Aslında 1983’ten beri denizcilikle uğraşıyor. Beşiktaş Denizcilik’in ortağı Çakmak Turgay… Beşiktaş Denizcilik’in ortağı ve çağdaş sanat koleksiyonerlerinden Çakmak Turgay, “İnşaat şirketleri yüzde 1 bütçe ayırsalar sanat ihya olur” diyor
Aslında 1983’ten beri denizcilikle uğraşıyor. Beşiktaş Denizcilik’in ortağı Çakmak Turgay. Ama sanat camiasındaki isimlere göre Türkiye’nin en önemli çağdaş resim koleksiyonerlerinden biri. Koleksiyonunun önemli bir kısmını, işyerinin de bulunduğu Çağlayan’daki Memorial Hastanesi’nin sekizinci katında sergiliyor. Memorial’dan içeri girip de kat planına baktığınızda ‘fizik tedavi’, ‘genel cerrahi’, ‘kardiyoloji’ gibi birimlerin arasında ‘Art Flat’ tabelası hemen dikkat çekiyor. Art Flat Turgay’ın koleksiyonunu sergilediği alana verdiği isim. Çakmak Bey stresli çalışma koşullarına sahip doktorların ameliyattan çıkıp asansörde sekize bastıklarını ve çağdaş resimle rahatladıklarını söylüyor. Hasta ve hasta yakınlarının da zaman zaman Turgay Çakmak’ın koleksiyonunu gezdiğini öğreniyorum. Çakmak Turgay’la Türkiye’nin önde gelen çağdaş ressamlarının eserlerinin asılı olduğu Art Flat’i geziyoruz. Türk çağdaş sanatının hak ettiği değerin çok daha altında fiyatlara satıldığını söyleyerek söze giriyor Turgay: “Bugün hâlâ fiyatları normale yaklaşmamış buluyorum. İleride bu fiyatlar mutlaka artacak. Dubai’deki müzayedelerde İranlı, Çinli sanatçılar çok daha yüksek fiyatlara alıcı buluyor” derken, çağdaş Türk resmine olan inancını da dile getiriyor. Bunun için bir de öneride bulunuyor: “Gazetelerde sayfa sayfa gayrimenkul ilanları görüyoruz. Bu inşaat şirketleri sanat için yüzde 1 bile bütçe ayırsalar, rezidansların girişine birer resim assalar, bahçeye heykel koysalar çağdaş sanat ihya olur ve değeri yükselir.” Bugün dünyada birçok büyük inşaat şirket sanat için bütçe ayırıyor. Türkiye’de de çağdaş sanat piyasası için çığır açtıracak benzeri projeler yok değil. Daha önce Eko- Sanat’a konuşan Varyap Holding CEO’su Erdinç Varlıbaş Türkiye’nin ilk yeşil konut projesi Varyap Meridian’de ortak kullanım alanları için 1.5 milyon dolarlık resim ve heykel alacaklarını söylemişti. Bundan sonraki tüm projelerine sanatı entegre edeceklerinin de müjdesini vermişti. Çakmak Turgay da Türk çağdaş sanatının kurtuluş formülü olarak bu tarz projelerin çoğalması gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Hatta evlerin salonlarına birer çağdaş resim asıp, onunla birlikte satsınlar.”
Artık CEO’lar koleksiyon yapıyor
Çakmak Turgay yaklaşık 10 yıldır aktif olarak çalışmadığını, yönetimde olduğunu söylüyor. Zamanının tamamını sanata ayırdığını öğreniyorum sohbetimiz sırasında. 20 yıl evvel koleksiyon yapmaya başlayan Turgay, önce tuğralı gümüşler ve klasik dönem ressamlarının eserlerini satın almış. Ardından da çağdaş resme yönelmiş. “Tanımadığım, hayat felsefesini paylaşmadığım ressamların eserlerini almam” diyor Turgay. Günümüzde çağdaş sanata olan ilgiyi ise refah seviyesinin yükselmesine bağlıyor. “Eskiden demir tüccarları koleksiyon yapardı, sonra tekstilciler sonra da borsacılar koleksiyon yapmaya başladı. Şu anda ise büyük şirketlerin CEO’ları alıcı oldu” sözleriyle de değişen koleksiyoner profilini dile getiriyor.
‘100 bin dolara almadım 1.1 milyon liraya satıldı’
Çakmak Turgay ticari bir kâr amacı güderek koleksiyon yapmıyor. Onun için sanat bir tutku. Ama sanatın yatırım tarafının da farkında. 20 yıldır müzayede kataloglarını saklamış ve tekrar tekrar satılan resimlerin ne denli prim yaptığını gözlemlemiş. 28 Mayıs’ta Bali Müzayede tarafından satılan ve Numan Ceyhan’ın aldığı Ferruh Başağa tablosunun yıllar önce 100 bin dolara kendisine satılmak istendiğini söylüyor. “Ben 100 bin dolar vermedim, bugün 1 milyon 100 bin lira etti. İleride fiyatı daha da artacaktır” diyor. Turgay’ın elindeki katalogları incelerken aradaki fahiş fiyat farklarını da gözlemlemiş oluyoruz. Örneğin 1995 yılında 8 bin dolardan satılan Ömer Uluç tablosunun 2011’de 500 bin dolara satıldığını görüyoruz. 2010’da 80 bin dolardan satılan bir Ferruh Başağa tablosu ise sadece bir yıl sonra tam 182 bin dolara satılmış.
Yeni keşfi: Göktürk ve Karyağdı ÇAKMAK
Turgay kokleksiyonun ana bölümünü 10 sanatçıyla sınırlamış. Ama bu 10 sanatçının hatırı sayılır eserlerini toplamış yıllar yılı. Artık resim satmadığını söylüyor. Ama bu durum genç sanatçıları keşfetmesi için engel değil. Zaten Art Flat katında iki genç ressamın da eserlerine yer vermiş. Bunlardan biri Barış Göktürk diğeri Mustafa Karyağdı. “Bir eseri 2 bin liraya diğerini ise 7 bin liraya aldım. Koleksiyona yeni başlayacaklara da önerim, çok galeri gezip beğendikleri resimleri almaları. Bir de yelpazeyi geniş tutmaları olacaktır” diyen Turgay sırf prim yapacak diye bir eseri alanlara ise karşı.
‘Ressamdan resim alınmaz’
20 yıldır tüm müzayedeleri takip eden Turgay Çakmak’ın ressamlarla yakın arkadaşlıklar kurmasına rağmen asla bir ressamdan resim satın almadığını öğrenince şaşırıyorum. Ama Çakmak Bey’in kendine göre haklı bir nedeni var. Gelin bunu onun ağzından dinleyelim: “Asla atölyeden direk alım yapmam. Çünkü ressamla pazarlık şansı yoktur. Gemi alım-satımında da hiçbir zaman armatörle alıcı karşılıklı pazarlık yapmaz. Arada broker vardır. Aksi taktirde iş bozulur. İşte sanatçı ve koleksiyoner biraraya geldiğinde iki taraf da kaprisli olur. Galeri ise her ikisini de törpüler. Fiyat mekanizmasında etkili olur. Arada galeri olmadan ressamla anlaşmak bana zor geliyor.”
Sabah/BURCU ALDİNÇ