1750 Adetten Fazla Türkiye'nin En Güzel Villa Modelleri İçin Resme Tıklayabilirsiniz..

Evinizin Temizliğiyle Ruhunuzu Arındırın!

Son yıllarda sayıları hızla artan ve ‘danışman’ sıfatıyla kişilerin beden ve ruhunda enerji temizliği yapıp yaşamlarına ya da nefeslerine hatta doğumlarına koçluk eden kişiler var…

Her şey Gülben Ergen’in tweet’iyle başladı… Bugünlerde boşanma arifesinde sıkıntılı bir dönem yaşayan Ergen, Twitter’da ‘İştahı doyuran, tek düze, kimliksiz beslenme alışkanlıklarımız var. Hepsinde temizlik yapacağım’ yazdı… Tam da bu dönemde mail kutuma düşen ‘mekanlarınızda enerji temizliği’ başlıklı basın bülteni yazı işleri toplantımızda ‘kim, neden ve nasıl, üstelik de kaç liraya mekanında enerji temizliği yaptırır’ sorularına dönüştü. Sadece mekanlarında enerji temizliği yaptıranlar değil, büyük dedelerinin günahlarıyla kirlenmiş ve gündelik hayatlarında bu nedenle sıkıntılar yaşadıklarına inananların ‘aile dizimi’ yaptırdıklarını; melek terapisi yapıp, nefes terapistiyle nefeslerini, yaşam koçuyla hayatlarını düzene koyanlar olduğunu hatırladık. Peki, ama neden? Neden sorusu büyüdükçe büyüdü… Parası olan ama huzuru olmayanları hedef alan bu tür ‘holistik, kuantumsal ve spritüel’ işleri hayatının merkezine koyan ve danışmandan danışmana mutsuzluğuna çare arayanların durumunu uzmanlara sorduk.

PARAYLA DOST ALIYORLAR
Bu tür pazarlanan olguların kimleri hedef aldığını Psikiyatr Doktor Ayhan Akcan şöyle tarif etti: ‘Dışa dönük, duygusal, hafif sıkıntılı, maceracı, ilişkileri hemen tüketme eğilimli ve ilişkiye aşırı yüklemeleri olan, abartma eğilimli, ya hep ya hiç tarzı olan, hızla tüketen, madde kullanan veya deneyen, travmatik kişiler…’ Bu tarif korkutucu gelse de bilimsel; bu kapsama giren kişilerin toplumun üçte biri olduğunu söylüyor bilim adamları. Böyle yöntemlerde şifa arayan insanlar hangi saiklerle hareket ediyor peki? Bunun da yanıtını Akcan’dan aldık: ‘Genellikle depresif, sıkıntılı, mutsuz ve merakla başvurup; hemen sonuç alma beklentisiyle mucize bekler gibi büyülenmiş halde olurlar. Uzman ya da koç gibi sıfatları olan birtakım kişiler de para merkezli düşünceyle müneccimlik tavırlarıyla o anı iyi bir pazarlama ve satış teknikleriyle allayıp pullayarak bilimsel olmayan, yasası, denetimi olmayan, mistik duygularla karşılıklı sohbet yapılıyor. O ‘an’ kurtarılıyor. ‘

Bu alışverişi körükleyen de Akcan’a göre, küresel akımlar. Bu politikaların insanı yalnızlaştırdığını düşünüyor ve dertleşecek gerçek dostların yerini bu tür insanların aldığını savunuyor: ‘Bu insanlar, dostları olmayanların yalancı dostlarıdır. Dostu olmayanın parayla dost edinmesi; alışveriş hali. Sonuç parayla alınan dostluk mutluluk getirmiyor. Çoğu zaman bu alışveriş öfkeyle bitiyor.’ Akcan’a, bu tarz bir terapiden ya da koçluk hizmetinden memnun kalan, hayatını değiştirip güzelleştiren insanlar olduğunu hatırlatıp, bunun bir tür plasebo etkisi olup olmadığını da soruyorum yanıtı net: ‘Tamamen ‘telkin’ olma hali. Uyumak, kitap okumak, gezmek, film seyretmek, maça gitmek… Bunlarda da aynı mekanizma işliyor. Zaten ilaçla tedavide de en iyi şartlarda ilacın etkisi yüzde 30’dur. Beklentiye girerseniz mutlu olursunuz.’

HASTALARA DOKUNMAYIN
Anlaşılan o ki, klinik bir psikiyatrik sorununuz yoksa bu telkinler işe yarayabiliyor. Buna da kimsenin itirazı yok ancak Psikiyatr Doç. Dr. Özkan Pektaş’ın çok önemli bir uyarısı var: ‘İnsan zayıf noktalarıyla vurulduğunda herkesten etkilenir. Buna karşı değiliz, tek korkumuz hasta olanların bu ağa yakalanması. Bizler bu kişilerin farkındayız onlardan pek de hazzetmiyoruz ancak tek bir şey istiyoruz: Rahatsız olanları dağıtmayın! Bu insanlar çoğunlukla borderline, obsesif, şizoid, sizotipal, paranoid, histrionik ya da yetersiz kişilik bozukluğu gösteren bireylerdir. Bu nedenle dikkat edilmelidir.’

‘AFFETMİŞSİN SEN’
Prof. Kerem Doksat ise meseleye başka bir boyutuyla yaklaşıyor, kurulan sistemin inceliklerine… ‘Son senelerde klasik dini ve mistik öğretilerin ‘kesmediği’, bilhassa da üst sosyokültürel seviyeden kişiler artan bir ivmeyle böyle şeylere yöneliyor. Televizyona bakarken, şarkıcı Deniz Seki’yle yapılan bir röportaja dikkatim takıldı. Hapiste olduğu senelerde ‘kuantumla tanışmış’ ve bu sayede önce kendisini, sonra herkesi affetmiş! Gülümsedim, kuantum teorisini anlamak için çok iyi teorik fizik bilmek ve evrim-bilimden, psikolojiden ve antropolojiden anlamak icap eder. Bu hanım kızımız neyle, nasıl tanışmış ki, mucizevi hatta mistik arınmayı yakalamış? Mümkün değil… Bunun gibi o kadar örnek var ki, derdim Deniz Hanım değil asla… Bu moda son senelerde iyice yaygınlaştı. Sebeplerini kestirmek aslında hiç de zor değil… Büyüsel düşünceye dayanarak insanları muhayyel yahut ‘mutlak’ saadete vardırmayı vaat, hatta taahhüt eden belli başlı sosyal kurumları şöyle özetleyebiliriz: Dinler, mistisizmler, Uzakdoğu’nun gizemli öğretileri ve ABD icadı yeni ahlak sistemleri… Doksat, son yıllarda revaçta olan kişisel gelişim uzmanlığına da şöyle değiniyor: ‘Bu nedir, nerede eğitimi verilir, belli değil… Ama zeki ve PR’ı yüksek kişilerin bu konuda yazdıkları kitaplar yok satıyor, seminerlerine servet ödeyenler var. Kitaplara baktığınızda biraz nöroloji, biraz psikoloji, biraz edebiyat ama bol bol vaat var. Hele sırrın sırrı, Tanrı’nın enformasyonu gibi şeylere hiç değinmeyeyim; tamamen hezeyani çünkü… Bütün bu yöntemlerin etki mekanizması plasebodan da güçlü çünkü telkin ve beyin yıkama kullanıyorlar. Bunlarda doğrudan telkin, ikna ve kandırmaca var…’

Büyük dedenizin miras kavgasını taşımayın
Afrika’ya Katolik misyoneri olarak giden Bert Hellinger’in, Zulu’lardan öğrenerek sistematik hale getirdiği ‘familien aufstellung’ adlı aile dizimi terapileri Türkiye’de de büyük ilgi görüyor. Bunu uygulayan psikoterapistler olduğu gibi, yurtdışındaki çeşitli workshop’lara katılıp sertifika almış kişiler de var. Sistem, aile büyüklerinin yaşadıkları ve yaşananların bıraktıkları etkilerin kuşaktan kuşağa aktarılan-üstlenilen miraslar olduğunu iddia ediyor. Aile dizimi çalışması; bir grup çalışması. Bu terapiyi yaptırmak isteyen kişi, grup içinde olan kişiler arasından annesi, babası, kardeşleri ve kendisini için temsilciler seçip, onları alan içinde yerleştirir ve aile dizimi terapistinin yönetimiyle çalışma başlar. Oluşan enerji alanında, spritüel bir çalışma yürütülüyormuş… Yaklaşık 45 dakika ila 2,5 saat arası süren bu terapi sırasında şifa bulduğunu iddia eden çok kişi var.

Ruhlara kültür-fizik
Kuantum, fiziğin temellerinden biri ama ne oldu da spritüel bir düşünce sistemi yarattı bilmiyoruz! Derin düzeyde, atom altı alanda etkili olabilecek tarzda bir yaratıcı düşünme biçimi oluşturulabilir. Bütün evreni tekamül ettiren enerjiyle işbirliğine girildiğinde siz bir ‘kişi’ olmanın sınırlı olanaklarını aşar, ‘bütün’ün gücüne ulaşırsınız. O zaman da gücünüz tabii ki bütünün gücüne eşit olur. Çok kışkırtıcı bir teklif… Bunun için makul bir ödeme yapmak da zor olmasa gerek. Bunu öğrenebileceğiniz kurslar var; aynı zamanda öyle kurslar veriyorlar ki siz de kuantum düşünce tekniği uzmanı olup, kendinize danışanlar bulabiliyorsunuz.

200 liraya ‘spritüel cinsellik’
NLP, kuantum, reiki gibi çok yaygın uygulamaların yanı sıra bir terapi seansıyla çok şey öğreneceğinizi vadeden tek dozluk çalışmalar da var. Örneğin, bir seansta cinsel sorunların zihinsel boyutundaki nedenleri nelerdir; kadın cinsel kimliğini nasıl keşfedecek; gibi önemli soruların cevabını bulmak, iyileştirici ipuçlarını öğrenmeye yardımcı bir program mevcut. Şaka değil, tıp dünyası ve Haydar Dümen’in çözüm bulmak için yıllardır çalıştığı vajinusmus’a dahi çare olabiliyorlarmış…

Yaşam ya da nefes; herkesin bir koçu olsun
Sadece spor takımlarının koçu olur sanıyorduk önceleri ancak son dönemde çeşitli alanlarda bireysel başarı için sizi motive eden kişilere ‘yaşam koçu’ denmeye başlandı. Bir yaşam koçu ne iş yapar sorusunu, yine bir yaşam koçunun verdiği yanıttan öğrenelim: ‘Koçla yapacağınız çalışma, kararsız kaldığınız ya da sıkıştığınızı sandığınız noktadan sizi çıkarmayı amaçlar. Bunu yaparken, size yeni bakış açıları kazandırmak gibi farklı teknikler kullanırız. Böylece hiç farkında olmadığınız ya da bugüne kadar kullanmadığınız güçlerinizi açığa çıkararak hayatınıza yeni bir yön verebilirsiniz. Neden ve niye sorularını sormayız. Geçmişe bakmayız. Şu an bulunduğunuz noktadan istediğiniz noktaya varmanıza yoğunlaşırız.’ Yine etkileyici bir bakış açısı. Peki ama kim bu yaşam koçları? Amerika’da bu konuda sertifika programları veren pek çok kuruluş var. Katılımcılarla ilgili bir sınırlama getirilmiyor; ama doktorlar, avukatlar, psikolog ve rehberlik uzmanları gibi konusunda uzman kişiler eğitimlere katılıyor. Türkiye’de de koçların yelpazesi oldukça geniş… Koçluğun çeşitleri de var. Yaşam koçu, diyet koçu, kariyer koçu, doğum koçu, nefes koçu gibi…

MEKANLARDA ‘ENERJİ TEMİZLİĞİ’
Bu soruyu sormamızı sağlayan mekanlarda enerji temizliği yapan iç mimar Aslıhan Ekitmen’in yaptığı işi anlattığı basın bültenine bir göz atalım.

Her şey enerjidir. Farkında olmasak da hepimiz çevremizdeki bu enerjilerden etkileniriz. Yaşadığınız mekanların sizi nasıl etkilediğini öğrenmeye hazır mısınız?

Mekanların içindeki duvarlar, zeminler, mobilya ve aksesuarlar yıllar içinde hep yaşanan olayların enerji biriktirirler. Spaceworks, binlerce yıldır dünyada kullanılmakta olan yöntemlerle sıkışmış, tıkanmış kalmış, bloke olmuş enerjileri temizleyerek mekanda yeniliklere yer açar. Arındırma yaparak mekanların enerjilerini yükseltir. Enerjileriyle yüzde 100 uyumlu mekanlar yaratmak için ‘Spaceworks’ deneyimlerine kendinizi ve mekanınızı açın!’

Böyle bir tanıtımın ardından uykusuzluktan mesleki başarısızlığa birçok sorunun bulunduğunuz mekanın enerjisinin kötülüğünden kaynaklanabileceğini ve bunlara derman olmak için de temizlik yapmak gerektiğini söylüyor Ekitmen ve sorularını sıralamaya devam ediyor.

– ‘Taşındığınız yerde daha önce yaşayanlar mutlu muymuş?
– Taşındığınız işyerinden çıkanlar neden çıkmış, iflas yaşanmış mı?
– Çalışanlarınız işten sıklıkla ayrılıyor mu?
– Buraya taşındığınızdan beri karınız mı düştü?
– Mekana girdiğinizde enerjiniz düşüyor mu?
– Mekan içinde kendinizi özellikle rahatsız hissettiğiniz alanlar var mı?
– Gözetleniyormuş hissine kapıldığınız oluyor mu?
– Burada sıklıkla tartışmalar, fikir uyuşmazlıkları yaşanıyor mu?
– Devamlı hasta mı oluyorsunuz?
– Çocuklar bazı odalara hiç girmiyor mu?
– Evcil hayvan besliyorsanız onların tercih ettikleri/etmedikleri bölümler var mı?
– Sizden önce yaşayanlar gibi kilo mu almaya başladınız?

– Her mekanın söyledikleri vardır… Dinlemeye hazır mısınız? Diye bitiyor sorular. Biz de Aslıhan Ekitmen’e bazı sorular sorduk. İşte cevapları:

– Bir içmimar olarak mekan ve enerji konularına ilginiz ve bu konudaki çalışmalarınız nasıl başladı?
Robert Kolej sonrası İstanbul Teknik Üniversitesi’nde mimarlık okurken yaptığım yurtdışı gezilerinin birinde 1986 yılında Feng Shui ile tanıştım. Feng Shui ve metafizik konulara var olan ilgim aralıksız devam etti. Mekan-insan ilişkisi her zaman çok ilgi duyduğum ve araştırdığım bir konudur.

Yurtdışında ve burada çok çeşitli eğitimler aldım, workshoplara katıldım. Bu işlerin eğitimi hiçbir zaman bitmez. Bilgi de insan gibi evrimleşir. İçinde yasadığımız dönemde dünyada büyük bir bilinç değişimi var. Enerjiler çok hızlı ve yepyeni şifa teknikleri bunlara açık olan insanlarla buluşuyor.

Bu kadim bilgileri, kendim faydasını gördüğüm için mesleğimle birleştirerek Türkiye’de bir ilki yaptım ve 2011 başında herkesin faydalanabilmesi için Spaceworks Danışmanlık’ı kurdum. Mekanlarda enerji dengesi kurulduğunda çok çeşitli tıkanıklıklar kendiliğinden açılmaya, akmaya başlıyor. Daha uyumlu, huzurlu, sağlıklı, kolay ve bereketli bir hayatın kapısı aralanıyor.

– Bu işin formasyon ayağı var mı, varsa ne tür eğitimlerden geçtiniz?
Her işte olduğu gibi mekan enerji temizliği/mekan şifası sağlam bir altyapı, eğitim ve tecrübe gerektiriyor. Bu iş mekan-insan yaşamı ilişkisinin değişik bir modern yorumudur. Mekan enerjilerini ve içinde bulunan insanların enerji alanındaki yükleri temizleyip hayatlarında kendi niyetleriyle yepyeni sayfalar açmalarına olanak yaratabilirsiniz. O ortamın şifalanmasına aracı olabilirsiniz. Benim fiilen iç mimarlık yapmam ve bu bilgileri işe katmam bambaşka bir alan yaratıyor. Enerji alanlarıyla uğraşmak eğitim, bilinçlilik, farkındalık ve tecrübe ister. Kalp açıklığı ve evrenle bir olabilme bilinçliliğiyle yapılır.

– Yapılan işlemi anlatır mısınız? Ne tür materyallerden faydalanıyorsunuz?
Her mekanın içinde var olan ve temizlik gerektiren enerjileri ve ihtiyaçları farklıdır. Benim bir sarkacım ve ince bir antenim var. Ve bir de ben varım. Hepsi bu kadar! Çok nadiren o mekanın ihtiyacı varsa birtakım koku, renk, seslerden faydalanırım. Ancak bunlar artık eskide kaldı.

– Ne kadar sürüyor bir mekanın temizliği?
Metrekare olarak büyüklüğüne ve içindeki enerji yüküne bağlı olarak değişir. 1 saat sürebileceği gibi 5 saat sürdüğü de olabiliyor.

– Profesyonel yardım almadan bu işi kendi evine ya da işyerine uygulamak isteyenlere ne önerirsiniz?
Yeterli bilgi ve eğitimi almadan yapmamalarını öneririm. İlla yaparlarsa çok dikkatli olmalarını! Enerjiler ne yaptığını bilmeyen bir insanı ciddi olarak hasta edebilir.

– En azından ev ya da ofis alıp-kiralarken nelere dikkat edelim? Yüksek gelirim hatlarına yakınlık ya da eskiden mezarlık olan bir yer olup olmadığına bakmak gibi birkaç ipucu verebilir misiniz?
Bu konu çok detaylıdır. Genelde bunlardan kaçınmalarını söyleyebilirim. Konumları, kotları ve etraf çok önemlidir. Bunun için de danışmanlık veriyorum.

– Yapılan iş mekana bağlı olarak fiyatlandırılıyordur muhakkak ama en azından asgari ne kadar bir bütçe ayırmalıyız?
Bu soruya cevap veremiyorum, çünkü yanlış yerlere gidebilir. Şehir dışından arayanlar da oluyor…

– Evini-işyerini temizlediğiniz ünlü isimler var mı?
Var tabii… Ancak etik gereği bende saklıdır.

– Evimizde ofisimizde önceki dönemlerin negatif enerjilerini temizletsek bile her sabah oflayarak işe giden, işinden ya da kazancından memnun olmayan, trafikte bunalan, cinnet eşiğinde yaşayan bir eşimiz ya da iş arkadaşımız varsa geçmişi temizletmek ne kadar işe yarar?
Mekanlar, insanları, insanlar da mekanları etkiliyor. Kişisel enerji alanları temizliği de ihtiyaç duyanlara ayrıca yapıyorum.

Akşam/Gülay Altan

Hakkında: SerMimar

Osmanlılarda mimarbaşı, SerMimaran-ı hassa. osmanlı hanedanının ve büyük devlet adamlarının yaptıracakları binaların projelerini yapmak ve bunların uygulanması için gerekli mimarları, teknik elemanları atamak, büyük kentlerdeki mimarları atamak, hassa mimarlarını yetiştirmek, kent ve kasabalardaki bütün mimar ve ustaların kayıtlarını tutmak SerMimar'ın görevleri arasındaydı.

Ayrıca...

Bankalar İkametgah İstemeyecek!

Kimlik Paylaşımı Sistemi çerçevesinde adres bilgisine erişebilen kurumlar ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu çerçevesinde faaliyette …