Daha önce caddelere yönelen perakendecilerin yer almak istedikleri illerin en işlek caddelerindeki kiralık mağaza arayışları, danışmanlık firmalarına yeni bir iş alanı yarattı
Daha önce caddelerden AVM’lere yönelen perakendeciler, artık mağaza cirolarının AVM’lerin üstünde olması nedeniyle “alışverişin merkezi” olarak kabul edilen caddelere eskiye kıyasla daha fazla ilgi gösteriyor.
KDM Alışveriş Merkezleri Kiralama ve Yönetim Danışmanlık kurucusu Murat İzci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2008 ve 2009 yıllarında ertelenen birçok projenin 2010 ve bu yıla kaldığını, 273 AVM’nin bulunduğu Türkiye’de sektörün ciddi bir büyüklüğe ulaştığını, yıl sonu itibariyle yaklaşık 7,5 milyon metrekareye, 2014 sonunda ise 12 milyon metrekareye ulaşacağını, şu anda 23 bin 500-24 bin metrekare olan büyüklüklerin de 2014’de 29 bin metrekareye çıkacağını bildirdi.
İzci, tematik özelliğe sahip, daha büyük ve açık AVM’lere yöneliş olduğunu, müşterinin de cadde havasına sahip, üstü açık AVM’leri tercih etmeye başladığını ifade ederek, 2014’den sonra AVM yatırımlarının biraz düşeceğini, yatırım adedinin azalacak olmasına karşın perakendenin büyümesinin durmayacağını söyledi.
Cadde işinin AVM ile başa baş gittiğinin farkına vardıklarını, “KDM Cadde” adıyla yeni bir oluşuma gittiklerini, tekstil ve gıda alanında faaliyet gösteren perakendecilerin istekleri doğrultusunda Türkiye’deki illerin en önemli ve en işlek caddelerinde uygun mağaza alanları bulduklarını anlatan İzci, Türkiye’nin 7 bölgesindeki emlakçılarla stratejik işbirliği yaparak büyük bir potansiyel gördükleri ve KDM dışında 2 şirketin daha faaliyet gösterdiği bu alana başka şirketlerin de yöneleceğini düşündüğünü kaydetti.
İzmir’deki iş ortakları Statü İnşaat’ın organize perakendeye yaptığı kiralamanın yıllık 150-200 mağaza arasında olduğunu belirten İzci, şu görüşleri dile getirdi:
“Bir AVM’nin ortalama 100 mağazadan oluştuğunu düşünürsek bu yılda 2 AVM’yi kiraya verdiği anlamına gelir. Bizim de işbirliği yapacağımız emlakçıların portföyü ile bir yılda en az 3 tane AVM potansiyeli kadar işimiz olacağını düşünüyorum. Ticaretin büyük bir kısmı caddelerde dönüyor. Örneğin Türkiye’nin en pahalı caddesi olan Beyoğlu’ndaki İstiklal Caddesi’nin alternatifi yok. Bağdat Caddesi, Ümraniye’deki Alemdağ Caddesi, Karşıyaka, Kemeraltı, Kordon, Kahramanmaraş’ta Trabzon Caddesi en hareketli caddeler arasında yer alıyor.
Alternatif caddeler de yaratmak gerekiyor. Örneğin İstiklal Caddesi inanılmaz kalabalık, orada ikinci bir caddeye daha ihtiyaç var.
Bazı caddelerdeki kira rakamları çok yüksek. Çok büyük bir perakendecinin bir caddede kiralama için metrekarede 125 avro önerdiğini gördüm. Ben bu rakamı herhangi bir AVM’de görmedim. Caddelerde öyle rakamlar söz konusu ki… Caddeler sürekli prim yapıyor ve AVM’lere göre daha az kriz yaşıyorlar. Cadde hiçbir zaman esprisini kaybetmedi, ancak AVM işi kamuoyunda daha çok rağbet görüyor.”
“BELEDİYELERİN DE CADDE KİRALAMA VE YÖNETİMİNİ ŞİRKETLERE VERECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”
İzci, cadde işinin bir adım sonrasında ofisle ilgili kiralamalara başlayacaklarını ifade ederek, belediyelerin de ileride cadde kiralama ve yönetimini KDM gibi “profesyonel” şirketlere vereceğini düşündüğünü bildirdi.
Yan yana olan birçok AVM’deki en ciddi farkın bundan sonra yönetimlerde ortaya çıkacağını kaydeden İzci, KDM’de bir süre sonra cadde kiralaması işinin AVM yönetimini geçebileceğini, şu anda bulundukları Bişkek, Erbil ve Bosna Hersek dışında yurt dışında da bu alanda çalışmaları olacağını söyledi.
Kısa bir süre önce KDM ekibinin Tanzanya Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın daveti üzerine Darüsselam şehrine bir gezi gerçekleştirdiğini, heyetler arası görüşmelerde şehirde yapılması planlanan AVM ve toplu konut projelerine ilişkin fikir alışverişinde bulunulduğunu, potansiyel lokasyonlarla ilgili fizibilite çalışmaları yapıldığını anlatan İzci, Tanzanya’da yatırım yapacak olan yerli ve yabancı yatırımcıların AVM danışmanlık sürecini üstlenmek için görüşmeler yaptıklarını söyledi.
“ORTADOĞU’DA YATIRIM İÇİN BİRAZ ERKEN”
İzci, “6 milyon nüfusa sahip Darüsselam’da sadece 2 tane AVM var ve uluslararası markalar henüz kendi marka tabelaları altında ülkeye giriş yapmamış durumda. Bu durum pek çok yatırımcı için potansiyeli yüksek olabilecek bir pazar anlamına geliyor” diye konuştu.
Murat İzci, yurt dışı arayışlarına değinirken de, “Arap Baharı olmamış olsaydı o bölgeden inanılmaz sayıda AVM ile çalışıyor olurduk. Suriye, Ürdün, Suudi Arabistan, Bulgaristan, Romanya ve Makedonya gibi farklı bölgelerden AVM yönetimi için teklifler var. Arap Baharı sonrasında müthiş bir pazar bizi bekliyor. Ortadoğu’daki olaylar bu hedefleri 6 ay-1 yıl kadar erteledi. Orada yatırım yapmak için şu anda biraz erken” dedi.
AA
