KONUTDER’in Başkanı Ömer Faruk Çelik, Van depreminde evsiz kalan aileleri, kalıcı evleri yapılanakadar projelerinde misafir edebileceklerini belirtti
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) ve Sinpaş GYO icra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik, Van depreminin ardından gayrimenkulde özel sektörün de içinde olduğu bir seferberlik başlatılması ge-rektiğini belirterek Van’da evsiz barksız kalmış vatandaştan, kalıcı konutlan yapılana kadar İs¬tanbul ve Ankara’da bulunan konut projelerinde misafir etmeyi planladıklarını açıkladı. “Bugünlerde kâr hesabı yapmanın sırası değil” diyen Çelik, “Vatandaşlarımızı 3 ay ya da 1 yıl, ne kadar gerekiyorsa misafir edebiliriz. KONUTDER Başkanı olarak üyelerimize sormadan sizi temin edebiliyorum ki Sinpaş GYO dahil 16 üyemizin her biri 50’şer aileyi barındırabilir. Somali’ye yardımetmiş bir toplum olarak kendi vatandaşlarımızdan bu desteği esirgemeyiz” şeklinde konuştu. Ağaoğlu, Dap Yapı, Dumankaya, Ege Yapı, Fer Gayrimenkul, îhlas İnşaat, Kiler GYO, Kuzu İnşaat, Sinpaş GYO, Soyak İnşaat, Sur Yapı, Teknik Yapı, Torunlar GYO, Var-I yap Varlıbaşlar, Ukra İnşaat ve Yeşil GYO’nun üyesi bulunduğu KONUT-DER’in sıcağı sıcağına bir şey yapmasının güç olduğunu kaydeden Çelik, “Ancak 3-5 gün ya da 1 hafta sonra belediyeler veya Kızılay’la görüşerek durum tespiti yapabiliriz” dedi.
Belediyeler ‘Yıkacağız’ demeli
Kentsel dönüşüm yasasının özel sektörü de içine alan biçimde ortaya konulması gerektiğini, en önemli ihtiyacın ‘mevzuat ve hukuki güç/ olduğunu dile getiren Çelik, yasal mevzuat oluşturulana kadar büyük şehir belediyelerini kentsel dönüşümde ‘yaptırım’ uygulamaya çağırdı. İstanbul ve Ankara dahil olmak üzere Van, Hakkari, Çorum gibi Anadolu vilayetlerinde her büyükşehir belediyesinin bünyesindeki imar müdürlükleri aracılığıyla kendi şehrinde tamamı yıkılacak binalan belirlemesi gerektiğine dikkat çeken Çelik, “Belediyelerin insanlara ‘Burası olası bir depremde yıkılacak, 6 ay içinde siz çıkmazsanız biz burayı devlet olarak yıkacağız” yaptırımı uygulaması ve taahhüt firmalanyla işbirliğine geçmesi gerekiyor. Bunu yapmaya talip olan firmalar mülk hakkak çıkacaktır” diye konuştu.
TOKİ ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Van’da hasar tespit çalışmaları başlattığı ve geçici prefabrik konutların inşa edileceği belirtilirken, kaba konutlar için TOKİ tarafından ihale açılacağı ve evlerin en geç 2012 yazı sonunda tamamlanacağı kaydediliyor.
VAN depremin ardından iş makinesi ihtiyacı ile ilgili olarak Bakan dahil olmak üzere yetküi-^sAerle görüştüklerini söyleyen Ağaoğlu Şirketler Grubu Başkam Ali Ağaoğlu, “Yetkililer, göndemin birkaç gün süreceğini ancak şu an için buna htiyaç olmadığını söyledi. Ancak gerekirse tüm makinelerimizi gönderebiliriz. Maddi manevi üzerimize düşenleri yapmaya hazırız” dedi. n E ^an’ daki konut yapısının içler aası olduğunu söyleyen Ağaoğlu, “Van, nüfusu 1 milyonu bulan bir şehir, büyüklüğü İstanbul’un ancak 1 mahallesi kadar. Biz yaralarını sararız. Ancak fotoğrafa daha geniş açıdan da bakmak lazım. Tekbir şirket olarak oraya gidip 10-20 daire yapmak tek başına bir çözüm olamaz. Biz her desteği vermeye hazırız ancak koordinasyonunun devlet tarafından yapılması lazım” diye konuştu.
Yazlık bölgelerdeki boş evler değerlendirilmeli
Van depreminin ardından ders çıkarılarak, milli bir politika oluşturulup seferberlik ilan etmeleri gerektiğinin altını çizen İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım, dernek olarak üyeleri bölgedeki yaraları sarmak için yardıma davet ettiklerini açıkladı. Risklerin ortadan kalkması için önerilerini ilgili bakanlığa ulaştı racaklarını, bugün itibarıyla bir sayfa açtıklarını kaydeden Durbakayım, “Öldüren, risk yaratan binaların derhal boşaltılıp yıkılması, buradaki insanların da daha güvenli binalara taşınması gerek. Yazlık bölgelerde binlerce boş ev var. Belki çok riskli olan bölgelerdeki insanlar geçici olarak buralarda ikame edebilir ve süratle deprem evleri yapılabilir. Ekonomik değeri fazla olmayan bölgelerde de milli bir politika şeklinde belli bir fon ayırıp, vatandaşın da elini taşın altına koyması suretiyle, bu binalar yıkılıp tekrar yapılabilir” diye konuştu. TOKİ’nin acil ihtiyacın yüzde 20’sini karşılayabildiğini ifade eden I Durbakayım, “Bunu daha büyük boyuta geçirebilmek için TOKİ gibi ikinci bir kuruluş oluşturula¬bilir. Önümüzdeki 5 seneyi hedef koyarsak, Türkiye’deki bu kötü yapı stoğunun yüzde 80’inî kaldırılabilir” dedi.
Kat mülkiyeti kanunu şart
Nazmi Durbakayım, şöyle devam etti: “1-2 kişinin ‘Hayır’ demesi ile bina yenilenemiyor. Devletin anayasa hükmünde çıkartacağı bir kanunla mevcut kat mülkiyeti kanunundan kötü ni-yetle yararlanılması engellenmeli. Belli bir yüzdenin oyu ile bina yıkılıp yenisi yapılmalı ve azınlık önüne geçememeli.”
Teşvik harekete geçirir envanter çıkarılmalı olmadığını ancak özel sektöre Anadolu’da destek verecek bir devlet mekanizmasının şart olduğunu vurgulayan GYODER Başkanı Işık GÖkkaya, “Bugün bina stoğunun yüzde 45’inin yenilenmesi gerekiyor ve bunların pek çoğu 1999 depreminden önce yapılan binalardan oluşuyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Türkiye çapında bir envan ter çalışması yapması, hangi ilde ne kadar konutun yıkılıp yapılacağının, ne kadarlık imarlı arsa üretilmesi gerektiğinin tespit edilmesi gerekiyor. Nüfusu 1 milyonu geçen yerlerle ilgili 1/100 binlik planlar bile henüz tam olarak yapılmadı” dedi.
Kamu-özel sektör işbirliğinin, imarlı arsa üretiminin ve imar transferi ile imar hakkının menkulleştirilmesi konularının önemini hatırlatan Gökkaya, “Özel sektörün ulaşamadığı yerlerde TOKİ’ye büyük görevler düşüyor. Özel sektör, ancak TOKİ imarlı arsa üretip özel sektöre çağrı yaparsa o bölgelere gidebilir. Teşvik mekanizması da harekete geçirilmeli. İmarlı arsa üretimi, iyi bir arsa payı, KDV oranlarında ve tapu harçlarında indirim, arsa KDV oranının yüzde 18’den yüzde 1’e çekilmesi gibi teşvikler özel sektöre verilmeli ki, bu bölgejere de gelebilsinler” değerlendirmesini yaptı. GYODER olarak yönetim kuruluyla görüşerek neler yapılabileceğinin görüşüleceğini ve üzerlerine düşen ne varsa yapmaya hazır olduklarını kaydeden Gökkaya, sigortası bulunmayan konutlara yapı kullanım izni verilmemesi yönünde bir yaptırımın da sağlıksız yapıları engelleyebileceğini sözlerine ekledi.
Vatan