1750 Adetten Fazla Türkiye'nin En Güzel Villa Modelleri İçin Resme Tıklayabilirsiniz..

Başbakan’ın Damadı Olursan Bunlar Olur!

“1) Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en yük­sek tutarlı (14,5 Katrilyon) teşviği, Baş­bakanın damadının yönettiği Çalık şirke­tine verildi.

Amasya, Çalık, Çorum, enerji santrali yapım ihalesi, GAP İnşaat, halk bankası, Ordu, Samsun, Si­nop, TOKİ'nin inşaat ihaleleri, Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye Cumhuriyeti tarihi, ziraat bankası

2) Rusya’yla yapılan uluslararası anlaş­malar milli çıkarlarımıza göre değil, Çalık şirketine para kazandırmak için yapıldı.

3) Her yıl 16 ton altın çıkarılan Erzin­can İliç altın madeni Başbakan’ın dama­dının yönettiği Çalık şirketine verildi.

4) Samsun-Adana-Ceyhan petrol boru hattı işi Başbakan’ın damadının yönettiği Çalık şirketine verildi.

5) Samsun, Ordu, Çorum, Amasya, Si­nop il ve ilçelerinde elektrik dağıtım şirketi özelleştirmesi Başbakan’ın damadının yö­nettiği Çalık şirketine verildi.

6) TOKİ’nin inşaat ihaleleri, Başba­kan’ın damadının yönettiği Çalık şirketine ait GAP İnşaat şirketine verildi.

7) Çiftçiye kredi veremeyen Ziraat Bankası esnafa kredi veremeyen Halk Bankası Çalık’a 1 Milyar Dolar düşük fa­izli kredi verildi.

8) İzmir’de RES, Rize’de HES yapım işi Başbakan’ın damadın yönettiği Çalık şir­ketine verildi.

9) Türk Telekom Başbakan’ın dama­dının yönettiği Çalık şirketine ortak edilip Arnavutluk Telekom şirketi alındı.

10) Başbakan’ın damadının yönettiği Çalık şirketi Kuzey Irak’ta 1 Milyar Dolarlık enerji santrali yapım ihalesi aldı.”

Tırnak içinde sunduğumuz bu bilgileri derleyip e-mail adresimize gönderen CHP İstanbul milletvekili Aykut Erdoğdu’dur ki bilgilerin doğruluğu-yanlışlığı ona aittir.

Eğer bunlar doğru ise Başbakan’ın da­madı olmak ne güzel şeymiş dediğinizi du­yar gibiyim!

Gül’den kaçak dövüşe devam

Tam bir Abdullah Gül klasiği!

Tayyip Erdoğan’a kar­şı açıktan meydan oku­yamıyor ama fırsat bul­duğunda ısırıyor.

Son bahanesi Muhte­şem Yüzyıl dizisi ile BDP’lilerin dokunulmaz­lıkları.

Cumhurbaşkanı bu iki konuda Tayyip Bey den farklı düşündüğünü söy­lüyor ama hodri meydan diyemiyor.

Yok, emin olun rol filan yapmıyorlar. Bu iki isim birbirini ilk günden beri sevmez ki Abdullah Gül’ün hanımı Hüyrunnisa’nın, “İngilizce bilme­yen birinden Başbakan mı olur”‘ sözünü 10 küsur yıl önce Posta gazetesin­de yazdığımda, Abdullah Bey beni arayıp ‘Tayyip’le aramı açma, zaten benden hoşlanmıyor’” de­mesi hala kulaklarımdadır!

Evet, dünden bugüne değişen bir şey olmadı, iki isim hala birbirini sev­mez, lakin düşmanımın düşmanı dostum anlayışı ile bugünlere geldiler.

Peki, bundan sonra mı?

Başbakan olmak iste­yen Gül, her fırsatta Er­doğan’ı gagalayacak ve onu kendi Başbakanlığına ikna etmeye çalışacak!

İhtimal mi?

Çok az çünkü Erdoğan, Gül’ün Başbakan olması halinde tükeneceğini bili­yor!

Suriyeli mültecileri satan pezevenk mücahitler!

Haberi veren İtalyanların ünlü gaze­tesi Corrıere Della Sera dır ki somut deliller sunuyorlar.

Buna göre Suriyeli mümin mülte­ci hanımlar zengin Araplara satılı­yormuş.

Haber de fiyatlar bile veriliyor.

Satan pezevenkler ise kendine özgürlük savaşçısı diyen Beşar Esad karşıtları!

AKP güruhuna sorsanız bu kadın tüccarı pezevenkler Allah yolunun as­kerleri yani her biri mücahit!

Tekrar ediyorum haber Beşar Esad yıkılsın diyen İtalya’nın en bü­yük gazetesinde somut delillerle ya­yınlandı!

Rahmetli dedem bu tabloyu gör­se hemen işte kıyamet alameti der­di!

Niye mi?

Güya Allah’ın yolunda olanların pezevenklik yaptığı bir tablo başka şe­kilde açıklanamaz da ondan!

Davadan dönene şefkat tokadı!

Yaşı bizim gibi 50’yi geçenler bi­lir. Davadan döneni vurun ifade­si MHP ve ülkücülere atfedilir.

İddia ya da efsane şudur:

Ülkücü harekete katıldıysan, artık geri dönüşün yoktur.

Kazara geri dönüş yapar, kar­şı cenaha geçersen bu davadan dönmektir ve vurulursun!

Peki, bu gerçek midir?

Sizi bütün değerlerimle temin ederim, bu büyük bir yalan ve psi­kolojik harekattı.

Doğru olan şey, gayrı ahlaki iş­ler yapan ülkücülerin İstanbul Va­tan Caddesi’nde bulunan Edirnekapı öğrenci yurdunda, müzik odası denilen yerde falakaya yatırmalarıdır.

Evet, davadan döneni vurma olayı dün yoktu ama bugün baş­ka şekillerde var.

Nasıl mı?

Anadolu’da bir üniversitede okuyan kız kardeşimin oğlu bana geçen gün şunları anlattı:

“Dayıcığım bizim fakültede iki şey olmak serbest. Biri Fethullahçı diğeri PKK’lı olmak. Mazallah Atatürkçüyüm desen F Tipi öğ­retim görevlilerin ve rektörün he­defi oluyorsun. Tablo emin olun zannedilenin ötesinde dramatik­tir.”

Yeğenim devam ediyor:
“Devletin yurtlarında F Tipi hâkimiyeti var. Burada bizim gibi gençler inanç kullanılarak sadece şartlandırılmıyor aynı zamanda açıktan tehdit edilip korkutuluyor.”

Nasıl bir korku dememle ye­ğenim şu karşılığı veriyor:
‘ Allah ile korkutuluyor. Güya hizmet hareketi (F Tipi örgüt) için yanlış bir şey söyler ve ya­parsan Allah sana şefkat tokadı­nı indirir ve seni helak edermiş. Hastalığa, kazaya ve ihanete du­çar olurmuşsun, öyle diyorlar.”

Görüyor musunuz genç di­mağları Allah ile nasıl korkutup sindiriyorlar!

AYDINLIK / Sabahattin Önkibar:

Hakkında: SerMimar

Osmanlılarda mimarbaşı, SerMimaran-ı hassa. osmanlı hanedanının ve büyük devlet adamlarının yaptıracakları binaların projelerini yapmak ve bunların uygulanması için gerekli mimarları, teknik elemanları atamak, büyük kentlerdeki mimarları atamak, hassa mimarlarını yetiştirmek, kent ve kasabalardaki bütün mimar ve ustaların kayıtlarını tutmak SerMimar'ın görevleri arasındaydı.

Ayrıca...

70 Yıllık Hayal Ilısu, Ekonomiye Yılda 2.8 Milyar Liralık Katkı Sağlayacak

1950 yılında hayal edilen, 1982’de planlaması yapılan, resmi işe başlama tarihi 2008 olan Veysel Eroğlu …