Artık neredeyse her konut projesinde yer alan su konsepti gelişiyor. Klorlu yüzme havuzları ya da süs göletleri, içinde bitkilerin olduğu ve yüzülebilen ekolojik gölet ve havuzlara dönüşüyor
Yüzülebilir göletleri tasarlayan Cem Botanik sahibi Ayşe Şirin, bahçesinde yer olmayanlara dikey duvar ve çatı bahçesini öneriyor
Giderek büyüyen ve kalabalıklaşan emlak projeleri artık yeşil alan ve suyu da zorunlu hale getirdi. Artık neredeyse her projede yeşil alana toplam konut alanından daha fazla yer ayrılıyor. Aynı şekilde su da konut projeleri başta olmak üzere gayrimenkul projelerinin vazgeçilmez unsurlarından biri oldu. Sadece yüzme havuzları değil biyolojik göletler de neredeyse her markalı konut projesinde var. Projelerdeki su trendi eskiden sadece yüzme havuzları, süs havuzları ya da göletleriyle sağlanırken artık hayatın her alanında olduğu gibi ekolojik kavramı havuzlara da yansıdı. Artık konut projeleri içinde süs havuzu olarak yer alan ekolojik havuzlarda da yüzülebilecek. Sinpaş Grubu gibi su temalı projeler yapan şirketlere ekolojik göletler yağan Cem Botanik’in ortaklarından Ayşe Şirin, doğal bir su ortamı yarattıkları göletlerin içinde yer alan bitkilerin suyu temizleyici görev üstlendiğini ve dev projelerin içinde yer alan göletleri artık yüzülebilir hale getirdiklerini kaydetti. Şirin, Sinpaş’ın Lagün projesindeki dev göletin de içinde yüzülebildiğine dikkat çekerken “Artık klorlu havuzda yüzme devri sona erdi. Klor her açıdan zararlı. İnsana da kıyafetlere de zarar veriyor. Artık klorun yerine suyun içindeki bitkilerle doğal temizlik yapan ekolojik gölet ve havuz dönemi başladı. Su bitkileri ve kum filtreleriyle temizlik yapılıyor” dedi. Şirin, SAF Gayrimenkul tarafından yapılan Akasya Acıbadem projesinde de ekolojik bir gölete yer verileceğini söyledi.
ANADOLU’YA SUYU GÖTÜRDÜ
Şirin, peyzaj ve ekolojik göletlerin artık sadece büyükşehirlerdeki konut projelerinde değil Anadolu’dan da ciddi talep aldığını söyledi. Şirin, Anadolu’da belediyelerin ve bu bölgede inşaat projeleri geliştiren şirketlerin sıklıkla tercih ettiğini belirtti. Gaziantep Belediyesi’ne 5 bin 200 metrekarelik doğal bir gölet yaptıklarını söyleyen Şirin, Bursa’da Elazığ’da çeşitli projeler geliştirdiklerini, Erzurum’da ise bir otele kar toplama göleti yaptıklarını anlattı. Şirin, göletlerin doğal yöntemler temizlendiğini vu nedenle sadec ekum filtrelerini değiştirmeye ihtiyaç duyduğunu ifade ederek bakım maliyetlerinin metrekare başına 100 euroyu bulduğunu anlattı.
DİKEY DUVAR VE ÇATI BAHÇESİ MODASI
Şirin, son dönemde sadece büyük projelere değil müstakil ev ya da ofis sahiplerinin de peyzaja büüyk önem verdiğini söyleyerek projelerde dikey duvar ve çatı bahçesi modasından bahsetti. Özellikle de bahçesi küçük olan ya da alan sıkıntısı çekenlere dikey duvar olarak adlandırılan duvarda yetiştirilen bitkilerle yeşillendirme yapılıyor. Bahçesi olmayanlara ise çatı bahçeleriyle çatılarını yeşillendirerek peyzaj yapılıyor. Artık insanların yeşile ve doğaya olan ihtiyacının daha çok arttığını anlatan Şirin, “Herkes yaşamının bir yerine bitkileri koyuyor. Bahçesi olan bahçe düzenliyor. Olmayan penceresinin önüne saksı koyup saksıda bitki yetiştiriyor. Yeşil artık hayatımızın her alanında” dedi. Peyzaj düzenlemesinde seçilen bitkilerin büyük önem taşıdığına değinen Şirin, uzun süre dayanıklı bitkilerin tercih edildiğini söyledi. Şirin, şimşir, açelya, kamelya, orman gülü, manolyaların peyzajda en çok tercih edilen çiçekler arasında yer aldığını belirtti.
BARZANİ’NİN BAHÇESİNİ YAPTI
Birçok ünlüye bahçe yaptıklarını anlatan Şirin, bugüne kadar yaptıkları en ilginç işin Kuzey Irak Devlet lideri Barzani’nin Erbil’deki evinin bahçesi olduğunu söyledi. İki yıl önce yaptıkları işte simetrik ağaçlar ve büyük heykellerle dev bahçeyi süslediklerini anlattı. Şirin 40 dönüme yakın arazi üzerinde yapılan saray bahçesi için iki yıl boyunca çalıştıklarını söyleyerek “Fidanlığa gelerek bitkileri seçtiler. En görkemli ve en büyük ağaçları tercih ettiler” dedi. Şirin, bunun yanı sıra Azerbaycan, Kazakistan ve Katar gibi ülkelerdeki projelerle de temas halinde olduklarını, bu ülkelere de projeler geliştireceklerini anlattı.
BİTKİ HASTANESİ VE OTELİ VAR
Şirin, ev veya bahçede yetiştirilen bitkiler için bir bitki hastanesi ve oteli açtıklarını anlatan Şirin, “Çiçeği ya da ağacı zarar gören ya da kendisi bakamayanlar bize telefon ettiğinde ambulansla alıyoruz. Ziraat mühendislerimiz tarafından müdahalesi yapılarak saksısından çıkarıp bitki hastanesi denilen alandaki hasta yatağı adı verdiğimiz özel toprağa dikiyoruz. Burada kendine gelene kadar ilaçlanması, budaması yapılıyor. Bu, bitkinin ne kadar zarar gördüğüne bağlı olarak 1-2 ay zaman alabiliyor” dedi. Şirin, kurtarılamayacak durumda olan bitkileri de bitki morguna kaldırdıklarını söyleyerek “Çürüyen bitkileri de morga alıp onların doğaya geri dönüşümünü sağlıyoruz” diye konuştu. Şirin, bitki hastanesinin maliyetinin çiçek başına 5-10 lira olduğunu büyük ağaçlarda ise 15 TL’ye çıkdığını anlattı.
Sabah/Dilek Taş