Dragos Royal Towers, Dap Royal Center, Dap Burgu, Dap Dalga ve Dap Tango projeleri ile Kartal-Maltepe sahilini Anadolu Yakası’nın Maslak’ı haline getiren Dap Yapı, önümüzdeki dönemde hayata geçireceği projeler tamamlandığında, 4 bin ünite civarında üretim
Tango Kule ile başarı çıtasını yükselten firma, yakın zamanda İstanbul Çağlayan’da ofis ve rezidans bölümlerinden oluşacak karma bir projeye başlayacak. Firma, Beykoz, Sarıyer, Şişli, Bomonti ve Kağıthane’de arazi geliştirme çalışmalarına devam ediyor.
129 adet stüdyo/single ve 63 adet süit olmak üzere toplam 192 adet rezidans daire, 12 dükkan ve özel bir çarşısı bulunan Tango projesi, İstanbul dışından ve yabancılardan talep görüyor. Otel konseptinde A plus rezidans olan Tango Kule, kurumsal yönetim sistemiyle işletilecek ve ‘oturmadığın dönemde kirala’ modeli uygulanacak. Dairelerin yüzde 55’inin alıcısıyla buluştuğu projede, fiyatlar 189 bin TL’den başlıyor.
Dap Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, firmalarının dünden bugüne gelişim öyküsünü paylaştı.
Dap Yapı’nın hikâyesini kısaca anlatır mısınız?
Karadenizliyim ama sanılanın aksine babadan kalma bir işi devir almadım. Orijinal tasarımları olan, gelecek nesillere kalacak ve değerini uzun yıllar boyunca koruyacak binalar inşa etmek istedim. Dap Yapı adıyla, bizzat tarafımca geliştirilen ve 90’lı yıllardan itibaren her biri yapısal ilginçlikleriyle anılan konut projeleri ürettim. Ürettiğimiz projeler önce benim zihnimde şekillendi, sonra da işinin ehli mimarlar tarafından çizilerek hayata geçirildi. İlk projemiz Şelale Evleri’ydi.
Orayı Cumhuriyet tarihinin en büyük krizinde yaptık. Bana yedi Oxford’dan daha fazla tecrübe kazandırdı. 2000’li yıllarda Şelale konseptini Space, Village, Premium ve Crown ile devam ettirdik. Çekmeköy’de inşa ettiğimiz Centro Futura’nın ardından olgunluk dönemimizin eseri dediğimiz Dragos Royal Towers sektörün prestijli projeleri arasında yerini aldı. Söz konusu proje sadece Dragos’la anılmakla kalmadı, şehrin siluetini değiştiren eserlerden biri kabul edilerek Dap Yapı’nın ününü yurtdışına taşıdı. İstanbul’da Kartal- Maltepe bölgesinde hayata geçirdiğimiz kuleler için görenler durup inceleyecek, hatta dönüp bir daha bakacak demiştik. Gerçekten de öyle oldu. Anadolu Yakası’nda tarif unsuru olarak kullanılan yelken, burgu, dalga şeklindeki kuleler, Kartal Maltepe sahilini Anadolu Yakası’nın Maslak’ı haline getirdi.
Tango Kule projesi hakkında bilgi verir misiniz?
Dans eden kadın ve erkek figüründen yola çıkılarak tasarlanan Tango Kule’de iç içe geçerek kenetlenen Dragos Royal Towers bina tasarımı, dış cephede camların renk oyunuyla beslenerek smokin giymiş bir erkek ve dore elbiseli kadın figürüne dönüşüyor.
Toplam 192 adet rezidans dairenin yer aldığı 21 katlı projenin 12 dükkandan oluşan özel bir çarşısı bulunuyor. Otel konseptinde A plus rezidans olan Tango Kule, kurumsal yönetim sistemiyle işletilecek ve ‘oturmadığın dönemde kirala’ modeli uygulanacak.
Dairelerin yüzde 55’inin alıcısıyla buluştuğu projede, fiyatlar 189 bin TL’den başlıyor. Tango ve Dalga Kule’nin çarşılarını da satışa çıkardık. Bu çarşılar sadece projelerde yaşayanların değil bölgenin günlük ihtiyaçlarını da karşılayacak şekilde yapılandırılıyor. Günlük ihtiyaçların seri ve ekonomik bir biçimde çözülebildiği butik çarşılarda yer alacak üniteler market, kuru temizleme, fast food, kuaför, kırtasiye ve ATM gibi çeşitlilik arz ediyor. Özellikle Yüksek İstinaf Mahkemesi ve Maltepe Hastanesi’ nin çalışanları ile ziyaretçilerinin uğrak yeri olacağını tahmin ediyoruz.
Rezidansların fiyatları nedir?
43 – 62 metrekare arası 129 adet stüdyo/single, 56-79 metrekare arası 63 adet 1+1 süit dairelerin fiyatları 189 bin TL’den başlıyor. Yüzde 25 peşin, yüzde 75 banka kredisi veya yüzde 30 peşinle 36 aya kadar vadelendirilen Dap finans sistemiyle ödeme kolaylıkları sunuluyor.
Projenin bulunduğu bölgeyi değerlendirir misiniz?
Maltepe’de, E5’e sıfır noktasında, lokasyon şantajını doyasıya yaşamanızı sağlayan Tango Kule şehrin kalbinin attığı yerde konumlanıyor. Kadıköy ve Bağdat Caddesi’nin canlılığından pay alıyor. Havalimanına ve Tem bağlantı yollarına yakınlığı, metronun hemen yanında oluşu, kara, deniz, hava ve raylı ulaşım hatlarıyla şehir yaşamında kolaylığı sunuşu Tango Kule’yi ayrıcalıklı bir konuma yükseltiyor. Lokasyon avantajıyla şehir yaşamının tüm alanlarına temas etmenizi, şehrin imkânlarından doyasıya yararlanmanızı sağlıyor.
Devam eden projeleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Halen dört projemizin inşaatı ve satışları devam ediyor. Dap Royal Çenter, 4 bin metrekarelik dev bir göletin içinde yükseliyor. İki blokta 210 rezidanstan oluşuyor. Projenin yüzde 80’i satıldı. İstanbul’un en güzel Adalar manzarasına sahip olan Maltepe’de yükselen Dap Burgu, iki blokta 246 adet rezidans daireden oluşuyor. Simetrik iki kule olarak tasarlanan proje, her katta birbirine ters yönde dönerek toplamda 108 derece eğim yapıyor. Dünyada, bu yükseklikte bu denli eğimi yakalayan başka bir örnek yok. Projenin yüzde 95’i rekor hızla satıldı. Dalga Kule 369 üniteden oluşuyor ve yüzde 65’i satıldı. Şimdi bizim projelerimize baktığınız zaman, özellikle Dragos Royal Towers bence Türkiye inşaat sektörü için bir dönüm noktası. Çünkü bu tarz projeler her zaman Zincirlikuyu-Levent hattında yapılırdı. Biz onu Kartal, Dragos Sahili’nde ürettik. Yelken kuleler Dap markasıyla özdeşleşti. Bugün o bölgede kime sorsanız biliyor. Adeta bir tarif unsuru olarak kullanılıyor. Ayrıca Levent’teki İETT arazisinde yapılacak olan ama hayata geçmeyen bir başka projeyi de Dap Burgu olarak Maltepe’de inşa ediyoruz.
Yeni projeleriniz neler olacak?
Önümüzdeki dönemde yeni açılan ve planlanan tünel projeleri ve bağlantı yollarının gelişimi Kağıthane ve Kadıköy-Kartal metro hattının hayata geçmesi ile devam edeceğiz. Yatırım olarak ise E5’in altmdan Beykoz’a, oradan Sarıyer, Şişli, Bomonti, Kağıthane’ye doğru geniş bir alanla ilgileniyor ve merkezi konumlarda arazi geliştiriyoruz.
Şirket olarak hedefleriniz nelerdir?
Dap Yapı olarak, ülkemizde denenmemiş, orijinal mimari tasarımları olan projeler üretmeye devam edeceğiz. 2012’de iki yeni projeyi hayata geçireceğiz. Toplamda bin ünite civarında konut ve iş yeri inşa etmeyi planlıyoruz. Bu yılın ilk projesi Tango Kule’ydi. Kısa bir süre içinde Çağlayan’da ofis ve dükkan şeklinde tasarlanmış diğer projemizi de başlatacağız. Şimdilik sadece İstanbul’da proje üretiyoruz; çünkü bu şehirde daha yapacak çok işimiz var. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın da gözbebeği olan bu şehirde gerçekleşen üretimler ülkenin vizyonunu yansıtıyor ve dolayısıyla kendimizi daha iyi ifade edebiliyoruz. İnşaat sektörünün Avrupa Yakası’nda Levent-Maslak hattı denilen bölgede yoğunlaşıp, ard arda yükselen binalar üretmesi bir başlangıç süreciydi. Bugün Anadolu Yakası’nda da benzer bir gelişim izleniyor. Söz konusu bölgede yatırım yapmaya devam ediyoruz. Halen devam eden ve önümüzdeki süreçte hayata geçireceğimiz projeler tamamlandığında Kartal-Maltepe bölgesine toplam 15 kule kazandırmış olacağız. Projelerimiz başta Arap ülkeleri olmak üzere pek çok Ortadoğu ve Avrupa ülkesinin takibinde. İran’dan teklifler aldık. Bazıları ortak proje geliştirmek yönündeydi. Şartlar oluşursa bu türden bir işbirliğine sıcak bakabiliriz.
Kentsel dönüşüm projeleriyle ilgileniyor musunuz?
Kentsel dönüşüm hareketi inşaat sektörünü doğal olarak çok yakından ilgilendiriyor. Pilot uygulamaların yayılacağını ve ilerleyen süreçte ülkemizin modern bir çehreye kavuşacağını umuyoruz. İstanbul’un mevcut konut stoku maalesef çok eski. Üstüne bir de geleceği düşünmeden, günü kurtarmak adına yapılan işleri eklerseniz durum hiç de iç açıcı değil. Biz üretimlerimizde ‘ömürlük’ bir anlayışı benimsiyoruz. Bundan 50 yıl sonra bile üstün nitelikleriyle anılsın istiyoruz. Bir deprem ülkesi olduğumuz gerçeğinden hareketle, yenileme dönüşüm projelerini gönülden destekliyoruz. Kartal-Maltepe bölgesi ve Fikirtepe’yle ilgileniyoruz. Dap Yapı olarak biz de ürettiğimiz projelerle şehrin çehresini değiştiriyor, güzelleşmesine katkıda bulunuyoruz.
Sizce 2012 yılı nasıl geçecek?
2012’nin ikinci yarısı, ilkine kıyasla daha hareketli geçecek. Dönüşüme ve depreme yönelik politikalar ile alıcıyı ve yatırımcıyı teşvik edecek düzenlemeler geliştiriliyor. Yabancıya satış elbette ki gayrimenkul piyasasına bir ivme getirecektir. Yabancılar ülkemizde ev-arsa sahibi oldukça kaynak sıkıntısı çeken ekonomimiz rahatlar.
Real Estate
