Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Simav’daki depremle ilgili olarak “Bazı sivil toplum kuruluşları veya vatandaşlar, ’şu gün şu saatte büyük bir deprem olacak’ diye vatandaşları tedirgin ediyor. Halkımız bunlara itibar etmesin” diye konuştu….
Eroğlu, Kütahya Valiliğinde düzenlediği basın toplantısında, tüm kurum ve kuruluşların depremin hemen ardından bölgeye en hızlı şekilde hareket ettiğini ve gerekenleri yapmaya başladığını dedi.
Şimdiye kadar yapılan kesin hasar tespiti çalışmalarına göre Simav’da yıkık ve ağır hasarlı 1088 konut, 165 ahır, 99 iş yeri olmak üzere 1352 bina olduğunun belirlendiğini ifade eden Eroğlu, tespitlerde çok büyük mesafe kat edildiğini belirtti.
Eroğlu, depremin ertesi günü 80 olan hasar tespit görevlisinin şimdi 170’e yükseltildiğine işaret ederek, şöyle konuştu:
“Simav’da devlet yaraları sarmaya başladı. 6 bin 673 çadır, 24 bin 65 battaniye, 9 bin 44 yatak dağıtıldı. Sadece bununla kalmadık. TOKİ, Başbakanımızın talimatıyla 656 kalıcı konut yapılması için ihaleyi gerçekleştirdi ve hafriyat çalışmalarına başladı. Başbakanımız bu konutların kasım ayına kadar tamamlanması için talimat verdi. Daha önce TOKİ tarafından 192 konut yapılmıştı ve hak sahiplerine teslim edilecekti. Bunlar dün teslim edildi. Burada sadece konut yok, ticaret merkezi ve 32 derslikli okul da var. Konutların teslim alınması için KDV ödenmesi gerekiyordu. Bu da 6 ay tehir edildi. Hak sahipleri, KDV ödemeden konutlarını teslim aldı.” dedi.
İlave kalıcı konutlar için çalışma yürüttüklerini belirten Eroğlu, yapılan 192 ve yapılacak 656 konutun, binaları yıkık ve ağır hasarlı vatandaşların acil konut ihtiyacının önemli bir bölümünü gidereceğini belirtti.
Eroğlu, Yunus Emre Evleri diye tanımlanan 200 geçici prefabrike konutun yapımının ise 5 gün sonra tamamlanmasının hedeflendiğini, İSKİ Genel Müdürlüğü döneminde kurduğu yıkım ekibinin hasarlı 30 minareyi yıktığını ve bu çalışmalara devam ettiklerini belirtti.
“Hükümetimiz burada gerçekten çok hızlı davranmıştır” diyen Eroğlu, depremi takip eden birkaç gün içerisinde istenen 4 milyon liralık yardımın Kütahya Valiliği emrine gönderildiğini anımsattı.
Eroğlu, vatandaşların artçı sarsıntılar yüzünden tedirginlik yaşadığına işaret ederek, “Bazı sivil toplum kuruluşları veya vatandaşlar, ’şu gün şu saatte büyük bir deprem olacak’ diye vatandaşları tedirgin ediyor. Halkımız bunlara itibar etmesin” diye söyledi.
SİYANÜR BARAJINDAKİ ÇÖKME
Eroğlu, Eti Gümüş A.Ş’ye ait siyanürlü su bulunan atık barajıyla ilgili riskin tamamen ortadan kalktığını belirtti.
Olayın ardından setlerin güçlendirildiğini ve beşinci havuzun inşası tamamlanarak tabanına sızdırmazlık sağlanması için özel madde kaplanmaya başlandığını dile getiren Eroğlu, şunları konuştu:
“Siyanürlü su bulunan atık barajında şu an itibarıyla risk tamamen ortadan kalkmıştır. Dışarıya bir gram dahi atık su karışması, ulaşması, taşması söz konusu olmamıştır. Tamamen seddenin kendi arasında olan bir problemdir.
Defalarca söylememize rağmen bazı odalar, sivil toplum kuruluşları polemiğe girdi. Neredeyse felaket senaryoları yazıldı. Biz bunun üzerine İTÜ’den arkadaşlar getirdik. Çok şükür herhangi bir sıkıntı olmamış, seddelerin tahkimatı da yapılmıştır. Bu tedbirler özellikle bundan sonra herhangi bir sıkıntı olmaması için alınmaktadır. Son derece de emniyetlidir. Vatandaşlarımız merak etmesin.
Zaman zaman gazetelerde, bazı odaların suları alıp analiz yaptıklarını okuyunca hayret ettim. Numune öyle alınmaz. Numune almanın esasları vardır. Bir talebenin tez hazırlamak maksadıyla numune aldığını biliyoruz. Eğer kasıt yoksa bu mesele kamuoyunda kapanır diye ümit ediyoruz.” dedi.
Eroğlu, önceki gün taşkın sonucu 150 ev, 8 iş yeri ve bir tarihi camide su baskınına yol açan Yoncalı Kaplıcaları’ndaki derenin iki ay içerisinde ıslah edilmesi için çalışma başlatıldığını sözlerine ilave eddi.
AA