600 milyon dolarlık ihracata karşılık 3.5 milyar dolar civarında ithalat gerçekleştirdiğimiz Hindistan, 500 milyar dolarlık altyapı yatırımı için Türk müteahhitleri bekliyor. TUSKON, Türkiye – Hindistan Ticaret ve Yatırım Forumu düzenledi…
Türkiye açısından önemli bir potansiyele sahip Hindistan’a yönelik Türk iş dünyasındaki farkındalığı artırmak amacıyla düzenlenen forumda konuşan TUSKON Başkanı Rızanur Meral, iki ülke arasındaki en önemli işbirliği alanlarından birinin müteahhitlik ve taahhüt sektörleri olduğunu belirterek, “Türk müteaahitlerinin her türlü inşaat projesi yönünden sahip olduğu uluslararası tecrübenin önemli olduğuna inanıyorum. Türk inşaat firmaları Hindistan’ın 500 milyar dolarlık alt yapı yatırımı planında önemli bir rol oynayabilir” dedi.
İkili ilişkiler serbest dolaşım için önemli
Hindistan’ın Güney Asya Serbest Ticaret Alanı Anlaşması’na taraf olduğunu söyleyen Rızanur Meral, “2006 yılından imzalanan bu anlaşma kapsamında Hindistan, Pakistan, Bangladeş, Nepal, Bhutan, Maldivler, Sri Lanka arasında malların serbest dolaşımı mümkün hale gelmiştir. Bu nedenle Hindistan sadece kendi iç pazarının büyüklüğü yönüyle değil, bütün Güney Asya ülkelerine ulaşma açısından da Türk firmaları için önem arz etmektedir” diye konuştu. Türkiye’nin sahip olduğu coğrafi konumun Avrupa Gümrük Birliği’nin parçası olması, güçlü iç pazarı, istikrarlı büyüyen ekonomisi ile dünya ekonomisinde ön plana çıktığını vurgulayan Rızanur Meral, “Bunun yanı sıra gerek işadamlarımızın dinamikliği ve gerekse de tarihi ve kültürel bağlarımız nedeniyle Türkiye komşu ve çevre ülkelerde önemli bir ekonomik nüfuza sahiptir” dedi.
İki ülkenin ekonomik potansiyel açısından sahip olduğu bütün güçlü yönlere rağmen ticaretin yeterli seviyede olmadığına dikkat çeken Rızanur Meral, “Ülkelerimiz arasındaki ticaret hacmi 2010 yılında 4 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Türkiye Hindistan’ın ihracatında yüzde 0.9 payla 27. Sırada yer alırken; Hindistan Türkiye’nin ihracatında yüzde 0.54 pay ile 35. sırada yer almaktadır” dedi. Ülkeler arası en önemli işbirliği alanlarından bir tanesinin müteahhitlik ve taahhütlük sektörleri olduğuna dikkat çeken Rızanur Meral, Türk müteahhitleri Hindistan’da 500 milyar dolarlık altyapı yatırımlarının beklediğini açıkladı.
“Ticarette hedefi aştık”
Forumda konuşan Hindistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Eyaletler Konseyi Başkanı Sayın Mohammed Hamid Ansari ise, son yıllarda karşılıklı ekonomik ve ticari ilişkilerin iki taraf için de kuvvetli bir itici güç olduğunu belirterek, “İki taraflı ticaret geçtiğimiz 5 yıl içerisinde iki kattan fazla artmıştır. Her iki tarafta ihracatın artarak çeşitlenmesiyle 2005 yılında 1.5 milyar dolar iken 2010 yılında 4 milyar dolar olmuştur” dedi. Başbakan Erdoğan’ın 2008 yılında Hindistan’a yaptığı ziyaret esnasında iki hükümetin 2012 yılı için koymuş oldukları 5 milyar dolar hedefini aşarak iki taraflı ticaretin son yıla göre yüzde 80 artış göstererek, 6.5 – 7 milyar dolara ulaşmasını beklediklerini ifade eden Mohammed Hamid Ansari, “iş dünyamız ve sanayilerimizin ikili ekonomik ortaklığımızı daha da güaçlendireceğinden eminim. Olasılıklar işbirliğimizi yoğunlaştırmak ve pazarlamızın hareketlenmesi ile önemli kapılar olan 3. ülkelere bölgemizin açılması için hiçbir zaman olmadığı kadar umut verici konumdadır” diye konuştu.
“4 değil 104 milyon dolarlık ticaret yapabiliriz”
Foruma katılan T.C. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ise burada yaptığı konuşmasında küresel krizin çözümünün ise küresel güçbirliğinden geçtiğini ifade ederek, “Hintli iş adamları Türk işadamlarının karşılıklı yapacakları yatırımlar bu noktada çok fazla önem arz ediyor. Biz Türkiye olarak sizlerle her türlü iş ilişkisi yapmaya hazırız” dedi. İki ülkenin karşılıklı ticaret hacminin 4 milyar dolar olduğunu söyleyen Bakan Çağlayan, bu rakamın çok yetersiz olduğunu belirterek, “Biz değil 4 milyar dolar, 14, 24, 34 hatta 104 milyar dolarlık dış ticaret yapabilecek kapasiteye sahibiz” dedi. Hindistan ve Türkiye’nin birbirine rakip olan değil, birbirini tamamlayan, gerek sanayi gerekse de hizmet sektörüne sahip iki ülke olduğunu kaydederek, “İki ülke arasındaki ticari ilişkilerin önemli ölçüde gelişmesinin bir diğer yolu da iki ülke arasındaki serbest ticaret anlaşmasını bir an önce yapmaktır” dedi.
Her iki ülkenin birbirine mal satabilecek kapasiteye sahip olduğunu belirten Bakan Çağlayan, bu tür karşılıklı ticari heyetlerin bir araya gelmesinin ticareti güçlendireceğini vurguladı. Dünyanın eksenini kaydığını ifade eden Bakan Çağlayan, “Dünyanin ekseni gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere kaymıştır. Böyle bir ortamda rekabet etmenin şartları daha da zorlaşıyor. Rekabet etmek bugün dünden daha zor. Yarın bugünden de daha zor olacak. Eskiden büyük balık küçük balığı yutardı. Şimdi ise hızlı balık yavaş balığı yutuyor. İşte bu günler küresel işbirliği yapılacak günlerdir. ama asıl önemsediğimiz 3. ülkelerde birbirimizin avantajlarını daha kuvvetlendirerek, bu ülkeler ile işbirliği yapmaktır” diye konuştu.
