diğerlerine öyle davranın. Bu gerçek ruhsal hayatın özünü oluşturur. Hepimiz, sevgi, şefkat, anlayış ve kabul görmeye özlem duyarız. Biz kendimize, partnerimize ve diğerlerine bu şekilde davranmalıyız. Her iki taraf da diğerine iyi niyetle davrandığında ilişkiler çiçek açar. Garantisi olmamakla birlikte, iyi niyetle davranmak, çoğu zaman iyi niyetle karşılık verilmesini beraberinde getirir. Eğer partneriniz sürekli olarak kızgın, yargılayıcı, anlayışsız ise siz de kızmak, suçlamak, yan çizmek, direnmek ya da boyun eğmek yerine kendinizi sevmeye odaklanmalısınız. Başkalarına iyi davranmak, kendinden feragat etmek anlamına gelmez. Başkalarını suçlamak yerine kendiniz adına sorumluluk almak yapabileceğiniz en önemli şeydir. Eğer sürekli olarak kendinize ve partnerinize sevgi dolu davranıyorsanız ve partneriniz hala kızgın, suçlayıcı ve ulaşılmaz ise ya uzak ilişkiyi kabul etmek ya da bu ilişkiyi bitirmek zorundasınız. Partnerinizi değiştiremezsiniz, sadece kendinizi değiştirebilirsiniz.
Kontrol etmek yerine öğrenmek
Bir çatışma oluştuğunda, bu çatışmayı nasıl ele alacağınızla ilgili her zaman iki seçeneğiniz vardır: Kendinizi ve partneriniz hakkında öğrenmeye açık olabilir ve çatışmanın daha derinlerine inebilirsiniz ya da kontrol edici davranış tarzıyla kazanmaya ya da en azından kaybetmemeye çalışabilirsiniz. Hepimiz istediklerimizi elde etmek için açık ya da kapalı yollarla diğerlerini kontrol etmeye çalışıyoruz: Kızgınlık, yargılama, kibarlık, uysallık, koruyuculuk, direnme, sevgiyi esirgeme, açıklama, öğretme, savunma, yalan söyleme, inkar etme ve bunun gibi. Kontrol etmeye çalışırken kullandığımız tüm bu yollar, daha çok çatışma yaratıyor. Kontrol etmek yerine öğrenmeyi hatırlamak, ilişkinizi geliştirirken büyük önem taşıyor.
Örneğin, ilişkilerde insanların çoğunun iki ana korkusu harekete geçiyor: Terk edilme korkusu (diğerini kaybetme) ve kontrol edilme korkusu (kendini kaybetme). Bu korkular canlandığında, birçok insan kontrol edici davranışlarıyla anında kendilerini bu korkulardan korumaya çalışıyor. Ama partnerinizi kontrol etmek yerine, kendi korkularınız hakkında öğrenmeyi seçerseniz, korkunuz kendiliğinden iyileşir. İşte ruhsal ve duygusal olarak böyle büyürüz. Kontrol etmek yerine öğrenmeyi tercih ederek.
Birbirinize zaman ayırın
İnsanlar aşklarının ilk evrelerinde, birbirleri için zaman yaratırlar. Ardından, özellikle de evlendikten sonra, partnerlerine zaman ayırmayı ihmal ederler. İlişkiler gelişmek için zaman isterler. Bir araya gelip konuşmak, eğlenceli vakit geçirmek ve cinsel olarak yakınlaşmak için belli zamanlar büyük önem taşır. Samimiyet, birlikte zaman geçirmeden sağlanabilecek bir şey değildir.
Şikayet yerine şükran
Eğer arada şükran yaklaşımı varsa, iki insan arasında pozitif enerji akar. Sürekli şikayet, ağır, negatif, kimsenin yakınında olmak istemeyeceği bir enerji yaratır. Sahip olmadıklarınıza odaklanmak yerine, sahip olduklarınıza şükran duyarak alıştırma yapın. Şükran içsel huzur yaratırken, şikayetler stres yaratır. Şükran sadece duygusal sağlığı değil, fiziksel sağlığı da yaratır.
Eğlence ve oyun
Hiç eğlenmeden sürekli çalışmak ilişkileri sıkıcı bir hale getirir. İnsanlar birlikte güldüklerinde, oynadıklarında ve esprili bakış, günlük hayatın bir parçası olduğunda ilişkiler yeşerir. Her şeyi fazlasıyla ciddiye almaktan vazgeçin ve hayatın komik taraflarını görmeyi öğrenin. Hayata mizahla bakıldığında, samimiyet artar.
Hizmet
Birlikte hizmet projeleri gerçekleştirmek samimiyet yaratmanın mükemmel bir yoludur. Diğerlerine yardım etmek, kalbi sıcacık yapar ve ruhsal tatmin sağlar. Başkalarına yardım ederken, kendinizden ve kendi küçük problemlerinizden sıyrılırsınız ve hayatı daha geniş, daha ruhsal bir yerden görmeye başlarsınız.
Eğer siz ve partneriniz, bu 7 seçimi yapma konusunda anlaşırsanız, ilişkinizin nasıl da geliştiğine şaşıracaksınız!
Margaret Paul
