Galataport olarak bilinen Türkiye Denizcilik İşletmeleri Anonim Şirketi’ne ait Salıpazarı Liman Sahası, 30 yıl süreyle ”İşletme Hakkının Devri” yöntemiyle özelleştirilecek.
Galataport olarak bilinen Salıpazarı Liman Sahası 30 yıllığına özelleştirilecek. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan ilana göre, İstanbul’daki Salıpazarı Liman Sahası’nın ihalesi pazarlık usulü ile gerçekleştirilecek.
İhale, ihale komisyonu tarafından gerekli görülmesi halinde pazarlık görüşmesine devam edilen teklif sahiplerinin katılımı ile açık artırma suretiyle sonuçlandırılacak.
Geçici teminat bedelinin 20 milyon dolar olduğu Salıpazarı Limanı’nın ihalesinde, ihale doküman 20 bin liraya temin edilecek. Yalnızca tüzel kişiler ile ortak girişim gruplarının katılabileceği ihalede, son teklif verme tarihi 30 Nisan 2013 olacak.
Projenin içeriği
İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde, mülkiyeti Türkiye Denizcilik İşletmeleri’ne ait 112 bin 147 metrekare yüzölçümlü Salıpazarı kruvaziyer liman alanında, konaklama ve dinlenme tesislerini kapsayan turizm merkezi de yer alacak. Ticaret alanındaysa alışveriş merkezleri ve restoranların inşası planlanıyor. Projede rıhtım, yeşil alan, kültürel tesis ve taşıt yolu içinde yerler ayrıldı.
2005’te 3 milyar 538 milyon euro idi
Galataport ilk olarak 2005’te görücüye çıktığında ihaleyi İsrailli işadamı Sami Ofer ile işadamı Mehmet Kutman’ın ortaklığındaki Royal Caribbean konsorsiyumu, 3 milyar 538 milyon Euro’luk en yüksek teklifiyle kazanmıştı. Ancak ihale Danıştay tarafından iptal edilmişti.
“İstanbul’un girişi kapısı”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş tarihsel ve kültürel değer taşıyan kıyı bölgesinin ticarete ve turizme açılmasını istediğini belirtmiş, ardından da Başbakan Erdoğan Galataport un “İstanbul’a giriş kapısı” olarak hazırlanmasını arzu ettiğini söylemişti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, konuyle ilgili şu açıklamayı yapmıştı, “Sayın Başbakanımızla bu konuyu değerlendirdik. Geciken bir proje olarak bahsettik. Galata, Cenevizlilerden beri liman olarak kullanılmakta. Zaten Galata, liman anlamını taşıyan bir kelimedir. Bölgenin daha sağlıklı ve turizme hizmet eder bir hale getirilmesi arzu edilmekte. Daha önceki proje ve ihalede yeni ve büyük yapıların yapılacağı değerlendirmesi vardı. Ancak böyle bir şey yoktu. Proje doğru anlatılmamıştı. Sayın Başbakan projenin İstanbul’un giriş kapısı olarak hazırlanmasını arzu etmekte. Proje yeniden ihaleye çıkacak. Bununla ilgili bir düzenleme var.” şeklinde konuşmuştu.
Nargileciler gidecek
Galataport’un yeni imar planına göre, “imar planına aykırı” olduğu tespit edilen nargileciler gidecek, onlardan boşalan alan halka açık meydana dönüştürülecek.
Yaklaşık 1200 metrelik sahil şeridine 10 metre eninde dolgu alanı da yapılacak. Salıpazarı Rıhtımı’ndaki mevcut antrepolar da ihaleyi kazanan şirket tarafından yıkılabilecek.
Mimar Sinan Üniversitesi yıkılmayacak
Yetkililer, proje kapsamında yıkılmayacak yapılar arasında İstanbul Modern ile Mimar Sinan Üniversitesi’nin de yer aldığını söylediler. Bir yetkili, “Mimar Sinan Üniversitesi’nin binasıyla ilgili bir müze projesi var. Bu hayata geçecek” dedi.
Tarihi binalar korunacak
Liman alanında tarihi eser olarak tescilli Genel Müdürlük binası, yolcu terminali, Çinlihan ve Paket Postanesi de yine proje içinde korunacak binalar olacak.
ÖİB Galataport adıyla ihaleye çıkamıyor
Özelleştirme İdaresi Galata Port ihalesine Galata Port Limanı olarak çıkamıyor. ÖİB Başkanı Ahmat Aksu da daha önce yaptığı açıklamalarda, Galata Port isminin 2 girişimci tarafından daha önce tescil ettirildiği için projeye yeni isim aradıklarını açıklamıştı.
İsminin talipleri bile arttı
Mehmet Ferec Balcı ve Hayati Şanlı adlı girişimciler ‘Galata Port’un tüm isim hakkalarını alarak bu ismi kendileri adına tesciletti. Hayati Şanlı, konuyla ilgili olarak bunun ticari bir girişim olduğunu ihale aşamasında Galata Port ismini ihaleyi alacak olan şirkete satabileceğini açıklamıştı. Projeye en uygun ismin bu olduğunu, Belediye Başkanı Topbaş’ın da balerttiği gibi Galata’nın tarihi bir isim olduğunu ve liman anlamına geldiğini söyleyen Şanlı, “Ben Galatalıyım, Tophane’de yaşıyorum.
Yaşadığım yeri bu kadar ilgilendiren bir olaya kayıtsız kalamazdım. Projeyi başından bu yana takip ediyorum. Söyletisi bile bölgede inanılmaz bir değişikliğe neden oldu. Emlak fiyatlarındaki artışta Galataport’un etkisi olduğu bilinen bir gerçek. Benim girişimim ticari bir girişimdir. Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de isim hakları önemlidir. Böyle dev bir proje için en uygun isimi tescilleterek bu ismin sahibi oldum. İhale sonrası ismi tabiki en yakışan yer olan liman projesine satmak isterim.
İhale sürecini yakyaşasıyla birkoç kişi benimle hem şahsi hem de www.galataport.com.tr üzerinden bana ulaşarak isme talip olduklarını belirttiler. Hükümet ve belediyenin bu kadar önem verdiği bir projede bu kadar özel bir ismi satarken ihaleye gircek veya ihaleyi kazanan firmaya öncelik tanımayı daha doğru buluyorum.Bu isimin haricinde İstanbul Galataport ismi ve domainleri de bana ait. İsle ilgili daha önce bir mücadele içinde olduk fakat mahkeme haklılığımı onayladı. Proje hepimize hayırlı olsun” dedi.
Kaynak: İHA
