Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanan Torba Yasa’da yer alan iki madde binlerce arazi sahibini tedirgin edecek. Çünkü yeni düzenleme ile kamulaştırma davalarına önceden tercihli olan ”Uzlaşma yolu” şart haline getirilirken, usulüne uygun tebliğat yapılmayanların da dava hakkı ortadan kalkıyor.
Türkiye’de binlerce arazi sahibini ilgilendiren karar 6487 sayılı Torba Yasa’nın 21 ve 22. maddelerinde yürürlüğe girerek hayata geçiriliyor…
Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayınlanan Torba Yasa’da bulunan 21 ve 22. maddeler ile Kamulaştırma Kanunu’nda bir takım değişikliklere gidildi.
Türkiye’deki binlerce arazi sahibini çok yakından ilgilendiren yeni düzenlemeye göre, arazisinin imar durumu eğitim, yol, yeşil alan ve vb. durumlardan ötürü değiştirilerek kamulaştırma kapsamına alınan kişiler artık direk dava açamayacak. Devletin ilgili birimleri ile öncelikle uzlaşma yoluna gidecek ve uzlaşma sağlanması halinde arazisinin bedelini taksitler halinde uzun yıllar içerisinde alabilecek. 6 aylık süre içinde uzlaşma sağlanamaması halinde ise dava açabilecek.
Torba Yasa’da yer alan düzenleme arazisine el konulmuş vatandaşın arazisini geri almak veya bedelini talep etmek üzere açtığı davaları etkileyecek. Davaların açıldığı söz konusu mahkemeler, dava sahiplerine ”devletle uzlaşma yoluna gidin” isteğinde bulunabilecek. Bu da zaten yıllardır yaptığı yazışmalardan ve açtığı davalardan bir sonuç alamayarak arazisi üzerinde her hangi bir tasarrufta bulanamayan vatandaşın aynı süreçleri tekrardan yaşamasına sebep olacak.
Yine, yeni düzenlemeye göre uzlaşma başvurusundan netice alamayan vatandaş, uzlaşmazlık tutanağının tanzim edildiği tarihten itibaren üç ay içinde bedel tespiti davası açması gerekecek. Böyle bir başvuruyu 3 ay içinde gerçekleştirmeyen mülk sahibinin dava açma hakkı ise otomatikman ortadan kalkmış olacak.
Düzenleme ile birlikte bundan önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen kamulaştırmanın menfaatine yönelik gerçekleştirilen söz konusu idarenin ”Bedelin tahsili amacıyla mal, hak ve alacakları haczedilemeyecek” şeklindeki kararda tekrardan yasalaşmış oldu. Böylelikle kamulaştırma bedellerinin ödenmesi noktasında belediyelerin, bakanlıkların ve ilgili idarelerin malları hiçbir şekilde haczedilemeyecek.
Torba Yasa’daki 22. maddede yer alan, “Mahkemelerce idare adına tescil kararı verilen kamulaştırmalarda tebligatlar ve diğer kamulaştırma işlemleri tamamlanmış sayılır” hükmü çok ciddi yeni mağduriyetlerin de oluşmasına sebebiyet verecek. Çünkü bu madde ile kendisinden habersiz mülkünün tamamına veya bir kısmına el konulan ve tarafına usulüne uygun tebliğat gönderilmeyen vatandaşın dava açma hakkı da ortadan kalkmış olacak. Böyle bir durum karşısında kalan mülk sahipleri kamulaştırma işlemleri sebebiyle hiçbir hak ve alacak talebinde bulunulamayacağı gibi kamulaştırmaya veya bedeline karşı itiraz davaları açamayacak.
Gayrimenkul Hukuku uzmanı Av. Emre Alcan’a göre; bu düzenleme ile, uluslararası değer taşıyan mülkiyet hakkı, hukuk devleti ilkesi, hak arama özgürlüğü ve hukuki güvenlik ilkeleri zedeleneceğinden hakları ihlal edilenler Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yoluna ve sonrasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine müracaat edebilecek ve bu başvuruların neticesinde Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ciddi miktarlarda tazminat ödemek zorunda kalacak.
Türkiye’de hali hazırda yasal süreci devam eden binlerce kamulaştırma davası bulunuyor…
kenan.biter@haber7.com
Kaynak: Haber7