Neslihan Tunç, Sabah Gazetesi’ndeki bugünkü yazısında ” Evlerde bahar uyanışı ” başlıklı yazıyı kaleme aldı. Tunç, kaleme aldığı yazısında evlerdeki bahar hazırlıkları ve hazırlıklar esnasında yaşananlara değindi….
ŞU sıralar içimde dayanılmaz bir değişim ve yenilenme isteği var. Evdeki herşey gözüme batıyor. Kedimin tırmaladığı koltuklar ve perdeler, kızımın çizdiği duvarlar, gıcırdayan sandalyeler, rengi kaçmış, oyun hamurları yapışmış halılar… Hepsini atıp yerine şöyle gıcır gıcır eşyalar almak istiyorum. Böyle bir şey elbetteki mümkün değil, gerekli de değil aslında. Bu tamamen baharın etkisi… Bahar aylarındaki yenilenme ve tazelenme sadece doğada değil evlerde de hissediliyor. Çevreme baktığımda bunu rahatlıkla görebiliyorum. Karşı apartmandaki yaşlı teyze kış günlerinde, ‘soğuk girmesin,’ diye sıkı sıkı kapattığı pencerelerim açmış, evini havalandırıyor. Onun üstündeki halılarını yıkamış güneşte kurutuyor. Bir üst kattaki komşunun hep kaloriferin üzerinde oturan kedisi ise balkonda güneşli bir yer bulmuş gerine gerine yatıyor. Bizim alt kattaki komşu sardunyalarım yine sarkıtmış balkondan aşağıya, biraz daha ilerideki bir apartmanda ise ailecek balkonda kahvaltı yapıyorlar.
BALKON SEFASI BAŞLIYOR
Sizi bilmem ama, balkonda oturmak, orada bir şeyler yiyip içmek benim için ayrı bir keyif. Balkonunu kapatanları da pek anlayamam açıkçası. Bu yıl da her bahar olduğu gibi güneş yüzünü birazcık gösterince ilk işim, balkonu güzelce yıkayıp, evin içinde bir köşeye sıkıştırdığımız balkon masası ve sandalyelerini çıkarıp yerleştirmek oldu. Bu arada bütün kış balkonda kaderine terk ettiğim sardunyaların ne kadar azimli olduğunu bir kez daha gördüm. Kupkuru gövdelerinin üzerinde minik yeşil yapraklar ve goncalar çıkmaya başlamıştı.
Balkonu iyice düzenleyip bir yaşam alanı haline getirdikten sonra, sıra evin içine de gelecek elbette. Yapılacak çok iş var. Boya badanayı bu yıl mutlaka yaptırmak lazım. Sonra evdeki işe yaramayan bütün fazlalıkları atmak istiyorum. Bu içimdeki dayanılmaz yenilenme isteği, beni nerelere götürecek bilmiyorum ama, bir an önce şöyle sıkı bir bahar temizliğine kalkışmak şart.
Temizliğe başlamadan önce malzemelerini seçmek gerekiyor. Temizlik malzemelerinde eskiden kalıp beyaz sabun, arap sabun kullanılırdı. Şimdi banyo-mutfak her yer için farklı ürünler var. Sizi bilmem ama temizlik malzemesi alışverişi yapmak benim için çok keyifli. Her gün yeni yeni ürünler çıkıyor. Ambalajları, kokulan, renkleri, farklı özellikleri ve fiyat avantajlarıyla keşfedilecek çok şey var temizlik reyonlarında. Biz ailecek alışverişe gittiğimizde eğer temizlik ürünleri alacaksam, kızım Defne ve babasına, ‘siz biraz dolaşın öyle gelin,’ diyorum. Kolay değil. Ürünlerin özelliklerini tek tek inceliyorum, kokluyorum, fiyatlarını karşılaştırıyorum ve öyle seçiyorum. Antibakteriyel temizlik bezleri ve teleskopik mop’lar son favorilerim. Yer silme konusunda teleskopik moplar, klasik saplı temizleyicilerden daha pratik geliyor bana.
Evde çocuk ve evcil hayvan olduğu zaman hijyene ektra özen göstermek gerekiyor. En azından evi gün aşırı süpürüp, hijyenik ürünlerle silmek gerekiyor. Temizlik deyip geçmeyin, eğer evinizde sağlık ve hijyen istiyorsanız dikkat edilmesi gereken önemli püf noktalan var. Evinizi yeterince havalandırıyor musunuz? Doğru süpürgeyi kullanıyor musunuz? Toz ve yer bezlerini temizlikten sonra temizliyor musunuz? Peki ya çöpler nerede ve nasıl toplanıyor? Uzmanlar kurallara uymaksızın, gelişigüzel yapılan temizliğin daha çok bakteriye neden olacağını belirtiyor.
Bahar temizliği yaparken dikkat edilecek bir diğer önemli noktada sakatlanma riski. Aman dikkat, farkında olmadan yapacağınız ani ve ters hareketlerle sakat kalabilirsiniz. Tek başınıza ağır şeyler kaldırmayın, eşyalan itip çekmeyin. Yerden birşeyler alacağınızda eğilerek değil çömelerek almaya gayret edin. Kapıyı camı açıp, terli terli vaziyette içeri dışan yapmak da hastalığa davetiye çıkarmak anlamına geliyor. Temizlik sırasında ara sıra dinlenmeyi de ihmal etmeyin. Hadi bakalım kolay gelsin
Sabah/Neslihan Tunç
