İlhami Tezcan, “Hizmet sektöründe yatırımlar artıyor. İnşaat sektörü de, oldukça iyi gidiyor. Ekonomiye 2011’de de bu sektör yön verecek”
Dün başladığımız yazı dizisinde, geçtiğimiz yılı değerlendiren Ege iş dünyası, 2011 beklentilerini özetlemiş, bölgesel güç olma yolunda neler yapılabileceğini, ülke ve bölge kalkınmasında hangi sektörlere önem verilmesi gerektiğini özetlemişti. Yeni Asır’ın sorduğu sorular öncülüğünde iş dünyasının görüşlerini vermeye devam ediyoruz. İşte iş dünyasına sorduğumuz sorular ve cevaplar…
1 – 2011’de döviz, borsa ve faiz beklentiniz nedir? Sanayide büyüme hızı ve ihracatta artış yönü ne olur?
2- Ekonomide gelişmeler ne yönde olur? Yatırımın artması, işsizliğin azalması için ne yapmalı? Hangi sektörler yatırım için cazip?
3 – 2011’de dünya ekonomisi ne yönde gelişir? Bölgesel güç olma yolunda ilerleyen Türkiye nasıl bir seyir izler?
Isınsu Kestelli (İzmir Ticaret Borsası ve VOB Başkanı)
Türkiye’nin konumu daha da güçlenecek
* 2011’de 127 milyar dolarlık ihracata ulaşılması ihtimali artıyor. Küresel krizin etkilerinden kurtulduk gibi görünse de, istikrarın sürdürülebilirliği için ekonominin güçlenmesi büyük önem taşıyor. Pamuk, birkaç aydır borsamızda 5-6 kg/TL’den işlem görüyor. Bu fiyat seviyesinin bir süre daha süreceğini düşünüyoruz. Bununla birlikte dünya gıda fiyatlarındaki artış da küresel kriz sonrası bütün ülkeleri tehdit eden önemli bir sorun olarak öne çıkıyor.
*Kamu-özel sektör ortak finansmanının tarım sektörüne yönlendirilmesi ile sektör daha verimli ve aktif olacak. Ekonomimizin en önemli sorunlarından biri olan işsizliğin azaltılmasında büyük rol oynayacaktır. Organik tarım, seracılık, hayvancılığa öncelik verilmesi ve pazarlama konusunda rekabet şansını yükseltecek faaliyetlerin gerçekleştirilmesi de gerekir.
Dünya ekonomisinde dengeli, güçlü ve sürdürülebilir bir iyileşme henüz tam anlamıyla sağlanamadı. Ülkemizin, 2011 yılında bölgesel güç haline dönüşen konumunu güçlendireceğini düşünüyorum.
Temel Aycan Şen (Ege Genç İşadamları Derneği Başkanı)
Ülke ekonomisi şaşırtmaya devam edecek
* Dünya ekonomisininkrizden tam olarak çıkmaması nedeniyle menkul kıymetler borsamız da dünyadaki büyük finans piyasaları ve küresel ekonomideki gelişmeler doğrultusunda hareket ederek 2011’de de inişli çıkışlı bir seyir izleyecek. Faiz cephesinde küçük indirimlerin olmasını bekliyoruz. İşsizlik ve cari açık gibi kronikleşen iki önemli sorun dışında 2011 için daha iyimser bir beklenti içindeyiz.
İstanbul-İzmir Otoyolu’nun açılması, Aliağa- Menderes tren hattının farklı bölgelere yayılması, kent müzesi, teknokent vb. projelerin tamamlanması ile İzmir sosyal ve ekonomik açıdan canlanma sürecine girecek. İzmir ve çevresinin organik tarım, gıda, otomotiv yan sanayii, iklimlendirme, ambalaj, tekstil, hazır giyim, ayakkabı, deri, elektrik ve elektronik, bilişim ve kimya sektörlerinde gelişim potansiyeli var.
* Bu süreçte Türkiye ekonomisinin krizden en çabuk çıkan ekonomilerden biri olarak gelişme eğilimini sürdüreceğine inanıyoruz. 2010 yılının ilk çeyreğindeki yüzde 11.8 ve ikinci çeyrekteki yüzde 10.2 büyüme performansı bunun en güzel göstergesidir. Türkiye ekonomisi, IMF’nin de beklentilerinin ötesinde gelişerek herkesi şaşırtmaya devam edecek.
Zekeriya Mutlu (İzmir Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı)
Maliyetleri azaltacak önlem alınmalı
* Dünyada ve Türkiye’deki genel eğilimler dikkate alındığında döviz ve faizde yukarı, borsada aşağı doğru bir trend beklenebilir. Özellikle güçlü sermaye önünde esnaf ve sanatkarı haksız rekabetten koruyacak ve ekonomide adaletli bir dağılımı sağlayacak kalıcı önlemlerin alınması gerektiğini düşünüyorum. Esnaf ve sanatkar, her şeyden önce, ekonominin öncelikli olmasını, üretim maliyetlerinin düşürülmesini, yerli malı kullanımını sağlayacak önlemlerin alınmasını, kayıt dışını önlemeye yönelik denetimlerin artırılmasını, mesleki eğitime önem verilmesini ve istihdamın özendirilmesini bekliyor. İleri teknolojiye dayalı sektörleri, yenilenebilir enerji, turizm, lojistik, tarım ve tarıma dayalı sektörler mutlaka dikkate alınması gereken yatırım alanları olarak tanımlayabilirim.
*Türkiye, özellikle Avrupa’daki olumsuz tabloyu çok dikkatli izlemeli. Türkiye’nin bölgesel bir güç olma konusu ise oldukça tartışmalı. Elbette bu konudaki başarı bizleri çok mutlu eder. Bunun yanı sıra 2011 yılındaki genel seçim sonuçlarının da Türkiye ekonomisinin seyri konusunda belirleyici olacağına inanıyorum.
Sait Türek (Manisa OSB Başkanı)
Seçim ekonomisi uygulanırsa piyasa çöker
* 2011’de finans piyasalarındaki çalkantılar durulmayacağından, Avrupa ve ABD ülkelerinde dolar ve euroda dalgalanmalar yaşanacak. Ancak Türkiye, uyguladığı sıkı para politikaları ile bundan etkilenmez. Merkez Bankası’nın uygulamalarını ve politikalarını destekliyoruz. Borsa aynı düzeyde seyreder. Türk parasının değeri daha da aratacağı için faizler düşebilir. Beyaz eşya ve otomotiv yan sanayide, bölgemizde önemli yatırımlar olabilir. Organik tarım uygulamaları çoğalır. Manisa açısından beyaz eşya sektöründe büyüme bekliyoruz. Bölge bazında turizm ve termal alanda yatırımlar çoğalır. Kalkınma ajanslarının bazı sektörleri harekete geçirmesini bekliyorum.
* Avrupa ülkelerinin ekonomilerinde çalkantılar daha da artacak. Çünkü finans sektörünü oturtamadılar. Türkiye bugünkü durumunu korur. Hükümet ekonomik politikalarını, Merkez Bankası da uygulamalarını değiştirmezse
büyüme sağlanır. Seçim yılı olması piyasaları biraz tedirgin edebilir.
Mustafa Türkmenoğlu (Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı)
İhracatta 2008 rakamlarına ulaşacağız
Türkiye’nin 2008’de gerçekleştirdiği 132.1 milyar dolarlık ihracat rakamının aşılabileceğine inanıyorum. Türkiye, 2011’in ilk yarısında yapacağı genel seçimlerden piyasalara güven veren bir sonuçla çıktığı takdirde faiz, döviz, borsa üçgenindeki verilerin 2010 yılına paralellik göstereceğine inanıyorum. 2011’de yüzde 5.5-6 arasında bir büyüme öngörüyorum. İzmir, tarım ve tarıma dayalı sanayi ürünlerinin güçlü olduğu, demir-çelik, tekstil, konfeksiyon, kimya, makine sektörleri başta olmak üzere çok sayıda güçlü sanayi tesislerinin bulunduğu bir il. İzmir Limanı’na yapılacak yeni yatırımlarla kent, önümüzdeki süreçte Türkiye’nin batıya açılan penceresi olmaya devam edecek.
* Küresel mali krizin en çok etkilediği ABD ve Avrupa ülkelerindeki durgunluk 2011’de de sürecek. Türkiye, küresel krizden daha az etkilenen pazarlarda aktif ve agresif pazarlama yaptığı takdirde 2011’de hem ihracatını arttırabilir, hem de dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefinde emin adımlarla ilerleyebilir.
İsmail Karaman (Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı)
Geri dönüşüm sektörü için teşvik gerek
* 2011 ekonomik açıdan verimli bir dönem olacak. 2011’de yapılacak genel seçimlerde siyasi kriz yaşanmaması halinde faiz oranları ve ithalatın daha dengeli hale gelir. Faiz düşme eğilimi ile devam edecek. Döviz kurları açısından karamsar değiliz. Bu gelişmeler ihracatın önünü açacak. Bu anlamda 2011’in olumlu geçeceğini düşünüyoruz
* İşsizliğin azalması için geri dönüşüm sektörüne teşvik verilmeli. Uşak’ta geri dönüşüm sektörü giderek gelişti. Sektör şu anda 2 bin kişiye istihdam sağlıyor. Bu alana teşvik verilmesi halinde istihdam daha da artar. Uşak’ın da içinde bulunduğu Zafer Kalkınma Ajansı’na ayakları yere basan projeler sunulması gerekir. Profesyonel çalışmalar kentin önünü açacağını sözlerine ekledi.
Dr. Ergüder Can (İzmir Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri)
Bu yıl için yüzde 3.5 büyüme bekleniyor
* DPT ‘nın 2011-2013 Orta Vadeli Program ve 2011 yılı programına göre 2010’da yüzde 6.8 büyümesi beklenen GSYH’nın, 2011’de yüzde 4.5 artması hedefleniyor. 2011’de ihracatın nominal olarak yüzde 13.7 artarak 127 milyar ABD doları, ithalatın ise yüzde 12.4 artarak 199.5 milyar ABD Doları seviyesine ulaşacağı öngörülüyor. İzmir’in yenilenebilir enerji alanında barındırdığı zengin kaynaklar neticesinde birçok yatırımcı kente akın edecek. Özellikle rüzgar enerjisinin yan sektörlerinde, makine ve imalat alanında önemli gelişmeler olmasını bekliyoruz.
* BM, 2011’e ait “Dünyada Ekonomik Durum ve Beklentiler” adlı raporuna göre 2010’da yüzde 3.6 olan dünyanın ekonomik büyümesinin, 2011’de yüzde 3.1’e düşmesinin, 2012’de ise yüzde 3.5’e yükselmesinin beklendiği belirtildi. BM raporunda Türkiye’nin 2010’da yüzde 7.4 olan ekonomik büyümesinin 2011’de yüzde 4.6, 2012 yılında ise yüzde 5 olacağı tahmininde bulunuldu.
Bülent Karakuş (Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı)
Geçen yıl toparlanma yılı oldu
* Türkiye’de sermaye girişleri sürdüğü sürece 2011-2012 yıllarında da büyüme gerçekleşir. Düşük faiz ve düşük enflasyon ortamının devam edeceğini düşünüyorum. TL güçlendi, güçlenmesine de devam edecek.
2010, ekonomide toparlanma yılı oldu. 2011’de ekonomide olumlu gelişmeler yaşayacağız. Ancak istihdam ve cari açık konusundaki sıkıntılar sürecek. Kriz atlatıldı. Yerli ve yabancı girişimciler yatırıma yöneldi. Büyük ölçekli firmalar yatırıma devam ederken, küçük işletmelerdeki sıkıntılar devam edecek.
* İlimizde gelişecek olan sektörler turizm, organik tarım ve enerji olacak. Maden sektöründe büyüme artacak. Turizmde yüzde 7-8’lik bir büyüme bekliyoruz. Global krizin yavaş yavaş sonlanmasıyla birlikte dünya ekonomisi de istikrarlı bir büyüme trendine girecek. Türkiye’deki krizin aşılması ve güven ortamının oluşmasıyla birlikte yabancı sermaye girişleri ve yatırımlar artmaya devam edecek.
Geza Dologh (Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı)
Deniz ticareti yükselen birivme gösterecek
* Global piyasalar genel olarak bir istikrar görüntüsü veriyorsa, bu olgunun kaçınılmaz biçimde sektörümüze yansımasını bekleyebiliriz. Yıl içerisinde karşılıklı ticaretin ‘olmazsa olmaz’ koşulu olan deniz ticaretinin önümüzdeki yıllarda artarak devam edeceğine inanıyorum. Bu paralelde şimdilik gerileyen gemi inşa sektörü de yeniden ilerleme kaydetmeye başlayacak.
* İzmir, coğrafi konumu itibariyle sağlık, deniz, kongre, kültür turizmi açısından büyük potansiyel oluşturuyor. İzmir’de bu organizasyonların gelişebilmesi için otel ve kongre merkezlerinin sayısının artırılması lazım. DTO İzmir Şubesi olarak, ilk sıraları alan beklentilerimizden bir tanesi, ulaşımda deniz yolunu tercih eden İzmirli sayısının artırılmasıdır. Liman kapasitesinin genişletilmesi ve bağlantı yollarının geliştirilmesi gerekiyor. Ayrıca, limanda tarama çalışmaları yapılarak derinlik artırılmalı ve bu suretle gelecek büyük tonajdaki gemilerle taşıma ücretlerinde düşüş sağlanmalıdır.
Yasal projelerdeki aksaklıklar giderilemediği için oluşan gecikmeler dolayısıyla marina yapımlarının gecikmesi veya liman bağlantı yollarının sürüncemede kalmasının önlenmesi gerekir. Asıl ekonomik büyüme kanaatimce 2011 yılında başlayacak.
Ömer Yerkazanoğlu (Manisa Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı)
Bu sene Türkiye’nin yıldızı yükselecek
* 2011’de döviz Avrupa ülkeleri ile ABD’nin ekonomik seyrine göre bir yol izler. Borsada yükselme, faizlerde düşme bekliyorum. Sanayi yatırımları artacağından ihracatın da artmasını bekliyoruz. Özellikle yılın son günlerinde otomotivdeki artış ve güven endeksinin artı çıkması ile otomotivde yatırımlar artacak. İnşaat sektörü de 2011’de canlanacak. Manisa’da kümeleşme başladı. Özellikle beyaz eşyaya teşvik verilince, il bazındaki sanayi bölgelerinde beylaz eşyaya yönelik yatırımlar ve yan sanayiler de arttı. Ayrıca, tarım sektöründe havza bazında üretim nedeniyle yatırımlar artar, istihdam sorunu çözülür,.
* 2011’de dünyaya baktığımızda ekonomik göstergelerin çok iyi olmayacağını düşünüyorum. Avrupa’da ekonomik büyümenin azalacağını, ABD’de büyüme hızında duraklama yaşanacağını düşünüyorum.
Türkiye, bölgede yükselen bir değer olmayı sürdürür, büyüme artar, ihracat rakamlarımız yükselir diye düşünüyorum.
Hüseyin Porsuk (BASİFED Başkanı)
Kent olarak şanslı bir döneme girdik
* 2011’de altın fiyatları dışında çok şeyin değişeceğini sanmıyorum. Faiz aynı kalır. Dövizde büyük bir kıpırdanma beklemiyorum. Üretim artışına paralel olarak istihdam artışının da olacağını bekliyorum. Sıcak para girişinin de devam edeceğini öngörüyorum.
Kent ve bölge ekonomisi açısından da değerlendirdiğimizde zaten bölgenin kalbi olan İzmir, yatırımlar konusunda patlamaya hazır bir bomba gibi. İstanbul ve çevresinin yatırıma doyması nedeniyle bölgemiz yeni yatırımlar açısından şanslı bir döneme giriyor. Yatırımların Türkiye’nin geneline göre daha hızlı olacağını düşünüyorum. Özellikle termal ve sağlık turizmi konusundaki yatırımlar daha cazip olacak.
* Dünya ekonomisinin üzerindeki sıkıntıyı 2012’den önce atacağını sanmıyorum. Dolayısıyla dünya ekonomisi Asya’daki birkaç ülke dışında bocalama geçirir. Ülke olarak da sahip olduğumuz olanaklar, yakın komşularımızla ticari ilişkilerimiz bizi daha avantajlı olarak ön plana çıkarıyor. Yıldızımızın daha da parlayacağını düşünüyorum.
Hakkı Bayraktar (Manisa OSB Denetim Kurulu Üyesi. İnşaat ve plastik sektörlerinde faaliyet österiyor)
Organik tarımda büyük bir potansiyel var
* Sanayide beyaz eşyada ortalama yüzde 15 oranında büyüme bekliyorum. Döviz kurları 2010’daki rakamlarda seyreder. Borsada da büyük bir değişim olmaz. 2011’de uygulanmaya konulan “Vatan Projesi” ile sanırım yatırım ve büyüme sağlanabilir. Ancak projelerin doğru yerde, doğru yapılandırılması gerekir. Böyle olursa, istihdama önemli ölçüde katkı sağlar. Manisa ve Ege Bölgesi’nde sanayinin yanında, özellikle organik tarımda akıllı yatırımlar yapılırsa önemli kazançlar elde edilir. Yani bilinçli organik projeler üretilir ve bunlar iyi takip edilirse çok büyük kazançlar sağlanır diye düşünüyorum
* Avrupa ve ABD ekonomilerinde sanırım küçülme olur. Türkiye, stratejik ve coğrafi durumunun yanısıra, artan potansiyeli, genç nüfusu, ekonomide artan üretimi ile büyümesini 2011’de de sürdürür. Ancak özellikle siyasi yapılanmada kaynakların yanlış yönlendirmesinde çok dikkatli olmalıyız.
Sseçim ekonomisinin uygulanmaması, yanlış yönlendirme yapılmaması gerekiyor. Bence siyasi otorite 2010 yılında sadece gözlemci ve yönlendirici durumda kalıp, kendi rayında giden ekonomiye müdahale etmezse, çok daha dinamik bir büyüme sağlanır.
Yılmaz Temizocak (Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı Başkanı)
Vergi barışı piyasaları rahatlatacak
* 2011’de doların 1.50-1.60 aralığında olmasını öngörüyorum. Euro kuru ise 1.95-2.10 aralığında seyreder. Euro-dolar paritesi ise 1.25-1.35 aralığında gerçekleşir. Altının ons fiyatı ise 1.400-1.700 dolar olur. İMKB 65 bin-85 bin aralığında, mevduat Faizinin yüzde 8.5 seviyelerind, enflasyonun yüzde 7-7.5 aralığında gerçekleşeceğine inanıyorum.
İzmir’de, yeni yılda turist sayısının ve otellerin artacağını, kümelenme çalışmalarının meyve vermeye başlayacağını düşünüyorum. Havacılık ve uzay sanayinin yeni yatırımlarla büyüyeceğini, katma değeri yüksek sanayi yatırımlarının artmaya başlayacağını tahmin ediyorum. İnşaat sektörünün hız kazanacağını, seçim yılı olması ve çıkacak torba yasa ile vergi konusunda uzlaşı sonrası piyasaların biraz daha rahatlayacağına inanıyorum.
* 2011’de dünya ekonomisinin büyük bir gelişme göstereceğine inanmıyorum. Özellikle ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinin mevcut sıkıntılarından hızlı bir çıkış yakalayamayacaklarını düşünüyorum.
Uzak Doğu ve Afrika ülkelerinde aynı sıkıntıların yaşanmayacağını tahmin ediyorum.
Hayati Nizamoğlu (Muğla Ticaret Borsası Başkanı)
İstikrarı kaybetmemek gerekir
* Benim 2011 tahminlerim; dolar 1.700, euro 2.150, faiz yüzde 8, sanayide büyüme yüzde 8, ihracat artışı ise yüzde 10. Emek yoğun işletmelerin istihdam üzerindeki vergi ve SSK yükü azaltılmalı. Muğla ili yüzde 15 büyüyebilir. Tarım ve turizm sektörlerinin potansiyel açısından yatırım yapılabilir olduğunu düşünüyorum.
* 2011 yılında dünya ekonomisinin yüzde 2 büyüme göstermesini bekliyorum. Türkiye ekonomisi, siyasi istikrarını kaybetmezse, Avrupa’da büyüme rekorunu korur. Milli gelir 12 bin dolar olabilir.
Mahmut Yavuz (Balıkesir Ticaret Odası Başkanı)
Yeşil enerji sektöründe gelişeceğiz
* 2011 Balıkesir’in ekonomik olarak atılım yapacağı yıl olacak.
2010’da, dünya genelinde yaşanan ekonomik krizin etkilerini silmek için çalıştık. 2011’de Balıkesir yeni yatırımlarla şaha kalkacak.
Rüzgar enerjisi Balıkesir’de öne çıkan sektörden biri. Yeni sektörlerin başında gelen, yeşil enerji yatırımlarını hızla çeken bölgemiz bugün itibarı ile özellikle rüzgar enerjisi yatırımları açısından önemli bir merkez haline geldi. 2011’de yeşil enerji sektöründe ilerleme bekliyoruz. Balıkesir OSB hızlı bir gelişme trendi ile sanayi anlamında çeşitli yatırımları çeken ve üretim potansiyelini hızla artıran bir konumda.
* OSB’nin karşısında kurulması planlanan Lojistik Köy projesini önemsiyoruz. Türkiye’nin lojistik üstlerinden biri olmaya aday olan Balıkesir, bu proje ile büyük bir hamleyi gerçekleştirmiş olacak.
2010 için Balıkesirli işadamlarını umutlandıran bir diğer projenin ise İstanbul- İzmir Otoyol projesi. Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir Otoyol projesinin Balıkesir il sınırları içerisinde birleşip, ilimizi bir kavşak konumuna getirecek olması, yıllardır karayolları ile ilgili dile getirdiğimiz sıkıntılarımızı büyük ölçüde bitirecek.
İlhami Tezcan (Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı)
Bu yıla inşaat sektörü yön verecek
2011’de ülke ve bölge ekonomisi büyümeye devam edecek. 2010’daki ekonomik gelişmeleri hem ülke hem de Çanakkale açısından umut verici. Kapasite arttı, işsizlik düştü. Büyümede gelişme kaydedildi. Türkiye her geçen yıl iyiye gidiyor. Mevcut iş yerleri kapasite yükseltiyor. Yeni yılda, yeni sanayi kuruluşları istihdama ağırlık vermeli. Yatırımlar hızlanmalı. Ancak, genel olarak baktığımızda, yaşanan küresel ekonomik krizin etkileri henüz tam olarak geçmedi. Yatırımcı da bu nedenle çekiniyor.
* Genel olarak baktığımızda, istihdamı hizmet sektörü ve inşaat sektörü üstleniyor. Hizmet sektöründe yatırımlar artıyor. İnşaat sektörü de, oldukça iyi gidiyor. Ekonomiye 2011’de de bu sektör yön verecek. Önümüzde bir seçim var. Seçim ekonomisi uygulanacak mı? En önemli soru bu. Elbette uygulanmasa daha iyi olur. Ama ben seçimlerin ekonomiyi çok olumsuz etkileyeceğini düşünmüyorum. Türkiye, gelişen ülkeler içerisinde ön sıralarda yer alacak.
Yeni Asır