Devlet vergileri amacına uygun olarak kullanıp, bütçe açıklarına yama yapmasaydı deprem kuşağında ortalama 50 bin TL maliyetle, depreme dayanıklı tam 600 bin konut üretebilirdi
Deprem yaralarını sarmak amacıyla geçici olarak konan ancak daha sonra Maliye’nin ekstra gelir kapısı olarak gördüğü için kalıcı hale getirilen Özel İletişim Vergileri’nden şu ana kadar tam 30 milyar TL’lik tahsilat yapıldı. Şayet vergiler amacına uygun kullanılsa, bütçe açıklarını kapatmak için yama yapılmasaydı şu ana kadar deprem kuşağında acil yıkılması gereken evlerin yerini alabilecek tam 600 bin konut inşa edilebilecekti.
Sözkonusu vergiler kalıcı hale geldikten sonra Türkiye dünyanın iletişime en çok vergi ödeyen ülkesi durumuna da gelirken sözkonusu vergiler Ankara’da yapılan 27. Ulusal Bilişim Kurultayı’nda da masaya yatırıldı.
27. Ulusal Bilişim Kurultayı’nda “telekomünikasyon Sektöründe Vergi Düzenlemeleri” konulu panele başkanlık yapan Kızılot, vergi konusunda Türkiye ile AB arasında uçurum bulunduğunu, mobil görüşmede 3. olmasına karşın Türkiye’nin vergide dünya 1. si olduğunu ifade etti.
AB’de vergilendirmede mobil ile sabit arasında ayrım olmadığını, Türkiye’de ise mobil iletişimin daha pahalı olduğunu belirten Kızılot, Avrupa’da sadece KDV alınırken Türkiye’de değişik adlar ile bir çok vergi toplandığına işaret etti. 1999 yılında deprem sonrası süreçte uygulamaya alınan geçici Özel İletişim Vergisi’nin, amacından uzaklaşarak kalıcı hale getirildiğini anlatan Kızılot, bugüne kadar bu vergi ile 30 milyar lira toplandığını bildirdi.
Vergi artar mı?
Kızılot, 2010 yılı bütçesi içerisinde ÖİV’den beklenen gelirin yılın 8 aylık dönemi itibarıyla yüzde 56 oranında gerçekleştiğini belirterek “Yıl sonu itibarıyla hedef tutmayacak, ’Hedef tutmadı vergiyi artıralım’ denirse daha da tatsız olacak” dedi.
Rekabet Kurumu’ndan Murat Çetinkaya ise Türkiye’de telekomünikasyon sektöründe vergilerin “bir şekilde indirilmesi hatta kaldırılması için çalışma başlatılması gerektiğini” söyledi.
Vatan
