Endüstri Merkezi ve YEM Fuarcılık Genel Müdürü Barış Onay, Türkiye’nin yapı sektöründe dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi konumuna geldiğini ifade etti
Barış Onay, AA Muhabirine yaptığı açıklamada, 24. kez düzenlenen “Uluslararası Yapı Fuarı’nın” Ankara için çok önemli olduğunu belirterek, fuarların büyük şehirler için bir ticaret kapısı olduğunu söyledi. Ankara’nın son yıllarda ciddi bir sanayi kenti oluğuna dikkat çeken Onay, “Esenboğa’dan Ankara’ya doğru geldiğinizde sağlı sollu her yer fabrika oldu. Bunların çoğunu da yapı fabrikaları oluşturuyor. Ankara çok hızlı bir şekilde kendi kabuğunu kırmaya başladı” diye konuştu.
“Biz her sene Ankara’ya gelip yapı sektöründe bir ticaret kapısı açıyoruz” diyen Onay, “Yapı Fuarı, Ankara yapı temsilcileri için yeni pazar yaratıyor. Bu sene 24. defa Ankara’dayız, bu bizim çok önemli” dedi.
Ankara’nın hakkettiği yere gelmesi için kimi fuarların büyük katkıları olduğuna inanan ve bunları yıllardır başarıyla yapan firma olduklarını belirten Onay, yapı sektörü olarak baktığımızda Ankara ve çevresinin ciddi üretici üs haline geldiğini söyledi.
Türkiye’nin genel ekonomik kalkınmasının yapı sektörünün gelişiminde en büyük etken olduğunu dile getiren Barış Onay, Türkiye’nin yapı sektöründe dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi olduğunu belirterek, Avrupa’nın yapı sektöründe en gelişmiş ülkelerden biri olan Almanya’nın sektörde yüzde 2 büyüdüğünü, Türkiye’nin ise yapı sektöründe yüzde 17’lik bir büyüme gerçekleştirdiğine dikkat çekti.
Türkiye’de belli bir güven ortamının sağlanabildiği için yapı sektöründe yatırıma önem verildiğini belirten Onay, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin yapı sektöründe ekonomik bir güç olduğunu biz fuara olan ilgiden anlıyoruz. Ankara ve çevresinin çok ciddi bir üretici üs haline geldiğini görmekteyiz. İstanbul’da ve İzmir’de yapı fuarları son bir yılda yüzde 30 büyüdü.
Ankara’da yer sıkıntısından dolayı büyüyemedik. Ankara’ya yapılacak yeni bir fuar alanı çalışmasını başkent için çok önemli bir proje olarak görüyoruz.
Türkiye’nin her gelişmiş ülkede olduğu gibi ilk önce ithalatçı, sonra ara mamulcü, sonra son mamulcü daha sonra da markalı, tasarımcı son mamulcü olarak ileri doğru gitmesi gerekmektedir. Bazı sektörlerde Türkiye en son tasarımdan bir önceki adıma kadar gelmiş durumda. Bazı sektörlerde tasarım ürünü satar hale de gelmiş durumda. Özellikle seramikte büyük tasarımcılarla çalışarak büyük bir başarıyı yakaladı. Bazı sektörler ise geride ve hala ithalatçı konumunda.”
Geliştirdikleri ve fuarda ziyaretlilere sundukları “Malzeme Kütüphanesi’nin” Türkiye’deki sadece yapı değil, moda ve tekstil ve otomotiv gibi bir çok alana da hizmet verdiğini belirten Onay, kütüphanenin sektörler için kolaylaştırıcı rol üstlendiğini ve ilgiden de memnun olduklarını söyledi.
Türkiye’nin son zamanlarda yaptığı diğer ülkelerle mütekabiliyetin kaldırılmasına yönelik çalışmanın iyi değerlendirilmesi gerektiğine dikkati çeken Onay, “bunun için İspanya modeline bakmamız gerekir. İspanya’da son derece yüksek düzeyde yabancı konutu var. Bu doğru yönlendirilmediği taktirde yabancıların gelip yazlıklarını alıp, yılda birkaç gün kalırsa, orası bir hayalet şehir haline gelir. Türkiye’ye gelip oturmayacak yabancının yapacağı evle, buraya oturmak için gelecek yabancının arasında fark var. Çünkü oturmak için gelecekse bir yabancının burada ekonomiye katkısı da olacaktır. Eğer 15 gün kalacaksa bu beraberinde farklı problemleri de getirir” diye konuştu.
AA