İnşaat yapabilmenin zorlukları kırtasiyede başlıyor. Ruhsata tabi olan herhangi bir yapının inşaatı için belediyelerden ve valiliklerden yapı ruhsatı izni alınıyor. İinşaatın ilk aşaması olan hafriyat işlemine dahi ruhsat alınmaksızın başlanamıyor
Van’daki depremin ardından yapı denetimi tartışmalarıyla gündeme gelen inşaat sektöründe bir binanın tamamlanması için 10 ayrı izin belgesi, sayısız evrak, yazışma ve izin alınması gerekiyor. Ruhsata tabi olan herhangi bir yapının inşaatı için yapı izniyle başlayan süreçte, hafriyat işlemine dahi ruhsat alınmaksızın başlanamıyor.
Mimarlar Odası’ndan alınan bilgiye göre, ruhsata tabi olan herhangi bir yapının inşaatı için mücavir alanlar içerisinde belediyelerden, mücavir alan sınırları dışında da valiliklerden (Bayındırlık ve İskan Müdürlükleri) yapı ruhsatı izni alınıyor. İnşaatın ilk aşaması olan hafriyat işlemine dahi ruhsat alınmaksızın başlanamıyor.
Yapı izni alınmadan önce, yapı sahibi veya vekillerince bağlı bulunulan Tapu ve Kadastro Müdürlüklerine ve ilgili belediyelere başvurularak aplikasyon tutanağı, röperli kroki, röperli kroki yoksa ebatlı kroki veya imar durumunu gösterir çapın ve yol kotu tutanağı ile parselin kanal kotu tutanağı kotuna göre pis su kanal bağlantısının hangi nokta ve kotlarda yapılabileceğini gösteren bir belgenin alınması gerekiyor.
Ayrıca ilgili idarece imar planı yapımına veri teşkil eden jeolojik veya jeoteknik etüt raporunun parselin bulunduğu alanı da kapsayan bölümü parsel sahibine veriliyor. İlgili mühendislerce bu bilgilere göre parsele ilişkin zemin etüt raporu hazırlanıyor. Yapı sahibi ve kanuni vekillerince, bu belgelere göre yürürlükteki kanun, plan, yönetmelik, Türk standartları, çevre şartları, fen, sanat ve sağlık kuralları ve bütün mevzuat hükümlerine uygun olmak suretiyle mimari, statik, tesisat ve peyzaj projeleri hazırlatılıyor.
Yapı ruhsatı almak için belediyelere veya valiliklere, dilekçe, taahhütname, tapu senedi, vekaletname ve muvaffakatnameler (gerektiğinde), mimari proje, statik proje, elektrik, mekanik tesisat projeleri, çevre ve peyzaj projeleri, yol ve alt yapı katılım payı ödendi belgeleri, teknik kontrol için istenecek diğer belgeleri (gerektiğinde) vermek gerekiyor.
Dilekçe, inşaatın yapılacağı yerin sınırları içerisinde kaldığı belediyeye yazılmış, tapuda belirtilen arsa üzerinde, projede belirtilen özelliklerdeki bina inşaatına izin verilmesi yönündeki talebi içeriyor. Dilekçenin ekinde, parsel durumunu belirleyen jeolojik raporun bulunması gerekiyor.
Taahhütname, inşaatın genel fenni sorumlusunun, fenni mesuliyetini üstlendiği inşaatı fen ve sanat kurallarına göre denetleyeceğini, inşaatın temel sisteminin teşkilinde ve her katın tabliye betonunun atılması sırasında belediyeye bilgi vereceğini, ruhsat verilen binaya ait projelerde herhangi bir aykırılık olması halinde en geç 3 gün içerisinde belediyeye haber vereceğini, inşaat süresince her türlü güvenlik önlemlerinin alınacağını, adresindeki değişiklikleri en geç 7 gün içerisinde belediyeye bildireceğini, fenni mesullükten çekilme halinde, çekilme gerekçeleri ile birlikte yapı inşaatının halihazırdaki durumu ile ilgili bir raporu belediyeye vereceğini, “TS 8737 Yapı Ruhsatı Formu”nda yer alan vizeler ile form ekinde yer alan taahhütnamede yer alan şartları yerine getireceğini kapsıyor.
Vekaletname veya muvaffakatname, üzerine inşaat yapılacak arsanın birden fazla kişiye ait olması durumunda, inşaat işlerini yürütme konusunda kendisine yetki verilen kişiyi gösterir noter tasdikli belge ile sahibi oldukları arsa üzerinde inşaat yapılmasına rızaları olduğunu gösteriyor ve noter tasdikli olması gerekiyor. İnşaat yapılacak arsanın hisseli olması durumunda her bir hissedarın vekaletnamesi ve muvaffakatnamesi dilekçe ekinde yer alıyor.
Mimari proje, binanın bölümlerini ve ölçülerini gösteren ve vaziyet planı, bodrum katı, normal katlar ve çatı katı ile bunlara ait en az iki kesit ve yeteri kadar görünüşten oluşuyor ve mimar tarafından çizilmesi gerekiyor.
Dilekçe ekinde mimari proje kapsamında vaziyet planı, kat planları, tam kesit, cephe resimleri, sistem ve nokta detayları, ısı yalıtım projelerinin yer alması gerekiyor.
Yapı ruhsatı için müracaat sırasında, yapılacak bina türüne göre “Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre inşaat mühendisi tarafından hazırlanmış statik projeler, jeolojik veya jeoteknik etüt raporları dikkate alınan zemin etütleri ile birlikte mimari proje ile birleştirilmiş olarak 5 nüsha ozalit halinde ilgili belediyeye sunuluyor.
Tesisat projeleri, yapılacak binanın elektrik, ısıtma, havalandırma, klima, doğalgaz ve sıhhi tesisatı ile ilgili teknik özellikleri, gerekli
hesaplamaları ve bina içerisindeki yerlerini ve gerekli bağlantı hatlarını gösteriyor. Konusuyla ilgili bir uzman tarafından hazırlanan tesisat projeleri, 5 nüsha ozalit halinde mimari proje ile birleştirilerek belediyeye sunuluyor.
“Parası olan herkesin müteahhit olamaması gerekiyor”
İnşaat sektörünün sorunlarına ilişkin AA muhabirine bilgi veren Başkentli müteahhit Nurullah Gökşin ise, bu sorunların başında parası olan herkesin müteahhitlik yapabilmesi ve yapı denetim firmalarının da yeterli denetimi yapmamasının geldiğini belirtti.
Gökşin, yapı maliyeti ve pazarlamada özel sektördeki ufak çaplı inşaat firmalarının, TOKİ’nin projeleriyle rekabet edebilmek için, maliyeti düşürmek adına kaliteden ödün verdiğini savundu.
“Ucuz maliyetin, rakip firmalarla rekabette avantaj ve daha fazla kar imkanı sunduğunu anlatan Gökşin, “Bu düşünceyle yapılmış olan bir yapının da, sağlamlık ve dayanıklılık hususunda çok büyük zafiyetler göstereceği düşünülebilir” dedi.
1999 depreminden sonra, inşaatları yapım aşamasında denetlemek ve takip etmek için yapı denetim firmaları oluşturulduğuna dikkati çeken Gökşin, bu durumda sorumluluğun yapı denetim firmalarına geçtiğini söyledi.
Yapı denetiminin görevinin müteahhidi denetlemek olduğunu kaydeden Gökşin, “Düşünce ve teoride doğru fakat iş uygulamaya gelince farklı boyutlar kazanıyor. Müteahhit zaten, iş proje evresinde iken yapı denetimle temasa geçmiş oluyor. Projeyi çizen mimarlık mühendislik firması ile yapı denetim firmasının organik bir bağı oluyor. Ortak çalışıyorlar. Böyle olunca, müteahhit yapı denetim ve mimar, mühendis arasında bir üçgen oluşuyor. Bu da genellikle çıkarlar doğrultusunda kullanıldığı için yapı denetiminin de bir fonksiyonu kalmıyor” şeklinde konuştu.
AA