# Amerika’da konutların % 90’ının , Kaliforniya ‘da (Deprem Bölgesi) konutların % 99 ‘unun AHŞAP olduğunu…
# 100 m² betonarme karkas binanın ortalama 100 ton, 100 m² ahşap karkas sistem binanın ağırlığının ortalama 4-5 ton geldiğini ve böylece deprem esnasında temele gelen yüklerin ortalama 30-40 kat az olduğunu…
# Ahşap kullanılarak 1790’da Ren Nehrinde 108 m uzunluğunda Limmat Köprüsünün yapıldığını…
# 1500 yaşındaki Ayasofya’nın kemerleri arasındaki gergi çubuklarının ahşap olduğunu…
# Amerika’da bodrum katı betonarme olan konutlarda Radon gazı tahliye aspiratörlerinin 24 saat çalıştırıldığını…
# Amerika’nın, dünyanın en büyük ağaç satıcılarında biri olduğunu…
# Ormanları sanayi tipi olmayan İngiltere’nin ahşap evlerini ağaç ithal ederek yapmasına rağmen betonarmeye göre çok daha ucuza maledebilmekte olduğunu…
# En basit teknoloji ile üretilen ahşap evlerin bile duvarların içini görebildiğimiz için otokontrol yapabilmemiz sebebiyle güvenliğinin çok daha kolay denetlenebileceğini…
# 200 yıldır apartman kültüründe yaşayan Fransa’da 1963 yılında yapılan bir halk oylamasında halkın % 68 ‘inin tek katlı evde oturmak istemesinin üzerine iskan politikalarının en çok iki katlı olarak düzenlendiğini…
# Ahşabın çevre dostu olduğunu,üretim ve inşaat sırasında diğer malzemelere göre çok daha az enerji gerektirdiğini…
# Ahşap binaları ısıtırken ısıtma ve soğutma giderlerinizin minumum yarıya düşeceğini…
# Allah’ın bize vereceği avans ile bir deprem olmadan 20 yılda rant ve fonksiyon farklılaşması ile yer değiştiren şehirleri yeniden kurabileceğimizi…
# Ahşabın insanlığın elinde olan yegane Kaynağı Yenilenebilen Yapı Malzemesi olduğunu…
# Binalardaki yangınlarda yanan mefruşatın insanları dumandan boğarak öldürdüğünü,ahşap evlerde ise boğulmaya sebep olacak kimyasal olmadığını…
# Günümüzde ne çelik ne de betonarmenin 60 dk. Yangına dayanamadığını söylemek mümkünken Ahşabın tümü yanana kadar içerideki kurtarmaya imkan tanıyacak kadar bir süreyi sahiplerine tanıdığını…
# İnşaat Mühendisliği bölümlerinde ahşabın seçmeli ders olduğunu veya hiç okutulmadığını…
# Konusunda tek bölüm olan Hacettepe Üniversitesi Ağaç Endüstrisi bölümünün iki yıldır öğrenci almadığını ve kapanmak üzere olduğunu…
# DASK’ın amacının “deprem sonrasında ölmez sağ kalırsanız size para veririz, siz de yeniden betonarme binanızı yaparsınız.”demek olduğunu. Deprem öncesi alınacak tedbirlerden olmadığını…
# 1 cm kontraplağın ısı değerinin 16 cm betonun ısı yalıtım değerine eşit olduğunu…
# Radyoaktif bir gaz olan Radon’un betonarme binada oturanlara etkisi sonucunda akciğer kanserine yakalananların % 10’u bina içi radona maruz kalanlardan oluştuğunu…
# Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde bizdeki kadar betonlaşmanın olmadığını,ortada insanları her depremde öldürecek kadar bir yanlışlık ve rant bölüşümü olduğunu…
# Depremlerde doğuya gidildikçe ölüm oranlarının arttığını, yani akılcı düşünce ile ölüm yüzdelerinin bir korelasyonu olduğunu…
# Ne betonun ne de çeliğin tercih edilmediği maden direklerinde ses vermesi sebebiyle ahşabın tercih edildiğini…
# Deprem ve yangın esnasında bir şehrin gazını ve elektriğini kesecek sistemin o şehirdeki bir evin fiyatına varmayacak miktarlarda olduğunu…
# Yangına hiç çıkmamasını sağlayacak şekilde önlem alınabildiğini, ancak depremlere böyle bir önlem alınamadığını…
# Ortalama olarak her yıl depremde 1000 vatandaşımızın öldüğünü…
# “Deprem öldürmez,bina öldürür” gerçeğindeki binanın 100 ton ağırlığındaki betonarme bina olduğunu…
# 13. ve 14. yüzyılda inşa edilen, ahşap kolon ve çatıları olan Kastamonu-Mahmutbey, Beyşehir – Eşrefoğlu ve Afyon- Ulucamilerinin özel bir bakım olmaksızın 600-800 yıldır halen kullanımda olduğunu…
# Betonarmenin ahşaba göre 5 kat çeliğin 13 kat ağır olduğunu…
# İngiltere’de ahşaptan 6 katlı sosyal konutların üretildiğini…
# Pariste 200 m yüksekliğinde ahşap doğaya saygı kulesinin yapıldığını…
# Amerika’da deprem sigortası priminin beton evlerde, ahşap evlere oranla 5 misli fazla olduğunu, bu yüzden de betonarme evde oturmanın lüks olduğunu…
# Amerika’nın en büyük ve ünlü inşaat firmalarından Skidmore,Ovings&Merrill ‘in inşaa ettiği 120 x 200 m. ebatlarında 17.500 kişilik Ütopya Salonu’nun yapımında yangına dayanımı sebebiyle ahşabın çeliğe tercih edildiğini…
# Koruma tedbiri olarak ahşapla kaplanmayan çelik çatıların önce aşırı genleşme yüzünden deforme olarak taşıyıcı özelliğini kaybederek 600 dereceden itibaren çökme riski taşıdığını ve bu derecede 15 dakikada çökebileceğini…
# Isıda genleşmesi sıfır olan ahşabın ise yanarak taşıyıcı gücünü kaybedene kadar ortalama 1 saat ayakta kalabildiğini ve binayı boşaltana kadar bize süre tanıdığını…
# 20. y.y başında “ Ömrü sonsuzdur” diye anlatılan betonarmenin fiziki ömrünün karbonlaşma ve korozyon yüzünden 60-70 yıl olduğunu; yani bir başka deyişle deprem yıkmazsa belli bir süre sonra sahipleri tarafından yıkılacağını…
# Ahşap binalarda yaşayanların kendilerini fizyolojik ve psikolojik olarak çok daha sağlıklı hissettiklerini…
# Devletin yıkılmayan ahşap evlere,her sallantıda devrilip insanların ölümüne sebep olan betonarme ev gibi baktığını…
# Ahşap evlerin astım, bronşit, romatizma, böbrek hastalıkları ve dolaşım bozuklukları üzerinde olumlu etkileri olduğunu, buna mukabil betonarme binaların devamlı Radon gazı yayarak kanserojen etki yarattığını…
# Rusya’da betonarme binaların tesliminde Ekolojiden gelen ekiplerin Bina Radyasyon Testi yaptıktan sonra binaları teslim aldığını…
# Özellikle tünel kalıp sistemi ile üretilen betonarme binalarda duvarlarda ve tabliyede depreme dayanıklı olsun diye kullanılan çift sıra demir örgü sebebiyle demirden bir kafesin içinde yaşadığınızı ve bununda metabolizmanız üzerinde devamlı elektrik yüklemek suretiyle çeşitli bozukluklara sebebiyet verdiğini…
# Orman alanlarımızın % 60’ının bilinçsizce bakıldığı ve yaşlı kesim,ayıklama yapılmadığını, yakacak olarak faydalanacak odun dünya ortalaması % 5 iken bizde bu oranın % 60 olduğunu…
# Dünyada ahşabı inşaat sektöründe kullanan ülkelerde orman emvalinin azalmadığı,aksine bilinçli kesim yapıldığı için arttığını…
# Yeni dikilen genç ağaçların , havanın karbondioksidini yaşlı ağaçlara göre daha hızlı filtre ettiğini…
# Bu sebeplerle Green Peace örgütünün dünyada ahşap kullanımını desteklediğini…
# Depremde bizi öldürenin sadece betonun ağırlığı olduğunu,ahşap evlerde ölüm oranının sıfıra yakın olduğunu…
# Amerika’da ahşap evlerin % 40 ının mimar ve mühendis denetiminde yapılmadığını ve risk taşımadıkları için de deprem sigortasına sahip olmadıklarını…
# Sadece ahşap oldukları için depreme karşı alınması gereken 32 tedbirin % 30’u eksik olan Kaliforniya evlerinin buna rağmen Marmara depremine eş büyüklükteki bir depremde kaybının sadece 25 kişi olduğunu…
# Türkiye de sıkı bir denetimin ve Dask gibi sigortacılığın sorunu çözebileceğini zannedenler,yaklaşık olarak 30 bin mimar ve bir o kadar da inşaat mühendisinin bu sigorta şirketlerinde memur olsalar bile yıllık 500 bin bina ihtiyacını kontrol etmeye yetmeyeceğini…
# Elimizdeki yetişmiş insan kaynağı ile denetleme gücüne sahip olamayacağımız inşaat sorununu tekrar aynı hararetle betonarmeye izin vererek yine çözemeyeceğimizi…
# Almanya’da tüm binaların % 23’ünün,Fransa’da % 17’ sinin, Türkiye’de ise % 95’ inin betonarme olduğunu…
# 815,000 km² olan Türkiye yüzölçümünde herkese ( 7 den 77’ye) 200 m² arsa verilmesi durumunda ve herkesin de bu arsaya 70+50 = 120 m² ev yaptığını düşünürsek. ( Bu dünya ortalamasıdır.) Ancak Türkiye’nin % 1.5 arazisini kaplayabildiğimizi…
# Bu kadar düşük bir yüzde sebebiyle her depremde ölecek olduğumuzu…
# Ülkemiz topraklarının % 90’ının deprem riski altında olması sebebiyle nüfusumuzun yaklaşık olarak 50-55 milyonu her an deprem tehlikesiyle yüz yüze gelecek şekilde olduğunu…
# Dünyanın en büyük tarihi ahşap binasının 100 m eni ve 8 kat yüksekliği boyu ile tam 100 yıldır bakım yapılmadan ayakta durabilen Büyükada Rum Yetimhanesi olduğunu…
# Deprem anında AKUT gibi kurtarma ekiplerine ahşap binalarda gerek kalmadığını,çünkü ahşap evlerin yıkılmadığını, yıkılsa bile üzerinize düşebilecek kontrplağı komşunuzun kaldırabileceğini…
# Yaklaşık 3-4 ay gibi bir sürede ahşap evinizi kurup içine girebileceğinizi…
# İmar Yönetmeliklerinin sedece beton dökmekten ibaret olmadığını…
# Depremlerde ilk yıkılan betonarme binaların devlet daireleri olduğunu…
# İstanbul’un kültür mirasının korunması projesi çerçevesinde İstanbul’a gelen Japon uzmanların dünyada deprem karşı en dayanıklı sistemin Osmanlı Ahşap Karkas Sistemi olduğunu söylediklerini…
# Son Kaliforniya depremi 7,3 ve hiç kayıp yok,son Japonya depremi 7.0 ve 2 yaralı var. Bunların bizim yöneticilerimize hiçbirşey anlatmadığını…
# Çok katlı binalar yaparak bizi şehirlerin merkezine toplayarak topluca ölmemizi sağlayan, bu sayede belki de nüfusumuzu planlamayı başarabildiklerini…
# Binanızın ihtiyaç halinde bir yerden bir yere naklinin çok düşük maliyetlerle mümkün olduğunu…
# Türkiye yüzölçümünün % 26’sının ormanlarla kaplı olduğunu, avrupa ortalamasının da % 27 olması sebebiyle Türkiye’ nin orman varlığıyla avrupanın ilerisinde olduğunu…
# Aklı başında her ülkenin uyguladığı ahşap konut sistemine eninde sonunda dönüleceğini bunun da bir deprem yaşamadan yapılabilmesinin mümkün olduğunu…
# Allah’ın bize bahşettiği akılla yeni ve geleceği garantili şehirler kurabileceğimizi…
# Çimento sanayinin pompaladığı ve son depremde 40 bin vatandaşımızı kaybettiğimiz depremdeki betonarme evlerin daha sağlam nasıl yapılacağını sorgulamaya ayırdığımız vakit ve enerjiyi ahşap ev sistemine ayırmamız halinde kaybettiğimiz 6 yılın zaman kaybını telafi edebileceğimizi…
# DPT tarafından 1992 yılında Marmara Üniversitesine yaptırılan bir ankette 60,000 denek ile yapılan görüşmelerde Türk halkının % 96’sının en çok 2 katlı evde oturmak istediğinin ortaya çıktığını ancak iskan politikasında halen daha bir değişiklik sözkonusu olmadığını…
# Yeni yapımına başlanan toplu konutları 15’er kat olduğunu…
# Şehir haritalarına baktığımızda yerleşim yerlerinin koca haritada topluiğne başı gibi kaldığını…
# Çok katlı olmak uğruna şehir merkezlerine toplanmamızın sonucu olan trafik sıkışıklığında yakılacak benzin ve harcanan zamanla en az 50 km uzaklıktaki evinize gidebileceğinizi…
# BİLİYOR MUSUNUZ ?
Kaynak: Reyev