Yapı Endüstri Merkezi (YEM) Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol, İstanbul için çok fazla zaman kalmadı. Nüfus artırılmak isteniyor ancak bunun tam tersi yapılmalı, şeklinde konuştu
Van depremi, sadece 1999 yılındaki Marmara depremini hatırlatmakla kalmadı, İstanbul için olası senaryoları da gündeme taşıdı. Düzgün projeler ile çalışılmalı. Kaçak binalarla uğraşmaktan ziyade bir an önce çürük binalar belirlenmeli” dedi. Türkiye’deki siyasi ve ekonomik istikrar tablosunun, deprem söz konusu olduğunda akıllarda soru işaretleri oluşturabileceğini belirten Hasol, “İs-tanbul’da olacak bir deprem, iskambil kağıdı etkisi yaratabilir. Fabrikaların sağlam olması çok bir şey değiştirmez. O fabrikada çalışan insanlann söz konusu depremde önceliği kendi evleri ve yaşamlan olacaktır. Bu da tüm akışı değiştirir” açıklamasını yaptı. Olası bir İstanbul depre-minin bütün Türkiye’yi etkileyebileceğini kaydeden Hasol, İstanbul’da yapılan yatınmlann korunmasına yönelik adım atılmasını istedi. Hasol, “Bir binaya sağlam demek zor, çürük demek kolaydır. Bu bakımdan çürüklerin saptanması önceliğimiz olmalı. Binalarda oturanlann haklan için uygun alanlarda konut programlan geliştirilmeli” diye konuştu.
KENTSEL DÖNÜŞÜM , RANTSAL DÖNÜŞÜM OLMASIN
Hasol, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kontrolünde hazırlanan Kentsel Dönüşüm Yasası için de temkinli yaklaşılması gerektiğini söyledi. “Olağanüstü bir durumla ilişkilendirilmek isteniyor ama olağanüstü çözümler iyi çözümler değildir. Dönüşüm yasası OHAL yasasma dönüşmemeli” diyen Hasol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başbakan ‘Kaçakyapılan yıkacağız’ diye bir açıklama yaptı. Türki-ye’deki konutlann yarısını mı yıkacaksınız? İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş da ‘İstanbul’un yüzde 75’i kaçak’ dedi. İstanbul’un yüzde 75’ini mi yıkacaksınız? Öncelik çürük yapıların ortadan kaldınlmasıdır. Söz konusu yasaya göre, bakanlığa bazı yetkiler tanınacak, bakanlık da kimseye sormadan gerekli gördüğü yapılan yıkacak. Böyle bir şey olamaz. Bu demokrasiyle de bilimle de bağdaşmaz. Burada başka amaçlar devreye girmez mi, kentsel dönüşüm projeleri ranta dönüşüm projeleri haline gelmez mi? Bunun kesinlikle önlenmesi lazım. Tepki yasalan çoğu kez iyi sonuç vermez. Sistemli olmak gerekiyor.”
TOKİ’YE ÇOK İŞ DÜŞECEK, KAZA OLMASIN
TOKİ’ye de bu dönemde çok iş dü-şeceğini savunan Doğan Hasol, ‘TOKİ telaşımız var havası içinde. Evet telaşımız var ama fazla telaşla kaza yaparsınız” diyerek, temkinli hareket edilmesi gerektiğini hatırlattı. TOKİ’nin bugüne kadar yaptığı işleri “sayısal olarak iyi, mimari olarak hiç tatmin edici değil” sözleriyle tanımlayan Hasol, “Harcanan paralar ve büyük bir emek var ama mimari açıdan doyurucu bir sonuç yok” diye konuştu. “TOKİ çabalarını İstanbul’a yoğunlaştırmalı” diyen Hasol, “Bu özel sektörü zedelemez. Özel sektör için de yeni iş alanları açılabilir” fikrini savundu.
Dünya