Mermer dünyasından haberler: Özyurt Mermer, yeni makine parkı ile modern üretime geçecek.. Megamer ihracatını yüzde 90 artırdı…Orhan Mermer, stript üretimine başlayacak… Konsept Mermer, dış pazarlarda büyük projelere imza atıyor…
Afyonkarahisar tarih boyunca önemli bir kavşak noktası ve yerleşim merkezi olmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında tarım ve hayvancılığa bağlı ekonomisi daha sonra bunlara dayalı sanayinin gelişmesi, geleneksel gıdaların entegre tesislerde üretilmesi ile gelişme göstermiştir. Doğal kaynaklar bakımından zengin olan ilimiz mermer doğaltaş sanayi ve termal kaynaklarda değerlendirilerek ilimizin lokomotifi konumuna gelmiştir. Günde yaklaşık 100 bin aracın geçtiği kavşak noktası olma avantajı da, geniş bir güzerghın termal turizme ve dinlenme tesislerinin işlerliğine imkn vermektedir.
Doğal kaynaklarımızın en önemlisi olan mermer-doğaltaş sanayi, ilimiz ekonomisinin lokomotifi konumundadır. Başlıca ürünlerimiz, mermer, kauçuk- lastik ayakkabı, toprak sanayii tuğla, ağaç ve ağaç ürünleri, un-yem, tekstil, plastik ve lastik, makine imalat, ambalaj ve lojistik, kimya sanayi, çimento gereçleri, kırmızı et ye et ürünleri, şekerleme (lokum, kaymaklı şeker, helva, tahin, reçel vb), tavuk-yumurta, emaye, ayçiçek yağı, haşhaş ezmesidir.
Markalaşmaya ağırlık verilmeli
Doğaltaş sektörü Afyonkarahisar sanayinin en önemli potansiyelini oluşturmaktadır ve bu sektöre bağlı olarak gelişen makine üretimi gelişmekte olan sanayi sektörlerimizdendir. Afyon’un mermer üretim kapasitesi yaklaşık olarak yılda 120 bin metreküptür, işlenebilir mermer rezervinin yaklaşık üçte biri iscehisar havzasında bulunmaktadır, ilimizin toplam mermer rezervinden aldığı pay yüzde 40, toplam mermer ihracatından aldığı pay ise üç büyük şehirden sonra yüzde 16’dır. 294 firma faaliyet göstermekte olup, 5 bin 452 kişi istihdam edilmektedir. Kümelenmeye gidilmesi, markalı ürün satışına ağırlık verilmesi hedeflenmelidir.
Gıda, şekerleme, lokum, et ve et ürünleri, yumurta güçlü üretim sektörleri arasındadır, ilimizin toplam yumurta üretiminden aldığı pay yüzde 15 olup, var olan kurulu kapasitesi ülkemizin yumurta ihtiyacının yüzde 50’den daha fazladır. 2010 yılında 30 milyon dolardan fazla yumurta ihracatı yapılmıştır. Gıda sektöründe; bakliyat, küp şeker, toz şeker ve sargılı şeker imalatı da yer almaktadır. Modern altyapıya sahip tesislerde üretilen ürünler yurdun her tarafında satışa sunulmaktadır. Yılda 750 bin ton civarında un imali, 7 bin 500 ton lokum, bin 100 ton pişmaniye, 4 bin 700 ton helva, 6 bin ton reçel, 2 bin 600 ton tahin ve 500 ton da şekerleme ürünü, bin 700 ton yoğurt, 41 ton Afyonkarahisar kaymağı, 3 bin 500 ton peynir Ve 800 ton ayran, 30 bin ton civan karkas et imali kapasitesine sahip olup, bunun 13 bin tonu sucuk olarak değerlendirilmekte, diğer et ürünleri ise pastırma, salam, sosis, kavurma, hamburgerlik köftelik gibi yine 150 ton civannda haşhaş ezmesi imal edilmektedir.
Gıda ve tarım da uygulanan kotaların kalkması, patates, kiraz gibi ürünlerin birlikteliklerle daha iyi pazarianması ile ivme kazanılacaktır. Dünyada kiraz üretiminde 350 bin ton ile birinci sıradayız. Türkiye, kiraz ihracatının yüzde 10’unu Sultandağı’ndan yapıyor. Bu değerlerimizi güçlü pazarlama ile güçlendirmeliyiz, ilimiz de sektörel birliklerin oluşturulması halinde gelecek 10 yıl içinde, gıda sektöründe önemli artış olacaktır.
Son yıllarda turisti sektöründe, beş ve dört yıldızlı yeni otellerimiz faaliyete geçmiş, bu da “Termal başkent” olmamızı pekiştirmiştir. Turizm konusunda “Frig Vadisi” ile ilgili Kütahya ve Eskişehir ile birlikte koordineli çalışmalar yapılmaktadır. Ayrıca “Kurtuluş Savaşı Panaroması” yapılarak, “Cumhuriyetimizin Kazanıldığı Toprakların vurgusu yapılmalı ve tüm vatandaşlarımız
Kocatepe başta olmak üzere, ilimizi ziyaret etmelidir. Turizm çeşitliliği için çok yerinde olacaktır.
ilimiz sınırları içerisinde bulunan işletmelerimizin dış ülkelere yapmış oldukları direkt ihracat ve ihraç kayıtlı satışlar toplamı 294 milyon 531 bin dolar olarak gerçekleşmiştir. 2009 yılı direkt ihracat ve ihraç kayıtlı satışlar toplamı ise 266 milyon 877 bin dolarak olarak gerçekleşmiş ve 2009-2010 yılı rakamları karşılaştırıldığında ise yüzde 10 oranında bir artış olduğu gözlenmiştir.
2010’da 110 ülkeye ihracat
2009 yılında toplam 108 ülkeye ihracat yapılmıştır. 2010 yılında ise toplam 110 farklı ülkeye ihracat gerçekleştirilmiştir. Bu ülkeler arasında Afyonkarahisar’dan daha önce ihracat gerçekleştirilmemiş olan Cibuti, Myanmar (Burma), Moğolistan gibi ülkeler de yer almaktadır. Toplam ihracatımız içerisinde maden-doğaltaş sektörü 197,7 milyon dolar, sanayi sektörü 35,2 milyon dolar, tarım sektörü ise 61,6 milyon dolarlık ihracat hacmine sahiptir. Sektörel değerlendirmede ise maden sektöründe yüzde 23, tarım sektörü yüzde 3’lük bir büyüme kaydetmiş olup, sanayi sektöründe yüzde 24’lük bir azalma görülmüştür. Oda olarak ilimiz ihracatının artırılması ana hedefimiz olmuştur. Bu hedefle ihracat yapan işletmelerimize sertifikalı eğitim çalışmaları, ülke masaları toplantıları ile destek verilmeye devam edilmektedir.
Modern seracılık yatırımları hız kazandı
İlimizin yeni teşvik sistemine göre üçüncü bölgede olması, çok ve nitelikli miktarda teşvik kapsamında arazilerin bulunması yeni fırsatlar doğurmuştur. Modern seracılık yatırımları hız kazanarak, tıpkı jeotermal turizm gibi parlayan bir sektör olmaya adaydır. Ama bunun için ivedilikle “Teknolojik Sera Organize Sanayi Bölgesi”nin kurulması ve yatırımcılara arazi temininin daha kolay bir şekilde sağlanması gerekmektedir. Geleceğin sektörleri olarak jeotermal zengin kaynakların değerlendirilmesi ile, başta turizm (kültür, tarih, inanç ve SPA) olmak üzere jeotermal seracılık-organik tarım ve modern seracılık, jeotermal enerji dikkat çekmektedir. Ayrıca modem gıda ve hayvancılık, lojistik, inşaat – gayrimenkul geliştirme ile yeni perakende ticaret konseptleri de gelişme potansiyeli yüksektir.
Yüksek maliyetler ve özellikle yüksek enerji fiyatları konusunda üretici desteklenmelidir. Katma değeri yüksek mamul üretilmesi, markalı ürün üretilmesi teşvik edilmelidir, inovatif ürünün üretilmesi ve Ar-Ge çalışmaları için üretici bilinçlendirilmen ve desteklenmelidir. Başta kamu kurum ve kuruluşlarının binalarının yapımında olmak üzere, yerli malı ve yerli üretimin yine yasa ve düzenlemelerle Kamu ihale Kururnu’nu (KİK) da içine alacak şekilde desteklenmesi ve buna uyulması sadece sektör için değil, ülkemizin çıkarları için de kaçınılmazdır.
Artık ezberleri bozmalıyız. Üretim toplumu olmak, hep birlikte odaklanarak, üreterek ekonomik büyüme için çalışmak hedefimiz olmalıdır, Farklılıklarımızın zenginliğimiz olduğu bilinci ile güçbirtikleri oluşturmalıyız Üretim olmadan zenginlik ve huzur olmaz ve ancak cazibe merkezi olmamız, yeni yatırımlara, artan istihdama bağlıdır. Bu bağlamda tüm yatırımcıları, her konuda yardımcı olmak üzere ilimize davet ediyoruz.
Özyurt Mermer, yeni makine parkı ile modern üretime geçecek
Özyurt Mermer yeni yılda yatırımlarına hız verdi. Kendi mermer ocağını açma ve İstanbul’daki seramik imaltını Afyonkarahisar’a taşıma planları olduğunu ifade eden Temel Batur, mermer fabrikasını da modern makinelerle donatacaklarını belirtti.
Önümüzdeki dönemde kendi mermer ocaklarım açarak, kendi öz sermayelerini yaratmayı ve güçlendirmeyi planladıklarını belirten Özyurt Mermer Genel Müdürü Temel Babur, mermer fabrikasını ise yeni ve modern makinelerle donatacaklarım söyledi.
Ek tesisler kurarak istanbul’da bulunan seramik imaltını Afyonkarahisar’a almayı amaçladıklarını ifade eden Babur, “Bu çalışmaların yanı sıra mermer fabrikamızı yeni ve modern makinelerle donatacağız. Makine parkımızı genişleterek, fabrikayı modern bir tesis haline getirip 2012 yılının sonunda faaliyete geçirmeyi amaçlı-yoruz. Bu yeni tesislerimiz ile firma olarak istihdam artışında az da olsa rol alacağız. İhracat yaparak çevremizde birlikte çalıştığımız firmalara nakit akışlanndaki sıkıntılarda yardımcı olacağız. Ürün yelpazemizi genişleterek müşterilerimize kaliteli ve alternatif ürünler sunacağız” diye konuştu. İstanbul’da 1986 yılında mermer sektörüne girdiklerini, 2004’te aile şirketi olarak Özyurt Mermer firmasını kurduklarım ifade eden Temel Babur, “Mermer ve seramik alanında faaliyete başlayan firmamız 1998 ve 2004 yıllan arasında seramikte deneme ve kaliteyi yakalama sürecini bitirmiş ve 2004’te İstanbul’da seramik lavabo imalat fabrikası kurarak seramik sektörüne girdi. Sektörde sürekli artan fiyatlardan dolayı mermerin kullanım alanının giderek daralıp yerini yapay ve suni yapı malzemelerinin alması mermer sektöründe ne kadar geride kaldığımızın ve firmamızın faaliyet alanının yetersiz olduğunun açık bir göstergesiydi. Müşterilerimize kaliteyi daha ucuza sunmak, yapay malzemelerin mermerin yerini alamayacağım kanıtlamak ve ülkemizin her zaman en büyük sorunu olan işsizliğe katkıda bulunarak istihdamı artırmak amacıyla faaliyet alanımızı genişletip, Afyon’da yıllık 24-45 bin metrekare üretim yapan mermer fabrikasını kurduk” açıklamasını yaptı.
Babur, 2010 yılının firmaları açısından topar-layıcı bir yıl olduğunu belirtti. Babur, “2010 için planladığımız yatırım Afyon’a mermer fabrikası kurmaktı. Ekonominin iyi seyri yatırımımızın erken yapılmasına sebep oldu” diye konuştu.
Megamer yurtdışı atılımı ile ihracatım yüzde 90 artırdı
Son dönemde yaptıkları yatırımlarla dünyanın dört bir yanındaki müşterilerine istenen miktarda mermer ürünü şevki yapabilecek kapasiteye ulaştıklarını ifade eden Megamer Doğaltaş Mermer Genel Müdürü Halil Sav, “İhracatımızı yaklaşık yüzde 90 artırdık” dedi.
Afyonkarahisar bölgesi mermer el ürünleri talebinin yüzde 20’ye yakın kısmını karşılayan Megamer Doğaltaş Mermer, son dönemde yaptığı atılımla ihracatını yüzde 90 artırdı.
Megamer Doğaltaş Mermerin ürün çeşitliliği, gerçekçi fiyat politikası ve geniş müşteri portföyü sayesinde Afyon’un mermer el ürünleri talebinin yüzde 20’ye yakın kısmını karşıladığını ifade eden Megamer Doğaltaş Mermer Genel Müdürü Halil Sav, “Firmamız uluslararası piyasalardaki varlığını her geçen gün artırmakla beraber, ürünlerini tüm dünyaya ihraç etmektedir. Son dönemde yaptığı-mız atılımlar ve yatırımlarla dünyanın dört bir yanındaki müşterilerimize yüksek kalitede ve istenen miktarda mermer ürünleri sevkıyatı yapabilecek kapasiteye ulaştık. Bu çalışmalar sonucu ihracatımızı yaklaşık yüzde 90 artırdık” diye konuştu. İscehisar ilçesinde 1993 yılından bu yana faaliyet gösteren Megamer Doğaltaş Mermer, kare ve yuvarlak lavabo, duş teknesi, küvet, sütun, korkuluk, banyo ve mutfak tezghı, kurna, çeşme, şömine, fıskiye bahçe aksesuarları, şampuanlık, sabunluk, süpürgelik gibi ürünlerin yanında tüm proje çalışmalarındaki çizimleri de üretiyor. Megamer fabrikası bin metrekarelik kapalı alanın yanı sıra, dört bin metrekarelik açık alanda faaliyet gösteriyor.
Yeni üretim tesisi düşünülüyor
“Megamer Doğaltaş olarak 2010 yılını beklen-tilerimiz ve hedeflerimize ulaşarak geçirdik” diyen Sav, yeni ve farklı ürün tasarımlarını standart ürünlerine eklediklerini ve yeni bir katalog hazırlığı içerisinde olduklarını açıkladı. Farklı ülkelerdeki büyük projeleri hayata geçirerek başarılarını artırdıklarını açıklayan Sav, “Yapmış olduğumuz çalışmalarla Megamer Doğaltaş Mermer isminin kalitesini ve farkını bir kez daha ortaya çıkardık. Üretim kapasitesindeki artışlarımız sebebiyle, daha büyük bir merkeze geçme gerekliliği duyduk. Bu gereksinimden dolayı, yeni üretim sahamızı ve show-roomumuzu açmak için hazırlık ve planlama süreci içerisindeyiz. Yeni üretim sahasına yeni makineler de ilave ederek, daha hızlı ve daha fazla miktarda üretim yapabileceğiz” diye konuştu.
Ayrıca Çalışma Bakanlığı’mn yeni bir projesi olan “İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı Projesf’ne Türkiye’deki 110 firmayla birlikte kaüldıklannı ifade eden Sav, “Avrupa’daki uzmanlarla birlikte yeni üretim sahamızdaki iş güvenliği ve işçi sağlığı için gerekli olan tüm donanımların planlanması ve yapılması için projeye destek verecek ve uzmanlarla birlikte çalışacağız” diye konuştu. Sav, son yıllardaki ihracat rakamlarına bakıldığında sektörün Avrupa ile yansır duruma geldiğini de sözlerine ekledi.
Orhan Mermer, stript üretimine başlayacak
Kırmızı traverten ocaklarının yanında bulunan arsaya bir milyon dolarlık yatırımla fabrika yatırımı yapacaklarını açıklayan Orhan Mermer Genel Müdürü Alpaslan Özsarı, “Şu anda fabrika için tüm izinleri aldık. Kurulacak olan yeni fabrikamızda stript üretmeyi planlıyoruz” dedi.
İscehisar ilçesinde faaliyet gösteren Orhan Mermer isminin mermerciliğe gönül vermiş ve 1977 yılından beri bu işle uğraşan kurucuları Orhan Özsarı’dan geldiğini ifade eden Alpaslan Özsarı, firmalarının 1989 yılından itibaren büyümesini hızla sürdürdüğünü ifade etti. Özsarı, “Avrupa ve Asya’da yaklaşık 18 ülkeye ihracat yapıyoruz. Yıllık kapasitemiz plaka veya kaplamada 300 bin metrekare ve blokta ise 10 bin metreküptür. Beş bin metrekare açık, bin 200 metrekare kapalı alan üzerinde kurulu 1 nolu fabrikamızda plaka, ebatlı ve fayans üretimi yapıyoruz. Sekiz bin metrekare kapalı alan üzerinde kurulu iki nolu fabrikamızda ise mozaik, eskitme, madalyon ve bordur üretimi yapıyoruz” diye konuştu.
OSB’de yeni tesis planı
Özsarı, Kütahya Altıntaş’ta bulunan kırmızı traverten ocakları ve Afyon Gömü’de bulunan beyaz traverten ocaklarından elde ettikleri travertenlerin dünyanın çeşitli ülkelerinden talep gördüğünü ve ihraç edildiğini ifade etti. Ayrıca Gömü’de onix ve gümüş traverten ocaklarının da bulunduğunu kaydeden Özsarı, şöyle devam etti: “2010 yılında ocağımızdan çıkan gümüş tra-vertenin blok üretimine ve satışına başladık. Önümüzdeki dönemde İscehisar Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) tam entegre 8 bin metrekare kapalı alanı bulunan inşaat planımız bulunuyor” diye konuştu.
Mermer sektöründe Ar-Ge çalışmaları için yeterli bütçe ayrılmadığına dikkat çeken Özsarı, “Sektör şu anda Avrupa, özellikle İtalya ile başabaş uluslararası mücadele eder durumda. Türk mermeri ve mermercileri İtalya ile aynı seviyede ve kalitede mermer üretimi yapıyor. Sektörün gelişmesi için hükümetin bu alanda sektörel teşvikleri artırması gerekiyor. Ülke¬miz mermer rezervi bakımından çok zengin ve verimlidir. Ülke adına daha iyi bir konuma gelebilmek için teşvik çeşitliliği ge¬rekiyor. Ayrıca getirilen teşvikler de anında uygulanabilir olmalıdır. Örneğin enerji teşviki geri dönüşü bir yılı buluyor. Bu tür teşviklerin anında faturaya yansıtılması gerekiyor” bilgisini verdi.
Kamer Konsept Mermer makine parkını genişletti
CNN teknolojileri ile imalat yapmak amacıyla 2010 yı-lında üç eksenli iki adet makine ve bir adet kuka marka mermer robot aldıklarını belirten Kamer Konsept Mermer Genel Müdürü Abdil Özdemir, 2011 yılında makine parklarını büyütme çalışmalarına devam edeceklerini ve dört adet daha kuka robot getirteceklerini söyledi.
Bu çalışmaların yanı sıra kurmak istedikleri farklı CNN makinelerin de olduğunu vurgulayan Özdemir, “Ancak bunları önümüzdeki yıl içerisinde tamamlamış olacağız. Firmamız 2010 yılında CNN teknolojileriyle müşterilerine sunmuş olduğu kaliteli ve sağlam imalatla ülkemizi dış pazarda ba¬şarıyla temsil etmiştir. Firmamız bu yeni teknolojiler sayesinde İtalya ve İspanya’daki proje tarzı iş yapan firmalara büyük rakip olmuş ve olmaya da devam edecektir” dedi.
Firmalarının 2007 yılında kurulduğunu ancak 20 yıllık bilgi ve tecrübeyle işe başladıklarını ifade eden Özdemir, “Kamer Konsept Mermer kurulduğunda lavabo, duş tekne, küvet gibi iç dekorasyon ürünleri üretiyordu. Şu anda proje tasarım ve dış cephe uygulama imaltında hızla büyümeye devam eden bir firmayız. 2010 yılında üç ortaklı yeni kurulan şirketle kendini daha da güçlü bir hale getiren Kamer
Konsept Mermer, dış pazarlarda büyük projelere imza atıyor.
Sektör sürekli güçleniyor
Yeni kurulan bir firma olarak başta öz ser¬maye olmak üzere birçok engelle karşılaştıklarını söyleyen Özdemir, şöyle devam etti: “Sektör her geçen yıl kendini daha da güçlü hale getiriyor. Yeni mermer ocakları keşfediliyor ve dünya fuarlarında daha iyi tanıtılıyor. Ancak en büyük problem ocaklardan çıkardığımız mermer bloklarının ham olarak Çin pazarına sunulmasıyla karşımıza koca bir devi rakip olarak almamızdır. Hükümetimizden acil olarak bu konuyla ilgili bir çalışma yapmasını, işlenmiş ürün olarak satışa nasıl sunulacağı hakkında firmalara yol göstermesini bekliyoruz. Ayrıca KOS-GEB diye adlandırılan kuruluşun da ne iş yaptığı, finansal olarak firmalara nasıl destek sağladığı konusuna düzgün bir şekilde açıklık getirmesini bekliyoruz. Özellikle makine alımı, fabrika bina yapımı gibi desteklerinin artırılması, firmaların önlerindeki bürokrasinin azaltması gerekiyor. Ticaret odalarının sadece aidat tahsilat merkezi değil, Ar-Ge ve diğer konularda desteğinin olması gerektiğini düşünüyorum.”
Dünya