Eski Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı ve AK Parti Trabzon milletvekili adayı Erdoğan Bayraktar, 81 ilde, 800 ilçede, bin 800 şantiyede 500 bin konut yaptıklarını belirtip TOKİ isminin vurgusunun artması, marka haline geldiğini ifade etti….
Bayraktar AA muhabirine yaptığı açıklamada, milletvekili adaylığı sürecinde vatandaşlarla bir araya gelmeye gayret gösterdiğini, edindiği zlenimlere göre Türkiye’deki genel siyasetin yansımasının Trabzon’da da görüldüğünü, vatandaşın iktidardan büyük beklentileri olduğunu söyledi. Trabzon’da TOKİ tarafından 8,5 yılda gerçekleştirilen yatırımları anlatan Bayraktar, “Vatandaşın beklentisinin sebebi de iktidarın bunları becerebiliyor olmasından kaynaklanıyor. İnsan, kim bir işi iyi yaparsa ondan bekler. Bu çok enteresan bir olgudur. Eleştiriyi de daha çok ona yapar. Trabzon büyük şehir. Vatandaşlarda Trabzon’un, tarihi konumuna uygun özelliğini ve derinliğini kazanmasına ilişkin çok büyük bir beklenti var” dedi.
Bayraktar, TOKİ Başkanlığı döneminde yapılan işler dolayısıyla vatandaşın kendisine farklı bir bakış açısı olduğunu ifade ederek, “TOKİ’de çok iş yaptığımızı görüyor. Millet biraz daha gözümün içine bakıyor, ’geldin de ne siyaset yapacaksın, Trabzon’a ne yapacaksın, söyle de bizi inandır’ şeklinde ifadeleri var. Biz daha yeniyiz burada. Vatandaşa karşı da tam empati kurduğumu söyleyemem, ama gün geçtikçe bunu aşıyoruz. Teşkilatımız çok ciddi şekilde bize sarıldı, biz teşkilatımıza sarıldık” diye konuştu.
AKYAZI’DA YAPILACAK STAT PROJESİ
Akyazı Stadı Projesi’nin dünya çapında bir proje olduğunu vurgulayan Erdoğan Bayraktar, şöyle devam etti:
“Yaklaşık 1 milyon metrekare yeri dolduruyoruz. Tahkimat ve dolgu çalışmaları süratle devam ediyor. Trabzon’a çok ciddi bir alan ilave ediyoruz. Bu alan salt spor kompleksi ya da futbol stadyumu olmayacak. Burası aynı zamanda Trabzon ile Akçaabat’ın bütünleşmesine çok ciddi katkı sağlayacak. Trabzon zaten büyük şehir olacak seçimlerden sonra inşallah. Trabzon belki bütün il hudutlarıyla çakıştırılmak suretiyle büyükşehir yapılacak, ama kendi çekirdeğini Akçaabat ile bütünleştiğimiz zaman merkezde 500 bine yakın nüfus yakalayacağız.
Bu alanda stadyum, spor kompleksleri, Trabzonspor’un hizmet ve idari tesisleri olacak. Doğu Karadeniz’in en büyük fuar alanı oluşturulacak, rekreasyon alanları ve oteller olacak. Burasını Trabzon’a kazandırarak, Trabzon’u çok güzel bir konuma getireceğiz.”
Bayraktar, Trabzon’u bir köşe başı şehir, Doğu Karadeniz’in cazibe merkezi yapmayı amaçladıklarını dile getirerek, “Trabzon’u, Rusya’dan, Sochi’den, Ukrayna’dan, Gürcistan’dan, Ermenistan’dan, Azerbaycan’dan, Ortadoğu’dan ve Orta Asya’dan gelen İpekyolu’nun da merkezi konumuna getireceğiz. Çömlekçi’de yapılacak kentsel dönüşümün esas gayesi limanı lojistik hale getirmektir. Hemen limanın arkasında çok güzel hizmet, prestij binalarını yaparak, bu alanı denizle ve yeşil alanla buluşturup Trabzon’u Barcelona ayarında şehir yapmak, İzmir ve Antalya ile yarıştırmak istiyoruz. Trabzon’un iklimi, coğrafyası, tarihi derinliği ve insan yapısı da buna müsait. Bunu başarmak için kollarımızı sıvadık” dedi.
BÜROKRASİDEN SİYASETE GEÇİŞ NEDENİ
Erdoğan Bayraktar, demokrasilerdeki ana unsurların siyasi partiler ve iktidarlar olduğunu belirterek, şu görüşleri ifade etti:
“Bürokraside yaptığım hizmetleri, işleri daha güçlü yapmak, devlette kazandığım tecrübeleri siyasi olarak TBMM çatısı altında seslendirmek istedim. Öyle bir şey oluyor ki plan bütçe komisyonuna bir konu getiriyorsun, yasa çıkartacaksın bürokrat olarak orada senin konunu müdafaa etmen sınırlıdır. Fazla yapamıyorsun. Milletvekili orada sana bir şey söylüyor, siz cevap veremiyorsunuz. TBMM’ye gidiyorsun, yasa çıkaracaksınız, yasayla ilgili orada bir konu var anlatacaksınız, onu orada ya bir milletvekiline söyleyeceksiniz ya bakana arz edeceksiniz ve o orada seslendirecek. Orada insan kendi kendini yiyor. Bu tabi insana daha güçlü, kendi ideallerini, yapmak istediklerini daha güçlü bir yapma gereğini duyuruyor.”
TOKİ’de 8,5 yıla yakın görev yaptığını, öncesinde İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde çalıştığını anımsatan Bayraktar, “Çok ciddi şekilde TOKİ tecrübe kazandırdı, birikim oluşturdu. Bu birikimleri arkadaşlarımızla birlikte siyasi platforma daha ciddi şekilde taşıma gereği var. Niye? Türkiye artık kalkınıyor, gelişiyor. Türkiye artık çok ciddi bir değişim ve dönüşüm yaşıyor” diye konuştu.
Bayraktar, Türkiye’nin şehirlerinin salaş, kaçak ve depreme dayanıksız yapılardan kurtarılmadıkça, gerçek bir demokratik, modern, gelişmiş ülke olamayacağını vurgulayarak, “Onun için başta şehirlerimizi, kasabalarımızı, köylerimizi bu salaş ve kaçak yapılardan, uygunsuz ortamlardan, şehir siluetini bozan yapılardan kurtarmak zorundayız. Deprem kuşağında olan binalarımızı, depremsellik riskinden arındırmak zorundayız. Bunun için bunları daha güçlü ve gür sesle, siyaseten, siyasi erki de arkamıza almak suretiyle seslendirebilmek için bir erk olabilmek için bunu siyasi platforma taşıma gayesiyle siyasete soyunma kararını vermiş buluyorum” dedi.
“TOKİ, BİR MARKA HALİNE GELDİ”
Erdoğan Bayraktar, TOKİ’nin 1984 yılında kurulduğunu ve ilk yıllarda güzel işler yaptığını anlatarak, şöyle devam etti:
“Ama daha sonra çalışmalar durdu. Biz geldiğimiz zaman TOKİ’nin Ankara Eryaman’da 2 okul inşaatı, İzmir Karşıyaka’da ise bir villanın tamir inşaatı vardı. Başka da şantiyesi yoktu. TOKİ’nin bizden evvel 19-20 yılda yaptığı konut sayısı 40 bin civarındaydı. Yılda ortalama 2 bin konut düşüyordu. Ben de Başbakana gittim bunun brifingini arz ettim, dedim ki ’yılda 2 bin konut ortalama yapıldı, biz efendim 10 bin konut yapacağız’ diye. Az değil 5 katı, Başbakanın önüne koydum. Başbakan sinirlenerek bunu kabul etmedi, ’bana doğru dürüst bir projeksiyon yap getir’ dedi.”
Bu durum üzerine sayıyı yıllık 50 bin konuta çıkardıklarını ifade eden Bayraktar, şunları söyledi:
“Bunu ben arkadaşlara inandıramadım. Bu süre içerisinde 500 bin konut rakamına ulaştık. 81 ilde, 800 ilçede, bin 800 şantiyede 500 bin konut. 500 bin konut Bursa’dan daha büyük bir şehir demektir. Bununla birlikte 150 civarında hastane, 750 civarında ilköğretim ve lise yapıyoruz bunların büyük bölümünü de bitirdik ve teslim ettik. Bunların yanında bir sürü kamu binaları, camiler, ticaret merkezleri, ağaçlandırma, yeşillendirme, su getirme, kanalizasyon, elektrik, telefon, doğalgaz gibi diğer teknik altyapı tesislerini de getirdik. Bu gerçekten zor bir işti.
Bu neyle oldu? Arkadaşlarımızın vatan, üretim ve yatırım eksenli, heyecanlı ve titiz bir yapı kazanmasıyla, bir bütünlük içinde oldu. TOKİ ismini özellikle kısaltarak çok kullandık. Bu bize güç getirdi. Başbakanın motivasyonu, sıkı takibi, TOKİ isminin vurgusunun artması, marka haline gelmesi, dünyadan da TOKİ’ye taleplerin gelmesi, gücünü artırdı ve çalışanlara başarı getirdi.