Hem satılık hem kiralık konut fiyatlarında yaşanan artışlar, konut krizini derinleştirdi. Peki konut krizi nasıl aşılabilir, TOKİ ne yapabilir? İşte ayrıntılar…
Türkiye genelinde yaşanan konut sorunu sık sık gündeme geliyor ve çözüm yolları aranıyor. Yeni Şafak Gazetesi köşe yazarı Yusuf Dinç de bugünkü köşesinde konut krizini kaleme aldı.
Dinç, söz konusu yazısına “Türkiye’nin ustalarına, inşaat malzemesi üreticilerine, beton şirketlerine, müteahhitlerine, konutu yatırım gören yaklaşımına, evlilik sayılarına, boşanma davalarına, öğrenci göçlerine, dünyada mekân ahirette iman düsturuna, Emlak Bankasına ve TOKİ’sine rağmen konut krizi yaşaması ve hatta yaşadığı krizi aşamaması olağanüstü bir durum” ifadelerini kullanarak başladı.
Konut krizini TOKİ çözebilir: Konut sayısı sınırlanmadan üretim olmalı!
Dinç, bunların ithal olması ve TOKİ’nin hiç olmaması durumlarına dikkat çekerek, “TOKİ’nin bir çağrısına yastıkaltından tonlarca altın çıkarılır. Abartılı belirtirsem KKM’de kuruş kalmaz… Böylesine güçlü…”
Yusuf Dinç, her şeyin Zeytinburnu’nda tarihi yarımadanın silüetini bozan konutların inşa edilmesiyle başladığının altını çizdi ve “O günden önce zaten inşaat ve beton yükselirken eleştirisi de artmaya başlamıştı da iyiden iyiye bir sektör düşmanlığı haline gelmesi o gün oldu. Tarihe ve şehre ve yeşile düşman bir iş koluna düşman olmak o gün tam anlamıyla meşrulaştı” dedi.
Dinç, sektörde kredilerin kesildiğini müteahhitler ve TOKİ’nin de zor duruma düştüğünü belirtti.
Konut krizini TOKİ çözebilir: Konut sayısı sınırlanmadan üretim olmalı!
Yusuf Dinç, konutun hangi amaca hizmet ettiğinin adeta herkes tarafından unutulduğunu, bunu da ilk önce müteahhitlerin başlattığını belirtti ve “Konutun barınma gereksinimini gideren bir çözüm olduğunu hiç düşündürmediler. Konutu o denli tek tipleştirdiler ve kuraklaştırdılar ki kapitalizmin zaman mekân bağlamını koparmayı başarabilmesi için maşa haline geldiler” açıklamasında bulundu.
Bu şekilde başlayan bir sürecin ardından bugün Türkiye’nin konut krizine düşmesi için gereken şartların her birinin tek tek oluştuğunu dile getiren Dinç, “Son günlerde bu kriz çok hissedilmiyor olabilir ancak taşınma sezonu gelmek üzere ve yüzde 25 kira zam sınırı uygulaması Temmuz ayında dolacak. Hem böyle giderse kriz daha da derinleşecek” şeklinde konuştu ve çözüm olarak da sadece TOKİ’nin olduğunu vurguladı.
Dinç, TOKİ’nin depremde inşa ettiği konutların dayanıklılığıyla takdir kazandığının altını çizdi ve “Ancak, son güncel veriler üzerinden gidersek, teklif ettiği 250 bin yahut 500 bin gibi konut sayılarıyla çözümün tek adresi olmasına karşın çözümsüzlüğün ortadan kaldırılmasında yetersiz kalıyor” ifadelerini kullandı.
Konut krizini TOKİ çözebilir: Konut sayısı sınırlanmadan üretim olmalı!
Türkiye’nin bir kısmı acil ve bir kısmı zamana yayılacak şekilde 1,5 ila 5 milyona kadar konut ihtiyacı olduğunun söylenebileceğine dikkat çeken Yusuf Dinç, bu öngörüye ulaşırken senelik bir milyonluk nüfus gelişimi ve deprem yönetmeliği öncesi üretilen konutları da matematiğe eklediğini, ihtiyacın önemli kısmının sosyal konut olduğunu belirtti.
“Özel kesim müteahhitlerin sosyal konut üretmeye niyeti yok, hiç olmadı. Olmasın sıkıntı yok. Zaten TOKİ’yi çözüm görüyor oluşumuz sosyal konut segmentini göz ardı etmemesi…
TOKİ’nin kafasının arkasında yer etmiş olan “piyasada aşırı büyük oyuncu olup özel kesimi baltalamayalım,” hikayesinin bir karşılığı yoktur yani” açıklamasında bulunan Dinç, TOKİ’nin yoğunlaştığı segment itibarıyla müteahhitlerle rekabet içinde olmadığını söyledi.
Kafalardaki bir diğer çekincenin de “çok konut üretilirse konut fiyatları düşer, piyasa bozulurmuş,” olduğunu işaret eden Dinç, bu kadar sorun varken konut fiyatının düşmesinin dert edinmesinin lüks olduğunu vurguladı.
“Deprem olacağı beklenen bir ülkede depremde ayakta kalamayacağı besbelli görünen konutların dahi fiyatının yükseliyor olması izah edilebilir değil” bilgisini veren Dinç, “TOKİ, bugünden tezi yok adet sınırı olmaksızın çağrıya çıkmalı. Gerçek talebi toplamalı ve sorunu çözmeli. Önce adet belirleyip sonra çağrıya çıkmak da nedir? TOKİ, ekonomideki sosyal konut talebine daha ne kadar duyarsız kalacak merak ediyorum” şeklinde konuştu.
Dinç, bu bayramda olmasa bile TOKİ’nin Kurban Bayramında çözümleriyle gündemi değiştirmesini umduğunu söyledi.
